Selam!Ben Zehra ve arkadaşım Beyza ile birlikte yazıyorum.Bölüm gecikmesinden dolayı özürdileriz ama bir yazar tıkanması yaşadık :) Lütfen olmasını istediğiniz şeyleri yorum olarak bize bildirin.Lütfen oylayın.İyi okumalar...
Salona ilerledik ve DVD'ye bir film yerleştirip kumandayı elime aldım."Ne?Of DVD çalışmıyo."dedim."Tamam, bize geçelim o zaman." dedi."E tamaam." deyip gülümsedim.Mutluyum çünkü evlerine gidiyorum.Evlerimiz yanyana olduğu için bu çok uzun sürmedi.Ama her zamanki üşengeçliğim,bu kadar yolda bile yoruldum.Onun odasına geçtik.Projektörü açtı.Annesi evdeymiş.Aman Tanrım!CD'yi koyarken bile tatlı gözüküyordu.Önümüzdeki mısırları normalde ağzıma ayı gibi tıkardım ama yanımda Ada olduğundan bundan vazgeçtim.Tamam ona bakmayı kesip filmi izlemem gerek.Ona bi saniyeliğine döndüğümde beni izliyor olduğunu farkettim.Gülümseyip filmi izlemeye devam ettim ama filmi anlamıyorum.Sanırım filme sadece bakıyordum.Çünkü bana bakması bile of...Mükemmel.Abartıyo muyum neyim?Neyse sanırım şu düşüncelerden sıyrılıp filmi izlemem daha mantıklı.Puflara oturmuş olduğumuzdan oldukça alçaktaydık.Mısır bittiği için tepsiyi aldı ve ayağa kalktı.Ona bakarken bir şişe kola üstüme döküldü."OF!"Saçlarım yapış yapış oldu üstüm ise sırıl sıklam."Özür dilerim.Gerçekten çok pardon."dedi ve yüzünü pişman olmuş bir ifade aldı."Tamam,önemli değil."deyip gülümsesem de gayet mutsuzdum."Bak,böyle dışarı çıkamam.Banyonu kullanabilir miyim?" dedim."Tabi."deyip banyoyu gösterdi.Duşa girdim.Vay canına!Onun duşundayım.Her neyse yıkanıp çıktım.Altıma tekrar şortumu giydim o ıslanmamıştı.Ama tişörtüm?Sırıl sıklamdı.Üstüme temiz havlulardan birini sardım.Ve saçımı kuruttum.Dışarı çıkıp Ada'dan tişört istedim ama bir şey demedi...
~Ada'nın ağzından~
Vay canına?Gerçekten tatlı olduğunu kabul etmeliyim.Ona bakakaldım ama ondan hoşlandığımı anlamaması iyi olur.Tişört mü istiyordu?Gidip hemen bi tişörtümü çıkardım ve ona verdim.Ve daha fazla bakmamak için odadan ayrıldım.Ne diyorum ben?Gerçekten ondan hoşanıyor muyum yani?
_____________
Tamam,sonunda verdi ve dışarı çıktı.Beni umursamıyor mu ne?Of neyse tişörtünü giydim.Gerçekten çok güzeeeğl.Dışarı çıktım."Teşekkürler Ada!"dedim.Kabul etmeliyim ki o erkek tişörtünün içinde oldukça sevimliydim.Kendimi övdüğümü farkettim ve bundan vazgeçtim."Bişey değil.İstersen git artık." dedi.Ne yani filmi bitirmeyecek miydik? "E film ne olcak?" dedim ."Farkettiysen projektörün de üstüne kola döküldü." dedi.Bunu farketmemiştim "Üzgünüm." dedim ve eve döndüm.Benim bi suçum yoktu kolayı o döktü ama yine de bunu demek zorunda hissettim.Neyse yorgun hissediyorum ve uyumam lazım o yüzden altıma pijamamı giydim ve tam tshirtü çıkarıcaktım kii onun Ada'nın tshirtü olduğunu fark ettim ve onu bana verirken yapmayı planladığım ama yapamadığım mutluluk çığlıklarını atmaya başladım.Onun tshirtünü giyiyordum ahhh çok tatlıığğ...
Sabah erkenden kalktım ve kahvaltı yaptım.Üzerime bişeyler giyip biraz makyaj yaptım ve çantamı alıp dışarı çıktım.Okula giderken gayet mutluydum taa kii bugün okulda ilk dersin beden olduğunu hatırlayana adar ve bugün havuza giricektik.Havuza girmekten nefret ediyorum.Bütün makyajımı siliyorum ve zombi gibi oluyorum.Üstelik boşu boşuna klor kokmanın ne anlamı var??Düşüncelerden çıkıp sınıfa girdim.Hazel de tam toplanıyodu."Günaydın." dedim ve yanına oturdum"Oturma Yağmur spor salonuna hadi"
ÖĞKK!!Erkeklerle aynı havuza mı giricez?Of gerçekten diğer gerizekalı sürtük kızların erkeklerle yiyişmesini izlemek istemiyorum.Gerçekten.Bi anda beynimin donduğunu hissettim.Ada ordaydı.KASLARINI GÖRÜCEĞEEEEEEEM!!! Ve diğer gerizekalı kızlarda,öf be hep hevesim kursağımda kalıyor.Neyse kızlar soyunma odasına girdim ve boş bi kabin buldum.
Saçlarımı topuz yaptığımda garip hissediyorum.Neyse havuza ilerledim ve hocanın saçma egzersizlerini yapmaya başladım.
Ayaklarım yorulmuştu herkes havuzdan yavaş yavaş çıkarken bende merdivenlere doğru ilerliyo-AHHH!!Ada o_O ve kasları önümde duruyordu..Uzaklaştım ama beni havuzun köşesinde yakaladı.Of fazla yakışıklı ağğ çok tatlığğ.Korkmuş şekilde ona bakıyordum.O da bana bakıyordu ama o kadar tatlı ki ölebilirim.Bacaklarımı tuttu ve beline sardı.Pis pis sırıtıyodu.Bir şey yapacak olabilir mi?Off korkmaya başlıyorum nasıl kurtulucam bişey düşün.Elime su alıp suratına attım ve beni bıraktı.Gülmeye başladı çok tatlıy-of bütün havuz suyu ağzıma girdi.Bu sefer iki avucuma da su doldurup yüzüne fırlattım.Su savaşımız uzun sürdü ama eğlenmiştik.
Sınıfa çıktık ve öğle tenefüsünde Hazel'e olanları anlattım.Gülmeye başladı ve "O da seni seviyo işte !" dedi."Hazel,bilemiyorum yani benle oynuyo mu yoksa gerçekten mi yapıyo anlamıyorum.Neyse hadi çabuk bitirip de sınıfa çıkalım." dedim gülümsedi ve "Tamam." deyip karşılık verdi.Sınıfa çıkarken öğürüyorduk çünkü son kattaydık ve kantin -1deydi.Sınıfa girdik ve sıramıza oturduk.Hoca bir geziden bahsediyordu "Haftaya çarşamba üç günlüğüne Antalya Bodrum'a gidiyoruz.Gezinin fiyatı 800₺.Ve yılda bir kez yatılı geziye gidiyoruz haberiniz olsun.Haftaya çarşamba saat 08:00'da burada olun.Gerekli bilgileri verdim.Gelecekler ücreti yarın bana getirebilir." dedi gayet ciddi konuşmuştu.Hazel'e bakıp güldüm ve kimsenin duymayacağı sevinç çığlıkları attık.Mutluyum.Umarım orada başıma yine berbat bir şey gelmez.İki ders sonunda eve doğru koştum ve hazırlanıp kafeye gittim.Çalış çalış çalış hem de mal Melis'in yüzünü göre göre.Neyse keyfimi o kaçıramazdı.Antalya'ya Ada da gelicekti ve bu mükemmel...
Okuduğunuz için teşekkürler yorum yapmayı unutmayın.Bu arada resimde bazıları Melis'i merak etimiş merak edenler için koyduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMKANSIZ
Teen FictionGözlerim yine dolmuştu.Ne diyicek diye kendimi kemirirken bi anda dudaklarıma yapıştı.Ben soluk soluğa kalırken çekilip.Gıcık bir şekilde gülümsedi ve kulağıma "İmkansız" diye fısıldadı.