İkizler

Arkadaş Mı?

"jack!"

Korku içinde yataktan Kalkmaya çalıştım. Yorgana dolanıp yere düşmem kadar normal bişey olamazdı. Sesin geldiği yere baktım. Annem...

"Efendim annee " uykulu uykulu söylemiştim. Doğrusu ben bile duymamıştım.

" saat 10"

Shit! Koşarak banyoya girdim. Ağzımda diş fırçası varken yüzümü yıkadım. Dün Diana'yı düşünmeyi bırakamadığım için çok geç uyumuştum. Telefonuma baktım *9 cevapsız arama* hepsi Henry'den...

"Anne Jüpiter'in kabını sen doldurur musun" koşarak odama girdim dünkü Kiyafetlerimi tekrar giydim tenis çantamı sırtıma taktım ve koşarak evden çıkarken Jupiter'e görüşürüz demeyi bile unutacaktım.

Asansörün düğmesine bastım. Beklerken bağcıklarımı bağladım ve kemerimi sıktım. Derse yetişmem lazımdı ayrıca antrenmana geç kalmıştım bile...

Asansöre bindim ve 20 saniye sonra indim sayılır.

Herzamanki gibi central park içinden geçtim. Antrenmana başlayınca nefessiz kalmamak için okula yaklaşınca yavaşladım. Hemen soyunma odasına geçtim eşofmanlarımı giydim ve korta çıkıp ısınma hareketlerine başladım. Henry çoktan koç Benedict'le beraber top çevirmeye başlamıştı.

"hiç şaşırmadım jack"

"özür dilerim koç! "

Henry'nin yanındaki yerimi aldım.

"yine uyanamadın demi"

"Evet "

" Dün çatıda etkilemeyi başardın mı "

- koş Jack! lanet olsun koş"

Henry yle konuşurken topun fazla gerisinde durduğumu farketmemiştim.

-Tanrı aşkına Çocuklar antrenmanda ciddi olun biraz, ağzınız değil beyniniz çalışsın

"Tamam koç" dedik ikimiz beraber

- Yerinizi alın ilk Kaçıran kortu çeker!

Işte bu! Henry herzaman benden önce kaçırırdı.

-Komutumla başlıyor!

Raket üstünden birbirimize baktık. Şuan ikizler değil de Amerikan Açık'ta birincilik için mücadele eden iki tenisçi gibiydik.

"are you ready? "

Henry raketini öne eğerek" ready "

Bende karşılık olarak raketimi öne eğdim ve" Drive fast" diyerek oyunu başlattık. Bu benim sloganımdı. "Daha hızlı sür" her zaman bir öncekinden daha iyi olmam için kendime şart koştuğum bir yemindi.

Top arada gidip gelirken görmesi oldukça zor oluyordu.

Henüz standart hızla oynuyorduk ve akıl oyunlarını kullanmıyorduk. Henry antremana tam olarak katılmadığım için centilmence beni ısıtıyor gibiydi.

Bunu hep yapardı. Ben asla karşılık vermezdim çünkü backhand lerini karşılarken hızlandırırsam kendine mutlaka smaç pozisyonu çıkartır ve sayıyı alırdı. Oyunu onun hızlandırmasını beklemeliydim. Ayrıca zaten ısınmamıştım.

"Jackson Center bir numaraaaaa "

Sesin geldiği yere kafamı çevirdim.

-Jackson! Sahayı çek!

Ne? Lanet olsun sesin geldiği yere bakıcam diye topa vurmadım!

Jessica dev tribünde koşarak korta girdi ve gelip boynuma atladı. Bense hiç tepki vermedim.