Siniri ve öfkesi bir çığ gibi büyüyordu; Mert Karabeyin ;Şirketten çıktığında sonbahar yapraklarının rüzgarın esintisi ile bir bir yere düşerken Mert aralarından ilerliyordu. Elini kumral saçlarına daldırdıgında o kadar sert çekiyordu Mert;
Kalbinde hissettiği acı sıkıntısını ikiye katlıyordu sanki; Mert karabeyi hiç böyle görmemiştik!
Pişman mıydı? Kendince haklı görüyordu kendini; Tabikide haksızdı Mert Karabey
Bulutlar okadar dağınık görünüyordu ki! Her an bir yağmur yagabilirdi;
Mert birazda olsa sakinlesmişti rüzgar esintisi ona iyi gelmişti;
Ailesi ona sıkıcı işler buyurdugunda yada bir hata yaptığını anladığında soluğu dışarıda alıyordu; Ama öyle zannetmiyor!
Kendini toplayarak şirkete geldiğinde çalışanlara o kadar sert bakıyordu ki! ! Her daha birini daha kovabilirdi.
Odasına yöneltiginde yüzü birazda olsa daha asılmıştı yada şu an tam zamanı olabilirdi onun için çünkü sinirini birinden çıkarması gerekebilirdi buda Tolga Aksoy'a nasip olacaktı galiba !!
İstanbul manzarasına karşı gözleri ile birşey ararcasına Tolga Merte göz gezdirerek elini cebinden çıkararak Merte ilerlediginde"iyi misin" dedi bu soru Merte karşı hiçte samimi değildi.
Mert başını sallayarak koltuğa geçtiğinde ayağının altında hissettiği bir kağıt parçası ile başını egdiginde kumral saçlarının alnına düşmesi ile ;
Top gibi olan kağıtlar hala yerdeydi hazanın bıraktığı gibi !!
Uzun kolunu uzattıgında eline aldığında; Tolga o kadar dikkatli bakıyordu ki!! Mertin karşısına geçerek eli ile Mertin kalemleri ile oynamaya başladığında
"şirkette büyük olaylar olmuş duyduğuma göre şu asistan kızı "tolga gözlerini Merte diktiginde;Mert kağıtları büyük bir sinirle çöpe fırlattıgında yeşil gözlerini bir anlıgına bile çekmeden tolgaya baktı"Hazan"dedi sesi titrek ve asi çıkmıştı.
Tolga içten o kadar güzel gülümsemişti "evet hazan onu kovmuşsun "dedi sesi bu sefer git gide ciddileşiyordu Tolga Aksoy'un
Mert gözleri ile okadar sert bakıyordu ki! Derin bir nefes alarak "evet kovdum ve bu seni ilgilendirmez sonuçta bir asistan biri gider birisi gelir onlarla uğraşacak vaktim yok dedi bunu okadar sert söylemişti ki!
İş dosyasına uzandıgında kağıtları çıkardığında "müsade edersen işlerim var "dedi Tolgaya gitmesi gerektiğini belirterek ;
Tolga hiç birşey söylemeden odadan çıktığında kapının çarpılması ile Mert irkilmişti. Başını kaldırdığında kapıya okadar dikkatli bakıyordu;İçinden binlerce küfür sayıyor olabilirdi; Belkide bunu yapıyordu!!
Hazan eve geldiğinde okadar yorulmuştu ki! Bugün yaşadıkları onu daha da yormuştu; Hırkayı bırakarak koltuğa geçtiğinde o an gözünün önünden bir türlü gitmiyordu Mert Karabey'in söylediği sözler okadar ağırdı ki! Hazan bunu hak etmemişti !!
Koltuğa uzanarak elini başının altına koyduğunda birazda olsa göz kapakları kapanmasına izin verirken uykuya dalmaması mümkün degildi!
Mert için sıkıcı ve anlamsız yada içinde bir yerde sızlayan acı ile geçmişti;
Eve geldiginde ne annesi nede babası ile konuşmaya harcayacak yada iyi akşamlar diyecek kadar vakti yoktu Mertin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asi Patron (Aşk Hayal Gerçek Sensin)Yaghaz
Fanfic"Bilmiyordu Genç adam aşkı hayatında ilk defa bu kadar güzel ,saf masum bir yüze aşık olacağını zannedemiyordu ki!!! Onunda diğer kızlar gibi para avcısı , zengin koca avcısı olduğunu ona göre hangisiydi peki ? Hazan .. Aşık olduğu kadın mı? Yok...