Sonunda şirkete varmıştık. Yolculuk gerçekten iğrenç denilecek kadar sıkıcı idi. Hepsi telefonları ile oynuyor ,kimse birbiriyle konuşmuyor idi.
Arabadan ilk inen ben olmuştum. Derin bir nefes aldım. İçerdeki negatif enerji beni hayattan bezdirmişti. Hızlı adımlarla şirkete girdim. Çalışma odasına doğru giderken önümden bir çocuk geçti. Arkası bana dönük olduğu için yüzünü görememiştim. Muhtemelen çalışanlardan biriydi. Daha fazla anlamı olmayan bir konuyu düşünmeyi bırakıp içeri geçtim.
Bir kaç dakika sonra kızlar da geldi ve pratik yapmaya başlamıştık.
Bir kaç saattir aralıksız pratik yapıyorduk. Sonunda dördümüz de bitkin düşüp olduğumuz yere oturduk. Canım sıkıldı ve konuşmaya karar verdim.
"Kızlar ya nasıl oldu da kabul edildik anlamadım. Sizce de bu biraz garip değil mi?"
Aslında düşününce garip gelmişti neden bizi direk kabul etmişlerdi.
(Emine)
"Aynen. Ben hala şoktayım ve mutluyum."(Kübra)
"O değil de BTS' i göreceğiz kızlar."(Melek)
"Dimi ya orası da ayrı bi güzel de neden..."(Kardelen)
"Ya kızlar ya onu bunu boşverin de şimdi biz çıkış yapacağız ya BTS bizi izleyecek mi?"Kübra bana bakıp gülmüştü. O beni iyi anlardı. Keza ben de onu çok iyi anlardım.
Dört kişi olsak da aramızda konuşmak gerçekten çok zor oluyordu. Hepimiz ayrı bir şey söylüyorduk ve her şey birbirine karışıyordu. Bunu bildiğimiz için ben ve Kübra genelde fazla konuşmazdık ya da konuşamazdık.Biz susup onları dinlerken birden kapı açıldı. İçeriye PD ve BTS girmişti. Eminim ki şu an dördümüzün de kalpleri yerinden fırlayacak gibiydi. En azından benimki öyleydi.
Hemen oturduğumuz yerden kalktık ve selam verdik. Onlar da bizi selamladıktan sonra PD konuşmaya başladı;
"Sanırım durmadan çalışıyorsunuz şu halinize bakın. Harap olmuşsunuz. Bu çalışmalarınızın karşılığını almalısınız .Kızlar artık klip çekimlerine başlamak istiyoruz. BTS de bu süreçte size yardım edecek fakat önce sözleşmeleri imzalamanız gerekiyor"dedi ve elindeki sözleşmeleri havaya kaldırıp salladı.
Dördümüzün de yüzü gülüyordu ama içimden bir his bu kadar aceleci olmamamız gerektiğini söylüyordu. Emine'nin kolundan tutup kulağına fısıldadım.
"Bence hemen imzalamayalım . Sonuçta bir şeyimiz değiller ya bizleri kandırırlarsa. Zaten niye bu kadar hızlı iş yaptıklarını da anlamadım. Bence sözleşmeyi iyice okuyalım düşünelim taşınalım ondan sonra imzalarız.""Melek saçmalama neden bizi kandırsınlar ki"dedi. Emine saf bir kızdı. Her şeye hemen inanıyordu. Bu onun için gerçekten sıkıntıydı. Onu çabuk kandırıyorlardı ve ben çoğu zaman buna engel olamıyordum.
Aslında gerçekten iyi hissetmiyordum. Sonuçta insan bu devirde en yakınına bile güvenemiyordu ve şu an ana vatanımızdan uzak ayrıca her şeyimizle onların ellerindeydik. Bize her şey yaptırabilirlerdi.
PD bize süzer gözlerle baktı ve
"hadi alın kızlar ve okuyun sonra da imzalayın "dedi.
Sözleşmeleri aldık ve okumaya başladık. Şartlar o kadar kötü değildi. Sözleşmenin geçerlilik süresi de oldukça uzundu. Ayrıca kabul edilebilir küçük sınırlamalar vardı. Düşündüğüm şeyler beni gerçekten üzmüştü. Bu şekilde ön yargılı yaklaşmak gerçekten yaptığım bir şey değildi fakat öyle düşünmüştüm işte.Sırayla kızlar sözleşmeyi imzaladılar. Sıra bana gelmişti. Kalemi elime aldım ve sözleşmeyi imzalayacaktım ki kalem yazmamıştı. Defalarca denememe rağmen kalem yazmıyordu. Çabuk sinirlenen biriydim ve bunu etrafa yansıtıyordum. Az daha sözleşmeyi yırtacaktım ki Tae "hey sakin ol. Eğer o yazmıyorsa bunu al."dedi ve bana bir kalem uzattı. Herkes bize bakıyordu.Şu an çok heyecanlanmıştım. Keza kızlar da çok heyecanlanmıştı. Bu normaldi çünkü bizde birimize bir şey olduğunda onun için birlikte sevinirdik veya üzülürdük.
Kalemi ve sözleşmeyi elime aldım. Kalbim sözleşmeyi imzalamamı istemiyordu ama kalbimin beni her daim yanılttığını düşünerek sözleşmeyi imzaladım. Herkes çok mutlu olmuştu. Özellikle de BTS. Onların yerinde başka birisi olsa bunun için üzülürdü ama onlar seviniyordu. Tam sözleşmeyi kapatacakken sözleşmenin son maddesi gözüme çarptı. Biraz önce hızlıca okuyup geçtiğim ve beni sevindiren bu madde nedense şimdi içime bir şüphe düşürdü.
Sözleşmeyi alıp PD'nin yanına gidip PD' ye sordum.
"Bu en sonuncu madde hani şu BTS ile ilgili olan. Burada ne demek istemiş."
PD ve BTS güldü. PD
"Yakında görürsün."dedi.
Şaşkın bir suratla PD'ye bakıyordum. Yoksa biraz önce düşündüğüm şeyler gerçek miydi? Kalbim bu sefer doğru bir karar mı vermişti?
Acaba ne demek istemişti.