"Bütün dünyayı değiştirmene gerek yok, sadece kendini değiştir ve tüm dünyayı değiştirmeye başlamış olacaksın. Çünkü sen dünyanın bir parçasısın. Tek bir insan bile değişse, bu değişim binlerce insana ulaşacak. Tamamen yeni bir insanlık türünün doğmasına sebep olacak bir devrim için tetikleyici olacaksın."
Osho
-Zamanları azalıyor
-Adımları dikkatli takip ettiysen yeteri kadar zaman hep vardır
-Hayır yoktur
-Neden yoktur?
-Onlar zamanı anlayamıyorlar
-Kendi zamanlarını farkediyorlar, bu onların gelişimi için yeterli
-Kararsız olduğumu neden düşünüyorsun? Yeterli değil miyim bu görev için?
-Harekete geçmekte kararsız olduğunu düşündün, ben de seni haklı buldum. Yeterlisin. Bu senin doğal yeteneğin. Sen her zaman doğru zamanı bulmaya çalışıyorsun, ben de senden öğreniyorum.
-Saygısızlık yapmak istemedim.
-Yapmadın, sorguladın. Bu doğru.
-Rehberim olarak, bu mekanizmanın bir parçası olmam konusunda çok yardım ediyorsun. Minnettarım.
-Yardım istedin, ben de yardım için görevlendirildim. Karşılıklı olarak öğreniyoruz, bu bir sonsuzluk dengesi... Öğretmen aynı zamanda öğrenci... Sadece sen yenisin, bu kadar hayat sonra bile halâ öğreniyorsun, benim gibi...Sadece ben daha önce geldim...
-Mavi
-Evet ama değişiyor
-Böyle güzel ve doğru görünüyor
-İşler böyle yürümüyor, değişmek zorunda
-Evet, kendisinin ve üzerinde yaşayanların olgunlaşması için
-Hazırsın
-Elbette
-O halde, ne olursa olsun; doğru ve dürüst ol... Çok büyük acı çektiklerinde bile...
...
"-California 6.5, Endonezya 6.5, Solomon Adaları 8.0 büyüklüğünde depremlerle sarsıldı...Solomon adalarında 7.5 büyüklüğünde artçı sarsıntı kaydedildi..."
"-Kolombiya'da halk panik içinde, ortalama sıcaklık gölgede 40 dereceyi aştı... Uzmanlar bunun beklenen bir durum olduğunu, mümkün olduğunca dışarı çıkılmaması gerektiğini, çıkılacaksa kesinlikle gölgede olunması gerektiğini söylüyorlar..."
"-Yangınlar yüzünden bütün bitki örtüsü yok olma tehlikesiyle karşı karşıya, hayvanlar daha kuzeye doğru gitmeye çalışıyor, böcekler bile... Açlık önemli bir sorun, içme suyu sıkıntımız var... Her türlü yardıma ihtiyacımız var!
Birleşmiş Milletler genel kurulu acil toplanıyor, ekvator kuşağındaki ülkeler için eylem planı üzerinde çalışmalar son hızla devam ediyor. Kitlesel göçler başlaması an meselesi, bir çözüm bulunması için dünyanın en önemli araştırmacıları, tıp ve bilim adamları ile devlet adamları İsviçre'nin Cenevre kentinde bir araya geliyorlar, alınacak kararlar merakla bekleniyor..."
"-Tōhoku depremi ile dünya'nın ekseninin 15 santim kaydığı, bunun sonucunda da 24 saatlik bir günün 1.8 mikrosaniye azaldığı jeofizik uzmanları tarafından belirtildi. 9.0 büyüklüğündeki Tōhoku depremi 6 dakika sürmüştü... Pasifik bölgesi 2000'li yılların başından itibaren tüm dünyayı tamamen etkileyen depremler yaratıyor...
-Televizyonun sesini kısar mısın lütfen?
-Uyuyorsun
-Hayır
-Hatta horluyorsun
-Ben horlamam
-Haydi yatalım artık, çok yorgunum
-Ben de öyle
-Serdar'ı anlatıyordun yarım kaldı
-Evet, önemli değil
-Ama merak ettim
-Çok duygusal bu aralar, toplantıda iyiydi, sağlam yaptı işini... Sosyal olarak ne kadar içe dönük, iş söz konusu olunca inanılmaz biri oluyor... Şaşırtıcı
-Ne güzel, sevindim
-Politik her şeyden nefret ediyor, hoş ben de nefret ediyorum biliyorsun
-Çünkü politika hızla dünyanın sonunu getiriyor
-Evet, bir de ilginç bir şekilde insanların zengin olmak, zenginin daha zengin olmak merakı var... Açgözlülük, hırs...
Tüm dünyada sosyal medya sonrası sınırlar kalktı, herkes elektronik bir altyapının içinde bir arada yaşıyor ve bu durumda ülke sınırları çok anlamsız... Bence dünyada değerli tutulan her şey değerini kaybediyor; din, dil, milliyetçilik, ırk, cinsiyet...
-Yerini ne alıyor peki?
-Uyumak üzere biri için cevapları uzun sorular bunlar
-Kaçma! Cevap ver, sonra uyu
-Pekala... Yerini kaynakların tükendiğini sadece hisseden ve yine bunu birlik olarak çözebileceğini hisseden bir dünya insanı fikri alıyor... Ortak beğenilerden oluşan instagram, YouTube, Facebook, Twitter, Snapchat fenomenleri, çevrecilerin kampanyaları, haberlerin en hızlısı bile oralarda, 10 yıl önce bilgiye bu kadar hızlı ulaşamıyorduk... Artık sıradan insan parlıyor, hayat ve zaman önem kazanıyor... Ortak bir ahlak anlayışı oluşuyor... Savaşa karşı herkes hayır diyebiliyor... Yeni kitlesel hareketler buralardan başlıyor... Tüm bunlar sınırları aşan şeyler...
-Güzel, artık uyuyabilirsin... Ben de kitabımdan bir sayfa daha okuyup uyuyabilirim sanırım
-Öp beni
Özlem
-Şımarık... dedi ve Erkan'ın dudağına öpücük kondurdu
-İyi geceler canım
-Tatlı rüyalar çok bilmiş
...
Doğru zaman diye düşündü...
Hazırlanmaları gerekiyor, bilgi alışverişi hızlandı... Değişim de hızlanacak, karışıklıklar da tabi... Bilgiye ihtiyaçları var
-Yardım et ama gerektiği kadar! Öğrenmelerini engelleme sakın, bu bizim işimiz değil...
-Biliyorum
-Gerekeni yap, dürüst ol. Ortamı kazan... Kontrol etmeye çalışma, yolu göster, gerçeği anlat... Şok etkisini biliyorsun...
-Evet evet...
-Varlıklar neye inanırlar?
-Kanıtlanmış ve tecrübe edilmiş doğruya...
-Dışını onlara benzet.İçini koru...
-Tamam ama yardım istemeyecekler.
-Evet, sana güvendiklerinde dinlemeye başlarlar, zor durumda kaldıklarında sana danışacaklar... Tam olarak sorumluluk sende olacak... Her şeyi terk etmeleri gerektiğinde çok acı çekecekler...
-Biliyorum, nasıl olduğunu biliyorum
-Ben de... O yüzden emin olmak istiyorum.
-Teşekkür ederim
-Asıl ben teşekkür ederim
-Zaman geldi
...
-Hayatım kapı çalıyor!
-Günaydın! Önce...
-Sabahın bu saatinde kim bu gelen?
-Nereden bileyim?
-Kapıya bakarsan öğreniriz
-Tamam tamam açtım dedi Erkan
Kapıyı açmak için elini kapının koluna götürdüğünde ürperdiğini hissetti, önce göz deliğinden baktı, sırtı dönüktü gelenin
-Kim bu adam ya? Diye fısıldadı
-Kim o! Diye seslendi Erkan
-Serdar! Dedi ses ve yüzünü döndü, Erkan kapıyı açtı hemen
-Serdar? Hayırdır kardeşim sabah bu saat?
-Kusura bakma rahatsız ettim, belki birlikte gideriz işe diye düşündüm
-Aaa iyi düşünmüşsün de keşke arasaydın, hay Allah! Girsene!
-Yok, daha fazla rahatsız etmeyeyim, özür dilerim, arabada beklerim seni
-Tamam, beş dakika sonra yanında olurum, ne ilginç adamsın ya
-Haydi indim ben dedi Serdar ve asansöre yöneldi
-Tamamdır dedi Erkan kapıyı kapatırken
Kapıya kadar nasıl gelebildi ki diye düşündü, güvenlik, dış kapı şifresi vs
Allah Allah dedi Erkan
Özlem yanına geldi
-Hayırdır?
-Serdar beni almaya gelmiş
-Neden?
-Bilmem, birlikte gideriz diye düşünmüş
-İlginç, bir kez daha gelmişti böyle... Geçen yıl mıydı? O zaman da sana tuhaf gelmişti, altında bir sürü şey aramıştın ama sonra sadece işe yalnız gitmek istemediğine karar vermiştin
-Biraz tedirgin gibiydi, terlemişti de
-Hava yapış yapış terlemesi normal
-O da doğru, her neyse bekletmeyeyim, seni de bırakalım mı?
-Hayır, belli ki seninle baş başa kalmak istiyor
-Kıskandın mı?
Özlem kahkahalarla güldü
-Kocamı Serdar'la paylaşabilirim, sakıncası yok
-Emin misin?
-Hadi hadi saçmalama, geç kalıyoruz
-Evet gerçekten, işi almışızdır umarım
-Aldınız bence
-Öyle mi dersin?
-Hep öyle oluyor, ne zaman endişelensen işi alıyorsunuz
Erkan ayakkabılarını giyerken durdu
-Haklısın, hep öyle oluyor değil mi?
-Öpücük
-Seviliyorsun
-Biliyorum dedi Özlem öpücüğü alırken
-Şımarık
-Yarın akşam annemlerdeyiz unutma
-Nasıl unutabilirim dedi Erkan asansörün çağır butonuna basarken
...
