uǝǝʇɟıɟ

352 33 13
                                    


İyi okumalar...

Karanlık bir gündü ve Sehun o telefonun açılmasını istemiyordu. Cidden neler oluyordu? Neydi bu gizemli ölümler? Tabi o bunları düşünürken Luhan çoktan telefonu eline alıp açmıştı. Sehun sadece dua ediyordu kötü bir şey olmaması için.

"..."

"Evet benim."

"..."

"NE?!? BU NASIL OLABİLİR?!"

"..."

"HAYIR HAYIR BUNU KABUL EDEMEM.. CHAN VE BAEK HYUNGUN ÖLÜMÜNDEN SONRA BU OLMAMALI?!?"

"..."

"G-Gelmek istemiyorum..."

"..."

"P-Pekala"

-------

Luhan'ın geçirdiği krizlerin sonrasında çağırılan emniyet müdürlüğüne gelmiştik. Polislerin yüz ifadesi... Bize acır gibiydi?

"Merhaba. Ben polis memuru Jackson. Ailenizin durumundan bahsetmeden önce size söylememiz gereken önemli şeyler var efendim. Yalnız mı konuşmak istersiniz?"

"Oh, hayır hayır. Sehun benim sevgilim onun yanında da konuşabiliriz."

Sevgilim mi demişti o? Ne kadar da yakışıyordu ağzına. Ağzını yediğimin çocuğu her neyse sakin ol Sehun...

"Chanyeol ve Baekhyun'un ölümünü araştırırken gerçekten hiç tahmin etmediğimiz şeyler bulduk efendim. Onlar... Sex kölesi pazarlıyorlarmış. Hatta bir ara sizin de bazı çıplak fotoğraflarınızı paylaşmışlar. Eğer ölmeselerdi sizi de satacaklardı. Anlaşmasını bile yapmışlar. Yani anlayacağınız ucuz kurtuldunuz Luhan Bey. Onların ölümü ise önce tecavüze uğramışlar ve sonra da katil onları yavaş yavaş parçalayarak öldürmüş... "

Aklım almıyordu... Çok saf, tatlı bir çift olarak görünüyorlardı. Bunu onlar yapamazdı... Yapmamalılardı. Ve ölümleri fazla vahşiceydi. Aslında hak etmişlerdi sanırım. Luhan'a baktığımda tepkisizce durduğunu gördüm. Zavallı sevgilim... Çok zor zamanlar geçiriyordu.

" Ailenizin ölümüne gelirsek. Yanmış halde bulundular. Katil onları ayaklarından, kollarından yakmış önce. Ailenizi araştırdığımızda ise eskiden onlardan çok eziyet gördüğünüzü öğrendik Luhan Bey. Yani vücudunuzdaki ameliyatla aldırdığınız sigara yanıkları da bunları kanıtlar nitelikte. Ve en önemlisi de katil bunları videoya alıp bize kimin gönderdiği belli olmayan bir kargoyla bir kaç saat önce gönderdi. İzlemek... İster misiniz? "

" Evet istiyoruz... "

İzlemek istiyorduk da bunları midemiz kaldırır mıydı? Etkisinden çıkabilir miydik? Kendi adıma konuşacak olursam eğer bir süre çıkamazdım sanırım.

Odaya girdiğimizde polis memuru bilgisayarda zaten hazır olan videoyu başlattı.

" Yah! Neden buradayız biz? Neden buraya getirdiniz bizi? Chanyeol-ah neredesin?"

"Buradayım bebeğim yanında."

Ekranda sandalyeye bağlanıp gözleri kapatılmış Chan ve Baek belirmişti. Katilin yüzü tamamen kapalıydı. Sonra sessizce ikilinin yanına doğru yürüdü. Yine yüzleri kapatılmış birileri gelip Chan'ın gözlerini açtılar ve Baek'i de çözüp bir masaya yatırdılar. İkisi de çıplaktı. Katil Baek'in önüne gelip elini çıplak vücudunda gezdirmeye ve bazı yerlerini küçük bir bıçakla çizmeye başladı. Daha sonra bir anda ters dönderip aşırı sert bir şekilde Baek'in içine girdi. Baek bağırıyordu, Chanyeol ise kendini yırtıyordu sandalyede. Biliyordum birbirlerini seviyorlardı. Bu cidden büyük bir işkenceydi ikisi içinde. Baek'in her tarafı kan içindeydi ve ölü gibiydi yalnız ölmediğini inip kalkan göğüsünden anlayabiliyordunuz. Daha sonra, o baygın düşünce Chan'ı getirdiler. Ona da aynısını yapmaya başladı. Midem kaldırmıyordu artık... Ekrana bakmayı kestim ve bakışlarımı masum meleğimde gezdirdim. Tepkisiz bir şekilde izliyordu olanları. Polise daha fazla izlemek istemediğimizi belirttim. O da başıyla onaylayıp diğer videoyu - yani ailesinin olan- izlemek isteyip istemediğimizi sordu. Başımla reddettim.

Emniyette işimizi bitirdikten sonra tam çıkıyorduk ki arkamızdan Jackson bağırdı. Koşarak bize doğru geldi ve Luhan'a bakmaya başladı.

"Luhan Bey psikolojik destek aldığınızı öğrendik. Acaba hastalığınız neydi? Veya bu ne tür destekti?"

"Psikolojik destek mi?!?"

Gözlerim şaşkına büyürken soran bakışlarla Luhan'a bakmaya başladım. Bir kaç saniye bana bakıp Jackson'a döndü.

"Evet psikolojik destek alıyorum. Ben yaklaşık 1 yıl önce ağır bir depresyon geçirdim ve oradaki arkadaşlarım beni bir psikoloğa götürdüler. Onun sayesinde tekrar toparladım. Böyle."

Jackson anladığını belirtircesine kafa salladı.

"Pekala Luhan Bey. Üzgünüm bu kadar derdinizin içinde bunu sorduğum için. Fakat bilirsiniz işte polislik..."

"Anlıyorum sizi sorun değil. Gidebilir miyiz artık?"

"Ah, tabiki gidebilirsiniz. Hoşçakalın."

--------

Yolda yürürken aklıma takılan soruyu Luhan'a sormaya karar verdim.

"Ihm şey Lu psikoloğa benim yüzümden mi gittin?"

"Biraz sen, biraz ailem, biraz çevrem... Bunlar yüzünden gittim Sehun. Çok zordu o zamanlar yaşamak."

"Ben... Özür dilerim Luhan. Çok çok pişmanım yaptıklarım için."

"Sorun değil Sehun."

Luhan'ın biraz yalnız kalmak istediğini belirtmesi üzerine onu sıkmayarak evine bıraktım. Ama gitmeden önce kendine bir zarar vermemesi en ufak bir şeyde beni araması hakkında söz verdirtmiştim. Eve geldiğimde kendimi koltuğun üzerine attım ve düşünmeye başladım. Katil aslında Luhan'a yardım ediyor gibiydi. Yani ona zarar veren kişilerle işi vardı sanırım. Acaba ona aşık birisi miydi? Luhan'a en çok zarar verenlerden birisi de bendim tabii. Peki ya ben? Bana ne olacaktı?

HELLÖ! NASILSINIZ?

YİNE BİRAZCIK GEÇ Mİ YAZDIM ACABA? ÜZGÜNÜM. UMARIM KISA OLMAMIŞTIR. 🍒











Choreographer ¦osh×xlhn¦Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin