5

99 13 0
                                    

Sabah uyandığımda saat 08.00'di. Bir saat sonra Woojin bizi almaya gelecekti. Kızlar çoktan hazırdı bile ama ben ne yazıkki böyle heyecan verici bir durumda bile uyuşuktum. Kızlara hararetle bir şey konuşuyorlardı. Ne hakkında olduğunu tahmin etmek hiç zor değildi. Onlara hiç bulaşmadan ben de hazırlanmaya başladım. Güzel görünmek istiyordum. Sonuçta Big Hit bizi şirketine kabul etmişti. Bu yüzden onlara yakışır bir şeyler giymeliydim. Aslında giyim konusunda gerçekten zevksizdim. Bu yüzden kızlardan yardım istedim. Çünkü tarz konusunda benden iyilerdi. Biraz düşünüp karar verdik. Onlar da kıyafetlerinde küçük değişiklikler yaptılar.

 Onlar da kıyafetlerinde küçük değişiklikler yaptılar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Emine)

                    (Kardelen)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

                    (Kardelen)

                    (Kardelen)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Kübra)

(Melek)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




(Melek)

Birbirimizle uyumlu olduğumuzu düşünüyordum.
Gerçekten güzel görünüyorduk. Bu işten iyi anlıyorlardı. Aslında ayakkabı konusunda biraz tedirgindim. Çünkü topuklu ayakkabılar benim tarzım değildi. Genellikle Kardelen ve ben rahat , Kübra ile Emine ise şık şeyler tercih ederlerdi. Anlayacağınız biz Kardelen ile ne kadar ısrar etsek de bizi dinlemediler.

Kızlarla biraz daha sohbet ettik. Daha sonra Woojin geldi ve birlikte şirkete gittik. Bugün  PD   bizi canlı olarak dinlemek istediğini söyledi. Heyecanlanmıştık. Umarım sesimizi beğenirdi.

Woojin bizi bir odaya götürdü. Odada biz hariç birkaç kişi daha vardı. Büyük bir ihtimal bu adamlar ses eğitmenleri idi. Kızlarla oradaki koltuklara geçip oturduk ve beklemeye başladık. Bekledik,bekledik,bekledik. Nerdeyse yarım saattir bekliyorduk. Bu yarım saat içinde kızlarla akla gelebilecek her şeyi konuşmuştuk. Söyleyeceğimiz şarkı dahil her şeyi. Fakat ne PD gelmişti ne de şarkı söylemiştik sadece oturmuştuk.
Biraz daha bekledikten sonra sonunda Woojin ve PD gelmişti. Odadakiler hemen ayağa kalkıp selam verdiler bizde onları taklit ederek ayağa kalktık ve selam verdik. Onlar da aynı şekilde karşılık verdiler. Daha sonra odada bir hareketlenme oldu.

"Üzgünüm kızlar biraz geç kaldım. Bizim çocukların küçük bir işi vardı da onu halletmem gerekti."

(Emine)
"Bizim çocuklar derken?"

"Doğru ya siz onlarla hala tanışmadınız. Neyse bir gün bu konuyu da hallederiz ama şimdi asıl meselemize gelelim. Şimdi sizi dinleyelim. "

Birden kalbim yerinden çıkacak gibi oldum. Bu çok heyecan vericiydi. Odadaki adamlardan biri müzik hazır , dedi. Artık heyecanım misliyle artmıştı.

"Hadi kızlar sizi dinliyoruz."

Kızlarla birlikte mikrofonları elimize aldık ve müziğin  melodisini bekledik. Yavaş yavaş müzik çalmaya başlamıştı. Bizde söylemeye başladık. Başta biraz heyecanlanıp sesimiz titrese de devamında harika iş çıkarmıştık.

Gerçekten çok iyi olmalıydık çünkü şu anda herkes bizi ayakta alkışlıyordu.
Kızlarla birbirimize bakıp gülüyorduk. Bu bizim henüz başlamamış olan kariyerimiz için iyi bir adım olmuştu.

"Vay canına gerçekten harikaydınız. İyi  olduğunuzu tahmin etmiştim ama bu kadar olabileceğini hiç düşünmemiştim. "

(Melek)
"Teşekkürler bay PD."

"Bu kadar resmi olmaya gerek yok kızlar bana sadece PD derseniz yeterli."

(Kardelen)
"Peki."

"Kızlar siz biraz daha çalışın sonra da Woojin sizi otelinize götürsün veya isterseniz biraz gezip buraya alışmaya çalışın. Benim işlerim var sonra görüşürüz."dedi ve odadan çıktı.

Biz de bir iki saat kadar aralıksız çalıştık. Dördümüz de gerçekten çok yorulmuştuk.
Ayağımdaki topluluklar artık bana yük olmaya başlamıştı. Herkesin içinde ayakkabılarımı çıkartmak nasıl karşılanırdı bilmiyorum ama ben bunu yapacaktım.

   Woojin bize nereye gitmek istediğimizi sordu. Ben bu şekilde sadece otele gidebilirdim. Bıkkın bir ses tonuyla "otele"dedim.
Kızlar da benimle aynı fikirdeydiler. Sonra yavaş yavaş arabaya doğru yürümeye başladık. Aklıma bir şey gelmişti. Woojin neden bu kadar az ve resmi konuşuyordu. Bunu ona sormak istedim.

"Woojin sen neden bu kadar az konuşuyorsun?"

Woojin göz ucuyla bana bakıp geri önüne döndü. Ve

"Ben az konuşmuyorum ."dedi.

Ses tonundaki soğukluk beni ürpertmişti. Ben de daha fazla soru sorarak onu rahatsız etmek istemedim.

Otele gelmiştik. Hemen arabadan inip çıplak ayakla koşmaya başladım. Hemen kendimi yatağımın üzerine bırakmak istiyordum. Otelin içindeki diğer insanlar bana garip bir şekilde bakıyorlardı. Aslında mantıklı düşünürsek bu çok normaldi. Kim elinde topuklu ayakkabılar ile koşan bir kız görse bakardı. Ama şimdi bu düşünebileceğim en son şeydi.

Odanın kapısına geldiğimde kapıyı bir türlü açamadım. Ben de yere oturup kızların yukarı gelmesini bekledim.

Beş dakikalık bir beklemenin ardından kızlar sonunda gelebilmişti. Hemen onlara kartı uzatıp ,

"Açın şu kapıyı bozulmuş bu."

Kardelen elimdeki kartı hızlıca alıp kapıyı açtı. Üçü birlikte söylenerek içeri girdi.

Ben de kalkıp içeri girdim.

(Melek)
"Nasıl açtın ya."

(Kardelen)
"Of Melek ya."

(Kübra)
"Size söylüyorum bu kızın sorunları var boşverin."

Kübraya göz devirip kendimi yatağa bıraktım. Bir kaç dakika sonra da rüyalar alemine daldım.

GRO & BTSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin