3 gün sonra
Gitmek için her şey hazırdı.
Sadece bize haber vereceklerdi. Bu son üç günde zabırsızlıktan çatlaycaktık. Her an arayabilirler korkusuyla yaşamak çok zordu. Biri aradığı zaman telefona atlıyordum ama onlar olmadığını görünce yüzüm düşüyordu. Bu gün de öyle idi. Taki telefonum çalana kadar. Onlar arıyordu. Big Hit arıyordu. Hemen telefonu açtım.
+Efendim
-Merhabalar uçak biletleriniz ayarlandi. Türkiye saati ile 22.30'da uçağınız kalkacaktır.
+Peki
- Iyi günler hoşçakalın
+ Iyi günler
Adam telefonu kapattığında midemde kelebekler uçuşuyordu. Adam gerçekten cok soğuktu. Ama bu benim mutluluğumu etkileyemezdi.Bugün koreye gidiyorduk. Uçağın kalkmasına daha altı saat vardı. Zaman nasıl geçecekti hiç bilmiyordum. Hemen kızlara haber verdim. Doğal olarak onlarda benim gibi çok heyecanlanmışlardı.
(Kübra)
"Yaa kızlar resmen koreye gidiyoruz."
(Emine )
"Aynen çok mutluyum hayallerimiz gerçek oluyor."
(Kardelen )
"Ya kızlar onu bunu boşverin de BTS ile tanışacağınız ya."
Dördümüz de birbirimize baktık ve çığlık atmaya başladık. BTS ile tanışmak onları bir kere bile görmek bize yetecekken biz şimdi onlarla birlikte çalışacaktık galiba.
5 saat sonra
Şu an havalimanına gidiyorduk. Hepimiz heyecandan ölecektik resmen. Ne kadar mutlu olsak da ben birazcık üzülüyordum çünkü buradaki okulumu çok seviyordum. Ayrıca koredeki eğitim sisteminin gerçekten zor olduğunu öğrenmiştim. Umarım bu bizi zorlamazdı.
(Emine)
"Melek kızım iki saattir sesleniyorum ne cevap vermiyorsun."
(Melek)
"Duymadım."
(Emine)
"Iyi "
Emineye boş gözlerle baktım. Sonra da önüme döndüm. Aslında kendimi tuhaf buluyordum. Bazen çok konuşur bazen ise hiç konuşmazdım . Bazen iyi bazen kötü olurdum. Psikoloji bozuk anlayacağınız. Her neyse bir kaç dakika sonra arabadan indik. Ailelerimizin gelmesini istememiştik. Eğer buraya gelselerdi onlardan ayrılamazdık. İçeri girdiğimizde normal olarak birçok insan vardı. Hepsi bir koşuşturmaca içerisindeydi. Biraz garip hissetmiştim birazdan koreye gidecektik. Biz yapılması gerekenleri yaptıktan sonra uçak gelmişti. Uçağa bindiğimizde korkmuştum. Uçaklardan hep korkardım. Biz içindeyken düşerse diye korkuyordum. Umarım birşey olmazdı. Biz de koreye rahatlıkla gidebilirdik.
