SELAM <3 BEN GELDİM ARADAN UZUN ZAMAN GEÇTİ FARKINDAYIM FAKAT BİLİYORSUNUZ OKULLAR, PERFORMANS ÖDEVLERİ DERKEEEENN GEÇMİŞ GİTMİŞ ZAMAN. HER NEYSE EĞER ÇOK GECİKTİYSEM ÜZGÜNÜM )): İYİ OKUMALAR DİLERİMM. ✨
--Sehun--
Sabah uyandığımda Luhan yanımda yoktu. Bir anda yataktan fırladım. Hayır hayır bana haber vermeden gitmiş olamazdı. Bunu yapamazdı. Dolmuş gözlerimle tüm kapıları açıp baktım. Yoktu. Gitmişti işte bana hoşçakal bile demeden gitmişti. Yere çöküp ağlamaya başladım.
Bir süre sonra evin kapısı açılıp kapandı. Aldırmadım. Bu gelen kişi bir hırsız olsa bile tüm eşyalarımı çalıp sonra siktir olup gidebilir ve beni yalnız bırakabilirdi. Yalnızlık. Luhan'dan bana kalan tek şeydi. O yokken yalnızdım. Fazla yalnız. Sonra o aşık olduğum sesi duydum.
"Sehun neler oluyor?!? Neden ağlıyorsun?"
Elinde market poşetleri vardı ve saçları dağınıktı. Göğsü hızla inip kalkıyordu. Yorulmuştu sanırım.
"Luhan ben... Gittin sandım. Beni bırakıp gittin sandım Luhan."
"Gitmedim Sehun buradayım..."
"Gitmesen Luhan olmaz mı? Hep benimle kalsan? Sensiz çok boşum, çok yalnızım. Yalvarırım benimle kal Lu. Ben çok pişmanım."
"Sehun."
"Pekala Luhan. Sadece saçmalıyorum işte takma sen beni."
"Sehun... Yeniden deneyebiliriz ben seni çok özledim."
"LUHAN SEN CİDDİ MİSİN YANİ SEN BENİ AFFETİN?!?! VE TEKRAR OLACAĞIZ YANİ İKİMİZ BİZ ŞİMDİ SEV-"
Sözüm dolgun dudaklar tarafından kesilmişti. Luhan dudağımı dişleyip emerken ben öylece duruyordum. Çünkü lanet olsun böyle bir şey beklemiyordum. Kendimi gelmeye başladığımda özlemle öpmeye başladım Luhan'ın dudaklarını. Ne ara bu kadar tapılası olmuştu dudaklarının tadı? Öyle dakikalardır öpüşmeye devam ettik. Sonunda Luhan'ın nefesi yetmedi ve sesli bir şekilde ayrıldı dudaklarımdan.
Gözümü hiç ayırmadan onu izliyordum. Göz altlarında hafif morluklar vardı. Uyuyamamış mıydı yoksa dün gece? Onu rahatsız mı etmiştim ki?
"Lu göz altların morarmış. Dün gece seni rahatsız mı ettim?"
"Ah hayır tabiki şapşal. Seni izledim. Çok güzel uyuyordun Sehun."
"Uyumak ister misin bebeğim? Yorgun görünüyorsun. Ya da istersen daha farklı şeyler yapabiliriz yatağımızda ne dersin?"
Luhan'a çapkın olduğunu düşündüğüm bir ifadeyle bakmaya başladım. Utanacağını düşünüyordum fakat o güçlü bir şekilde kafama ve kollarıma vurmaya başladı. Eli ne ara bu kadar ağır olmuştu yahu?
" Yah! Luu~ Sevgilinin canını acıttın. Öperek hatanı telafi etmelisin."
"Hm yapmalı mıyım? Yoksa sevgilimin canı daha mı çok dayak istiyor?"
Gülerek ensesinden tutup dudaklarına yaklaştırdım dudaklarımı anlamış olacak ki hızlı bir şekilde aramızdaki az olan farkı da kapattı ve dudaklarımız ilahi bir şekilde birleşti.
Kahvaltımız Luhan'ın sabah marketten aldığı şeylerle ve oynaşmalarla geçmişti. Masayı da toplayıp beraber koltuğa geçtiğimizde Luhan'ı bileğinden çekip kucağıma oturmasını sağladım. Tam öpecekken telefon çaldı. Luhan zorla da olsa kucağımdan kalkıp telefonu açtı. Ben koltukta oturmuş onu izliyor ve telefon görüşmesi bittikten sonra onunla yaşayacaklarımızı düşünürken. Luhan birden telefonu duvara fırlatıp ağlamaya başladı.
"Ne oldu bebeğim? Neden ağlıyorsun?!?"
"Sehun onlar... Ölmüş..."
"KİM ÖLMÜŞ LUHAN!"
"Chanyeol ve Baekhyun... Sabah evlerinde vücutları parçalara ayrılmış bir şekilde bulunmuşlar... Sehun ben onlarsız ne yapacağım!"
"Luhan bebeğim sakin ol... Hangi hastahane olduğunu söylediler mi? Gitmemizi ister misin?"
Bu sırada kapı çalmıştı. Luhan'a sakin olması ve hemen kapıya bakıp geleceğimi söyledikten sonra kapıya koşmuştum.
Kapıdaki polis memurları bizi alıp Chan ve Baek'in parçalanmış cesetlerinin yanına getirmişlerdi. Ben görmek istemedim çünkü kaldıramazdım bu kadarını. Luhan ise görmeyi istedi içeri girdikten bir kaç dakika sonra tuvalete koşmaya başladı. Arkasından ben de koşarak gittiğimde istifra ediyordu ama bu normal olan istifralardan farklıydı. Boğazının yırtılmasından korkmuştum o derece kötüydü yani.
Luhan biraz daha iyi olunca tekrar polis memurlarının yanına gittik cinayet hakkında bilgi almak için. Fakat gariptir ki katil geride hiç iz bırakmamıştı. Polis memurları bulacakları ve cezasını verecekleriyle ilgili vaatlerde bulunuyordu bizlere fakat bunun boş vaatler olduğunu hepimiz biliyorduk.
Luhan çok kötüydü bir doktora görünmesi hakkında çok ısrar ettim fakat hepsinde reddetmişti. Eve geldiğimizde Luhan ile direkt yatağa gittik biraz yarın yapılacak olan cenaze hakkında konuştuk. Daha sonra beraber uyuduk. Çok fazla tedirgindim. Bu cinayetten mi kaynaklı bir tedirginlikti bilmiyorum ama kötü bir şeyler olacağını hissediyordum.
Sabah olduğunda Luhan yine yanımda yoktu. Markete gitmiştir diye düşündüm. Fakat sonradan aklıma dün marketten zaten 1 aylık yiyecek aldığını fark ettim. Zaten tedirgin olduğumdan dolayı aklıma direkt olarak Luhan'a bir şey olacağı düşüncesi geldi. Bunun korkusuyla yataktan hızlı bir şekilde kalktım. Odadan çıktığım anda karşımda yarı çıplak bir Luhan görmeyi beklemiyordum. Ben donmuş bir şekilde ona bakarken o ifadesizce bana bakıyordu. Aradan geçen garip dakikaların ardından Luhan içeriye üstünü giymeye ve ben de aşağıya inip yemek hazırlamaya başladım. Yemek Luhan'ı azarlamalarımla geçmişti çünkü neredetse hiç yememişti. Yemesi gerekiyordu.
Luhan beni dinlemeyip içeri geçip koltuğa yattı ben de masayı toplayıp onun yanına geçtim. Beraber ellerimiz birbirine kenetli bir şekilde yatarken yine dün ile aynı saatte telefon çaldı bu dejavu gibiydi.... İşte şimdi çok çok fazla tedirgindim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Choreographer ¦osh×xlhn¦
Non-FictionSehun ve hayat Luhan'ı yakıp küle çevirdiler. Peki ya Luhan o küllerden geri doğarsa?