A: Luke
A: adının lukey olmadığını bu sabah yaka kartında gördüm (bu ayrıntıyı önceki bölüm vermemişim ama siz Luke'un yaka kartının olduğunu varsayın)
A: bana neden söylemedin?
Lukeyboo: çünkü sormadın?
Lukeyboo: ama eğer konuşmaya başlamamız seks yerine tanışma olsaydı bunu öğrenebilirdin
A: suçlu ben miyim şimdi
Lukeyboo: öyle bir şey mi dedim?
A: Luke
A: benimle konuşmak istemiyorsan engelle gitsin
A: bunlara veya 'bana' mecbur değilsin
Lukeyboo: sen iyi misin?
A: bunu yapma
A: sana kızgın olduğumda nasıl olduğumu sorup beni sakinleştirme
A: çünkü ben senden gelen herhangi bir mesaja bile muhtaçmışım gibi hissediyorum
Lukeyboo: anlamıyorum, aptal mıyım?
A: bu sabah beni neredeyse pastaneden atacaktın ki biraz daha dursaydım bunu yapacaktın da
A: ama şöyle bir şey var ki
A: sen beni kovsan yanından, ben yine yanında biterim
A: istemlerim dışı hemde
Lukeyboo: Michael sabah için özür dilerim
Lukeyboo: seninle aynı ülkede hatta aynı şehirde olduğumu bile bilmiyordum ve hiç beklemediğim bir anda karşımda belirdin
Lukeyboo: heyecanlandım ve korktum
Lukeyboo: seninle 'gerçekte' tanışmamızın, benim çalışmaya başladığım yerde sana hizmet ederek olmasını istemiyorum
A: aslında söylediklerin gayet mantıklı
A: o zaman bana söz ver
Lukeyboo: ne için?
A: buluşursak eğer sana sarılacağım, olur mu?
Lukeyboo: içinde yatanın masum bir kedicik olduğunu biliyordum 😌
Lukeyboo: tamam Michael, sarılabiliriz
A: seni seviyorum ❤️
Lukeyboo: bu çok kızsal bir hareket, karşılık vermeyeceğim
A: tamam
A: ben yinede içimdekini dışa vurdum
A: ne kadar 'kızsal' olsa da
Lukeyboo: benDE SENİ SEVİYORUM MİCHAEL ❤️
A: teşekkürler
Lukeyboo: önemi yok
A: tamam
Lukeyboo: tamam
______________________________________
Sonu neden öyle oldu sizmsşxm