Tokat

21.8K 596 131
                                    

Medya : Meyra Bulut

Bir yandan elimdeki kiaplarla
mücadele verirken diğer yandan da alt katı yukarıya bağlayan o uzun merdiveni tırmanmaya çalışıyordum.

Elimdeki başkalarına göre oldukça hafif ama bütün gün soru sormakla uğraşan ben için oldukça ağır kitaplar elimdeki varlığını yitirdiğinde düşüncelerimden sıyrılıp ilk bir kaç saniye boşalan elime bakıp durumu anlamaya çalıştım. 

Durumu anladığımda sinirle kalkan kaşlarımla beraber kafamı kitaplarımın yere düşmesine neden olan kişiye daha doğrusu kişilere çevirdim.

Kitaplarımı yere düşüren kişileri görmemle kendiliğinden inen kaşlarımı kararlılıkla tekrar kaldırdığımda onların hâlâ bana bakıp alaycı gülüşlerini sürdürdüklerini gördüm.

Karşımda okulun belalı grubu vardı ve ben ne yapmam gerektiğini tam olarak kestiremiyordum.

Karşılık versem bana ne yapacaklarını bilmiyorum fakat vermeyip susarsam da bütün okulun önünde rezil olacağımı ve en az bir hafta okulun dedikodu konusu olacağımı biliyordum.

En azından bildiğim şey üzerinden yola çıkarak hızla yürümeye başladım.

Belalı grubun en kötü üyesi olan ve en önde bana alaycı bakışlarını atan Berk e doğru yürümeye başladım.

Hâlâ ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Sadece kendimden emin ama bir o kadar da çekingen bir tavırla yürüyordum.

Berk ile aramızda bir adım kala durduğumda  aklıma gelen ilk şeyi uyguladım. Elimi hızla Berk'in sol yanağına geçirdiğimde yaptığım şeyin şokuyla elimi hızla çekip geri geri adımlamaya başladım. Bedenim sert bir şeye çarptığında irkilerek arkamı dönmemle korkuyla tekrar önüme dönmek zorunda kalmam bir oldu  çünkü arkamdaki sert beden Oktay' a -belalı grubun ikinci en belalı üyesi- aitti. Bir umut etrafa baktığımda etrafımdaki insanların bu olaydan memnun bir şekilde homurdanmalarına ve şırıtmalarına şahit oldum. Bakışlarımı etrafımıza toplanan  işsiz ve bir o kadar da umursamaz insanlardan çekip Berk 'e çevirdiğimde bir an içimdeki korku daha da arttı.  Berk 'in sinirden kahve çekirdeği rengindeki gözleri siyaha dönmüştü ve elini her an bir yere yumruk atacakmışcasına sıkıyordu.

Kollarımda hissettiğim kuvvetli ellerle çırpınmaya başladığımda Berk 'in de bana doğru hızla yaklaştığını   gördüm.

Oktay beni hızla Berk 'e doğru fırlattığında Berk de kolumu hızla kavrayıp beni çekiştirmeye başladı. Berk hızla başımızdaki kalabalığı yararak ilerlerken ben de arkasından sürüklenmemek  için  çabalıyordum.

Çabam başarıya ulaştığında bu sefer de Berk'in elinden kurtulmak için çabalamaya başladım fakat bu sefer başarılı olamadım.

Berk beni hızla karanlık bir odaya fırlattığında kalbime Berk'in beni buraya getirdiğinde bile oluşmayan bir korku dalgası oluştu vücudumda evet ben

KARANLIKTAN KORKUYORDUM

Ne yapmam gerektiğini bilmeden  ellerimi kafamın yanında birleştirdiğimde ışıklar bir anda açıldı. Neyseki bu korku dolu an kısa sürmüştü. Sevinmeli miyim? Hayır !!

Berk tarafından hızla duvara yapıştırıldığımda sırtımın acısıyla yüzümü buruşturdum. Berk in çenemi tüm gücüyle tutmasıyla yüzümü mümkünmüş gibi daha da buruşturdum.

Tamam yaptığım doğru değildi hatta hiç doğru değildi ama onun ya da onların yaptığı da hiç ama hiç doğru değildi ki

"Sen.... sen az önce ne yaptığını zannediyorsun ? "
İlk defa onunla konuşmuştum. Evet 3 senedir aynı sınıftaydık fakat ilk defa onunla konuşmuştum.

BELALIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin