GÖRÜNENİN ARDINDAKİ

431 15 2
                                    

"Ete kemiğe büründüm Yunus diye göründüm"
Yunus Emre

-Naber abi?
-İyi Serdar ne olsun? Hayırdır? Şaşırdım kapıda seni görünce
-Yalnız gitmek istemedim işe
-Bu aralar bir tuhaflık var sende, ne oluyor kardeşim?
-Yok bir şey Erkan yada var anlayamıyorum
-Bu arada nasıl bizim kapıya kadar çıkabildin?
-Gizli yeteneklerim var dedi Serdar sırıttı sonra bir anda Erkan'a döndü şaka yapıyorum ya gerilme hemen, biri çıkıyordu tesadüf ben de girdim içeri, niye tırstın abi sen?
-Bilmem, oluyor arada demek ki, geçen defa da sanki ajan gibi gelmiştin
-Aaa! Sen harbiden sorguluyorsun! Yuh! İyi yaa gelmem bir daha baksana alnın terlemiş
-Sıcaktan o be! İyice sardın... Baksana bir daha? Gözlerine ne oldu senin?
-Ne olmuş?! Diye panikle sordu Serdar
-Bilmem bir garip görünüyorlar, aynaya bakmıyor musun oğlum sen?
-Yine saç muhabbeti yapma Allasen, döküldüler anladık sırma saçlı Erkan
-Hayır oğlum dalga geçmiyorum, ela değil miydi senin gözler? Şimdi bildiğin kahverengi sanki
-Hadi ya! Harbi mi?
-Kafa buluyorum sanıyor halâ ya! Neyse yola bak sen, bana öyle geldi galiba
-Sen de bana sar abicim karşılıklı sabah maratonu yapalım
-Radyoyu açsana
-Kapadım, sürekli haber verip duruyorlar hepsi son dakika içim sıkıldı bariz
-Eyvallah da birbirimize sarmaktan iyidir
-Ölüm haberleri dinlemekten, komplo teorisyenlerinin paranoyasından bıktım Erkan, içim sıkılıyor. Evde yalnız başıma sürekli anormal haberleri artık normalmiş gibi dinlemekten yıldım. Sana geldim değişiklik olsun, kırayım biraz ruh halimi diye. Sen de radyo diye tutturdun
-Neyin var oğlum senin? Bak ciddiyim depresyon bu
-Biliyorum
-Ee? O zaman? Gitsene bir psikoloğa neyi bekliyorsun? Ağırlaşıp ambulansla gitmeyi mi?
-Hayır, dengemi sağlamaya çalışıyorum. Şimdiye kadar da bir şekilde içimde bir tutarlılık oluyordu
-Şimdi ne oldu?
-Boşluk
-Nasıl yani?
-Bildiğin... Boşluk... İçimde bir şeyler değişiyor, dışım da değişiyor anlayamıyorum
-Yok Serdar bu senin kendi başına çözebileceğin bir durum değil, hemen doktor buluyoruz sana en iyisinden. Üzülüyorum artık
-Üzülme belki de olması gereken oluyordur
O sırada yanlarından hızla birkaç tane ambulans geçti sirenlerle birlikte, dikkatlerini arkadan giden şoför koltuğunda elinde telefonla neredeyse haykıran bir kadın dikkatlerini çekti
-Ne oluyor yahu?! Diye sordu Erkan
-Bilmem sıklıkla yollarda böyle durumlar görüyorum, insanlar toptan delirdi bence dedi Serdar
-Evet ya! Dün işe gelirken ben de buna benzer durumda bir adam gördüm, insanların nesi var?
-Erkan biliyorsun bir hastalıktan bahsediliyor derken sözünü tam bitirdiğinde korkunç bir gürültü duydular
-Eyvah! Bir yeri patlattılar dedi Erkan endişeyle
Bu defa fena patladı kulaklarım çınlıyor
Neresi acaba?
İkisinin de yüzü dondu, puslu havayı en sıcak günün güneşi gibi aydınlatan bir ışık gözlerini kamaştırdı
-  Yavaşla diye haykırdı Erkan
Serdar arkadaşının talimatıyla emniyet şeridine geçip durdu
-   Işık azalmaya başladı dedi Serdar
-Kayboldu dedi Erkan
-Hayır görmüyor musun hala var
-Hayır yok diye tam bitiremedi Erkan eski savaş borularının sesine benzer şiddetli bir ses ve bir patlama daha duyuldu
-Yukarı bak dedi heyecanla Serdar, görüyor musun? Hayretle sordu tekrar bu ne abi bu ne?!!
-Ne o? Görmüyorum bir şey!
-Abi saçmalama! Bunu görmüyor olamazsın!
-Ne diyorsun oğlum ilerdeki duman dışında bir şey yok!
-Havaya bak!
-Ne var?! Derken cümlesini bitiremeden ağzı açık kaldı
İkisi de donakalmıştı... Üzerinde kimyasal atık yazan bir kamyon havada sanki asili duruyordu
-Nasıl? Diyebildi Serdar
-Yok artık
-Abi bu yere düşerse parçamızı bulamazlar kaçalım!
-Nereye kaçalım lan? Yoldayız
-Geriye doğru gidelim! Koş!
-İkisi de hızla arabadan çıkıp geldikleri yöne doğru koşmaya başladılar, bir yandan da bağırıyorlardı
-Kaçın!!! Canını seven kaçsın!
-Birader bıraksana telefonla oynamayı kaç!
İnsanlar arabalarından inmiş çoğu çekim yapmaya çalışıyordu
İki arkadaş haykırıyorlardı kaçın, kaçsanıza!!!
İlerideki ambulanslardan biri durmuştu, biri indi ambulanstan hasta götürdükleri arka bölümün kapılarını açtı, bir an soluklanmak için durduklarında arkalarına dönüp baktılar; ambulansın az ilerilerinde durmuş olduğunu farkettiler etrafı sis kaplamış, ışık kaybolmuştu.
-O ne? Diye sordu Erkan
-Bağlamışlar abi adamı
-Adam mı o? Neye benziyor oğlum bu?
-Abi insan ağzı o kadar açılmaz! O ne lan?!
-N'oluyo oğlum burda?!
-Gri bişey abi bak bak! Bize mi bakıyor bu?
-Seni gösteriyor
-Yok be
-İşaret ediyor seni!
Ambulans görevlisi hızla dönüp Serdar'a doğru koşmaya başladı
-Ne alaka lan diye bağıran Serdar'la birlikte hızla koşmaya başladılar
Tüm sesler ve karmaşa bir anda kesildi, Erkan bütün karmaşanın içinde ambulansın arkasındaki "şey"in ona seslendiğini duydu
-Erkan arkadaşın için endişelenme, her şey yolunda
-Kimsin sen? Nasıl duyabiliyorum seni uzaktasın
-Başka bir yöntemle konuşuyoruz, konuşmak için her zaman ses gerekli değil
-Ben sadece onu biliyorum
-Ama şu an konuşuyoruz değil mi
-Görünüşün korkutucu
-Biliyorum, senin için farklıyım ama evrendeki her insan aynı şekildedir, ayaklar bacaklar aşağıda, kollar omuzlarla iki yanda ve baş en yukarıda... İdeal form budur. Detaylar değişebilir, dünyada da farklı ırklar var
-Ama daha önce senin gibi bir şey görmemiştim
-Biliyorum, ben şey değilim, ben de sizin burada genel isim verdiğiniz gibi insanım
-Neden benimle konuşuyorsun?
-Çünkü sen sorguluyorsun ve cevap arıyorsun, içinde iyilik var
-Şu an korktuğumu biliyorsun
-   Korkma! Yakında tanışacağız. Arkadaşın iyi, sadece değişiyor, hepiniz kendi özelliklerine göre değişecek. Dışınız birbirine benzer değişecek ama içiniz siz isterseniz değişecek. Dünya değişiyor, biliyorsun. Kötü aslında kötü değildir. Artık uyanmalısın.
-Uyan!!! Uyan!!! Abi geldik uyansana!
-N'oluyo ya diye gerindi Erkan
-Abi geldik, muhabbetine doyum olmadı. Radyo dedin sızdın, yuh!
-Oha! Oğlum bir rüya gördüm fena tırstım şu an, o kadar gerçekçiydi ki! Ben rüya görmem, Allah Allah
-Neyse anlatırsın, bu arada müdür aradı; şap yap diye elini kaldırdı Serdar
-Hadi, gerçekten mi?!
-Aynen! İşi aldık birader!
-Süper be!
...

GEZGİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin