28.bölüm

6.2K 349 51
                                    

Medya: Dağhan Erdemli...

🖤

Merve sabah kendisini izleyen Kerem'le gözlerini açtığında gözleri kocaman oldu. Yataktan anında fırlayıp geri gitmeye başladı. "N'oluyor be! Manyak mısın sen! Ne işin var odamda! Nasıl girdin! Niye girdin!"

Korkuyla arka arkaya sıraladıklarına güldü Kerem. "Eski sevgilimi özledim. Kokusunu özledim geldim..."

"Çık git odamdan! Hemen!!"

Kerem aksine daha çok yayıldı yatakta. "Kahvaltı hazırlamayacak mısın güzelim. Acıktım ben."

Öfkeyle bakan Merve'nin an itibariyle kafasından dumanlar çıkıyordu. Kerem de bunu farketmesine rağmen geri adım atmıyordu.

"Kerem beni delirtme. Uzak dur artık benden!"

Kerem kalkıp yavaş adımlarla yaklaştı Merve'ye. "Ne anlattı sana Ateş? Hasta olduğumu sana zarar vereceğimi söyledi değil mi? Ama bilmediği bir nokta var. Ben 3 sene önce tamamen iyileştim."

"İyileştiysen neden ayrıldığımızı kabullenmiyorsun! Bitti bizim ilişkimiz."

"Onun yüzünden. O piç kurusunun büyük aşkı yüzünden değil mi?? Yıllarca seni arayıp, kardeşinin sevgilisi olarak bulduğunda delirdi tabi! Ve seni benden soğutmak için elinden geleni yaptı! Görüyorum ki başarmış da!! Gelip benimle konuşmayı denedin mi peki Merve? Söylesene denedin mi?? Bir kere karşıma geçip sordun mu!!"

Merve başını eğdi. "Hayır ama..."

"Aması ne? İşine geldi belki de değil mi? Benden sıkılınca Ateş'in sözleri ayrılman için yetti!"

Merve bu kez daha sertti. "Yeter! Ben senden sıkılmadım! Sen beni bunalttın! Saçma sapan kıskançlıkların, tuhaf tavırların! Beni tedirgin eden sendin! Sonra Ateş geçmişini anlatınca mantıklı geldi çünkü sen gerçekten değişmiştin!"

Kerem Merve'ye yaklaşıp iki elini kollarına doydu. "Bak güzelim...Geçmişte hastaydım evet. Bunu bana sorsan ben de anlatırdım. Ama şimdi iyiyim...Çok iyiyim. Özellikle seni tanıdıktan sonra çok farklı biri oldum. İlk gördüğümde aşık oldum ben sana. Masum bir bakışınla düştün kalbime. Düştüğün yerde öyle bir yangın çıkardın ki...Şimdi cayır cayır yanıyorum anlıyor musun?"

Merve şaşkındı...Bu sözler içini ısıtsa da eskisi gibi yoğun bir çekim yoktu işte. Fakat düşman olmalarına da gerek yoktu değil mi?

"Bak ben seninle konuşmadığım için özür dilerim. İlk sana gelmeliydim belki haklısın. Ama gelemedim...O kıskanç ve agrasif tavırlarından çekindim. Şimdi ise o kadar karmaşığım ki,  sana hiç bir şey için söz veremem. Bir şey hissediyor muyum hissetmiyor muyum ben bile bilmiyorum. Lütfen bu durumu zorlaştıma ve git..."

Kerem kafasını iki yana salladı. "Gidemem...Bırakamam seni."

Aynı anda birleştirdiği dudakları kapının sertçe açılmasıyla tekrar ayrıldı. Merve korkuyla bir Ateş'e bir Kerem'e bakarken Ateş öfkeyle konuştu. "Demek beni istemiyorsun Merve? Mesajla bitirmek bu kadar kolay öyle mi? Kerem'i istiyorsun hala ve bir daha karşına çıkmamı istemiyorsun? Peki bu herifin arkandan çevirdiği işlerden haberin var mı??"

Onlar öfkeyle bağırışırken Cem de Merve'yi arkasına almış iki adama da kötü kötü bakıyordu. Melis zaten kapının köşesinde korkuyla izlediğinden sesi çıkmıyordu.

"Anlamıyorum Ateş. Ne mesajı ne bitirmesi?"

Ateş gözlerini kıstı. "Dün gece attığın mesaj...Bütün gece uykumun içine sıçtığın mesaj!!"

Ömürlük Yarim -TAMAMLANDI-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin