Melek 'in ağzından;
Kardelen'in fazla bir şeyi yoktu. Doktor bir kaç saat sonra gidebileceğimizi söylemişti. Bu sırada PD ,Rm'i aramış ve neler olduğunu öğrenmişti. Ve duyduğum kadarıyla da biraz kızmıştı. Biraz zaman geçtikten sonra hastaneden çıkıp şirkete geldik.
Jimin ve Tae şakalaşarak ileriden gidiyorlardı. Rm ,J-hope ,Kardelen ve ben ortada , Jin , Kübra , Emine ve Suga bizim arkamızda , en arkada ise Jungkook tek başına geliyordu. Arkamı döndüğümde Jungkook'un telefonla oynadığını gördüm. Onu bir fan olarak çok seviyordum. Bizim hakkımızda ne kadar kötü şeyler düşünseler de ona güvenmek istiyordum. Çok masum duruyordu. Ben düşünmeye devam ederken Kardelen'in beni sarsmasıyla kendime geldim.
(Melek)
"Ha ne oldu söyle."
(Kardelen)
"İki saattir sana sesleniyoruz ama bizi dinlemiyorsun. Aklından ne geçiyor senin?"
(Melek)
"Yok bir şey ya dalmışım öyle."
(J-hope)
"Yoksa Jungkook'u mu düşünüyordun."
J-hope 'un söylediği şeyle birden afalladım ve dönüp Jungkook'a baktım. O da bana bakıyordu. Gülerek el salladı ve tekrar telefonla oynamaya devam etti. Üçü birlikte gülmeye başladılar.
(Rm)
"Hobi kızın üstün gitme"dedi Rm.
Utanmıştım. Sessizce içeri girdik. Herkes kendi halinde takılıyordu. Taki odaya PD girene kadar.
(PD)
"Nasılsın Kardelen?"
(Kardelen)
"İyiyim teşekkürler efendim."
(PD)
"Bir hafta içinde çıkış yapacaksınız. Müzik videonuz hala çekilmedi. Ve şu olanlara bak. Ben bir şey kaybetmem . BTS, onların da bişey kaybedeceğini sanmıyorum. Ama size gelirsek sanırım önünüzdeki güzel günleri kaybedebilirsiniz. Eğer bunun olmasını istemiyorsanız ki büyük bir ihtimalle istemiyorsunuz. Hemen hazırlanın da bir an önce bitsin."
PD çok ağır konuşmuştu. Ağlamak üzereydim. Kızlarla birlikte hemen saygıyla eğilip hazırlanmak için dışarı çıktık.
(Kübra)
"Çok kızdı be."
(Kardelen)
"Özür dilerim benim yüzümden siz de azar işittiniz."
Kardelen'e sarıldım ve tam tekrar konuşacakken onu susturdum ve hazırlanmaya başladık. Kıyafetlerimizi değiştirdik,makyajımızı yaptılar. Kızlara baktığımda hepsi çok güzel görünüyordu.
(Melek)
"Helal be çok güzel olmuşsunuz."
(Emine)
"Sende çok güzel olmuşsun meleğim."
Emine yanaklarımı sıktırmaya çalışıyordu. Bunu yapmasından nefret ediyordum. Onu ittirdim ve şakayla karışık azarladım. Kendi aramızda sohbet ederken Woojin çekimlere başlamamız için bizi götürmeye gelmişti.
