21-) Dönüş Yolu

25 2 0
                                    

Crane'ler karanlık bir tünele doğru girip görünemez olduklarında Tim gruba döndü ve:

-Bizde hazırlansak iyi olacak. Döneceğimiz yol uzun.

Grup artık Tim'e komutan gözüyle bakıyordu. Alyss ve Alastair dışında.
Leona ise farklı bir biçimde bakıyordu yüzü ifadesizdi ve gözleri kılıcın ucundan daha keskindi. Tim bunu farketmişti ve daha temkinli yaklaşıyordu.
Michael bir süre sonra yanına geldi ve:

-Dostum orada ne yaptığımı anlamanı istemiyorum fakat duruma objektif olarak bak. Aşağıda bir sığınak var orada Alyss ve sen varsın, Alastair uzun süredir oradan çıkmadığını bildirmek üzere geldi, içeri girdik ve durumda sen olsan ne yapardın?

-Kesinlikle önce ne yaptığını anlamaya çalışırdım. Kafama göre onları öldürme kararı almazdım.

-Vay canına Tim. Çok değiştin. Yolculuktan beri komutandan farkın yok.

-Ah farkındayım dostum fakat eğer öyle olmazsam yeraltı yerle bir olacak. Öyle bir duruma düştük ki. İnsanlar beni seçilmiş kişi sanıyor. Bakarken gururla mutlulukla umutla bakıyorlar Michael. Değişmemek else değil.

-Haklısın Tim. Sanırım öyle olmamak imkansız. Yine de şunu bil Tim, her şeye rağmen iyi bir komutansın.

-Teşekkür ederim Michael.

Michael Tim'in sırtına dostça vurdu ve geri dönmek için toparlanan gruba yardım etmek üzere yola koyuldu. Tim ise kendi işleri ile meşguldü. Alastair'in yanına gitti ve sırtındaki yükleri kontrol etti. Noseidah gidiş yolunda erzak ve diğer yükleri taşımıştı fakat dönüşte ise bu işi Alastair almak istemişti. Üstünde sadece Tim'in olması ve bunun adil olmamasını düşündüğü için. Diğerleri 2 3 kişi ve yükleri taşırken büyük ihtimalle o sadece tek kişi taşıdığı için utanıyordu. Tim yaklaştı ve konuşmaya başladı:

-Hey dostum her şey nasıl. Yükler iyice sıkı mı yoksa fazla mı sıkı?

-Hayır Tim, merak etmene gerek yok kafanı bunlarla oyalama.

-Tamam yeterince sıkı o zaman. Peki Alastair sence orda yaptığım doğru bi hareket miydi?

-Crane'leri korumak mı? Kesinlikle doğru bir hareketti Tim. Düşmanını korumak sıcacık ve iyi bir kalp ister. Yine de herkes böyle görmeyecektir Tim. Büyük ihtimalle hepimiz şehre döndükten sonra konsey tarafından tek tek sorgulanacağız. Eğer bir ikilem ya da o olay gibi bir şey olursa da mahkeme olacaktır. Umalım da suçlu bulunmayalım.

-Nasıl yani? Eğer suçlu bulunursak cezamız ne olur Alastair?

-Vatan hainliğine girer ve cezası idamdır.

-Ne!

Tim'in böyle bir şeyi aklı almıyordu. O kadar şey yapmalarına rağmen yavru ve yaralı Crane'leri koruduğu için idam edilebilirdi! Bu nasıl bir adalet sistemiydi! Tim hemen sordu:

-Peki sadece Barleonda mı böyle?

-Çoğu yerde böyle fakat Barleonda Alyss senin yanında olduğu için şansın daha yüksek olur. Yine de daha önce vatan hainliğinden kraliçelerinde asıldığı oldu.

-Ciddi olamazsın!

-Malesef Tim.

Tim tam konuşmak üzereydi ki Flin yanına geldi ve grubun hazırlıklarının tamamlandığını ve yola çıkmak için ondan komut beklediklerini söyledi. Tim gruba döndü ve:

-Herkes Drabalara binsin, yerde koşacaklar ise koşmaya hazır olsun.

Tim Alastair'in sırtına atladı ve grubunda yerleşmesini bekledi. Grup yerleştikten sonra havalandı ve grupta arkasından onu takibe koyuldu. Yaklaşık 3 saat hızla ilerlediler, sonunda 30 dakikalık bir ara verdiler ve hızla yola devam ettiler. 4 saat daha ilerledikten sonra kamp kurmak üzere Tim bir alan seçti ve yere indiler. Tim ve Michael hızla çadırları kurdu ardından herkes uykuya geçti. İnsanlar çadırlarda, Calvin, Crien ve Flin dışarıda taşlıkların yanında nöbete ve Drabalar ise Tavandan baş aşağı durarak uykuya geçtiler. Yaklaşık 6 saat sonda Calvin ve Flin herkesi uyandırdı. Hızla toparlandıktan sonra yola geri döndüler. Yaklaşık 3 gün sonra Barleon'un surları görünmeye başlamıştı.

Yerüstlü (Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin