Selam.Bölüm şarkısını beğeniyorum umarım sizde beğenirsiniz,bölüm adı yine efsane ehheeh neyse hadi bölüme geçelim ;)
Sude İkleri kolundan çekerek tekrarda sandayesine oturttu,
"Tamam beraber gider öğreniriz olanı biteni ama önce kahvaltını bitir şampiyon."Sude sözünü bitirdikten sonra kendine bir bardak çay daha doldurdu.İlker ise tıkınmaya devam ederken az önce sarfettiği kelimeleri tekrardan düşünmeye başladı ve içlerindeki bir cümle düşünce mekanizmasına kazındı
"Artık evlenmemiz gerek."
Bunu çok zamandır planlıyordu ama bu düşüncesini hiç Sudeyle paylaşmamıştı.Bunun için erken olduğunu söyler ve onu reddeder diye de korkuyordu söylemeye.Ama gel gör ki kızgınlıkla ağzından kaçırmıştı bu kutlu dileği.Sudenin onu duymadığını düşünmek istedi, eğer duysaydı hemen çemkirirdi diye içinden geçirdi, kendini sakinleştirmeye çalıştı. Yada Sude bu evlilik kelimesini ciddiye almamıştı eğer öyleyse bu daha kötüydü.
İlker böyle düşüncelere dalmışken,Sudede aynı cümlenin etkisindeydi.Acaba evlenseler ne olurdu?
İlkerden iyi koca olurmuydu,veya iyi bir baba?
İlkerden fiziksel olarak iyi bir direk olurdu bu barizdi ama manevi anlamda bir ev yönetebilecek kapasiteye,olgunluğa erişmişmiydi
orasını bilemiyordu.Sude durup bir kaç dakika hayallere daldı.Evlendiklerini hayal etti önce, sabah uyandığında yanında yatan koca adamın geniş sırtını gördü bir an, hayallerinde soğuk kış gecelerini ısıtan sobamsı vücuduna sarıldı arkadan .Isındı.Sonra uyandırma kavgalarını hayal etti,Sudenin ağır uykusundan şikayet eden İlkerin Sudeyi uyandırmak için geliştirdiği harika(!) fikirler Sudeyi yavaş yavaş sinirlendirecekti.Ve büyük kavgalar olacaktı yine.Sude bunu göze alarak İlkerle evlenmenin tehlikeli olduğunu düşündü,aslında herşeyden çok sevdiği adamla aynı evde yaşamak ömür boyu bir hayatı paylaşmak isterdi ama İlkerin onun kaprislerinden sıkılacağından,şimdi ona tölerans göstersede bu töleransını zaman geçtikçe yitirip ondan nefret etmesinden korkuyordu.Bu yüzden kendini değiştirmesi gerekiyordu,bu fevri hallerinden,birden parlamalarından vaz geçmeliydi artık.Eğer tamamen değiştiğini düşünürse İlkere o evlilik teklifi edecekti.Sude her anlamda değişik bir kız olduğu için bu durum hiç garipsenmez hatta hoşlutlukla karşılanırdı.
Sudenin kendi içindeki planı böyleydi ama herşey herzaman istenildiği gibi gitmeyebilir...İlker kahvaltısından kafasını kaldırdığında Sude ile göz göze geldi,sevdiceğinin onu süzdüğünü daha yeni fark etmişti.Göz kırptı,Sudede dudaklarını büzerek bir öpücük yolladı erkek olana.Kıkırdadılar.Kahvalatılarını bitirdiler güç de olsa.Beraber yediklerini kaldırdıktan sonra ellerine birer kahve alıp L tipi koltuğa yayıldılar ve Nurşahın öğle tatili saatini beklemeye koyuldular.
İlker yakın arkadaşına evi ilk aldığında hediye olarak bir dvd seti ve bir kutu dolusu film kasedi hediye etmişti.Onu hatırladı ve televizyon sehpasının en üst çekmecesindeki filmlerden "Dirty Dance" adlı eski yapım filmi dvd ye koydu, birlikte izlediler.Saat öğle vaktini gösterdiğinde,Nurşah tamamen bitmiş vaziyetteydi.Birkaç saatlik uyku ile 2 saat boyunca bir politika programı sunmuş ve yönetmişti.Gerçekten bitkin vaziyetteydi bir an önce birşeyler yiyip enerji deposunu doldurması gerekti çünkü tatil sonrası gün ortası haberlerini sunması gerekecekti.Normalde o sadece spor haberleri sunardı ama gün ortası haberlerini sunan kız arkadaşı yeni doğum yapmıştı ve yerine henüz yeni spiker bulunanamıştı.Bu Nurşahın kendisini geliştirmesi ve de yeteneklerini göstermesi için güzel bir imkandı bu nedenle elinden geldiğinin en iyisini yapmaya gayret edecekti.Stüdyodan çıktı saçlarını arkadan sıkı olmayacak bir biçimde topladı.Hızlı adımlarla çıkış kapısına gitti ve döner kapıdan çıktı.Hemen binanın karşısındaki Subway'i gözüne kestirdi,acayip acıktığının farkına vardı miğdesinde çalan davullardan.Hedefine kilitlendi âdeta,sağında ona doğru yaklaşarak adını çağıran ve yetmezmiş gibi birde kemiksizmişcesine el sallayan İlkeri görmedi.Şuan tüm düşündüğü büyük bir sandviçti.Topukluların izin verdiğince hızlı hareket ederek merdivenleri indi. Arkasından Sude yetişti.Kolunu tuttu ve kendisine çevirdi.Nurşah Sudeyi gördüğüne çokta şaşırmadı,beklediği bir durumdu bu sabahki belirsizlik üzerine dayanamayıp peşinden gelmiş olması gerekiyordu ama olmamıştı kafasını soluna çevirdiğinde karşılaştığı kişiyle bunun neden geciktiğini anladı hemen.Nurşah Sudeye baktı baktı sonra,
"Çok açım hadi gidip birşeyler yiyelim dedi."
Onlarıda yanında sürükleyerek sandviççiye girdi.
Siparişiyle birlikte yanındakilerede kahve aldı.Masaya oturduğunda meraklı gözler eşliğinde yemeğinden ısırık aldı.Şuan çölde vaha bulmuş bedevi gibi sevinmişti.Isırıkları çoğalttıkça Sude tepki vermeden arkaşının ağzındaki lokmaların bitmesini bekliyordu.Sonunda nefes almak için duraksadı ve Sude fırsattan istifade konuşma başlattı,
"Evet karnınızı doyurmanız bittiyse sabahki sorumun cevabını alamazmıyım?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asansör;Aşk Hattı
Teen Fiction#Genelkurgu 200🎉 #komedi 14🎉 Bu kitap,iki yakın dostun uzun zaman sonra ilk buluştukları yerde karşılaktıkları olayları ve bunun sonrasında da peşlerini bırakmayan musibet ve komiklikleri anlatmaktadır . Aynı zamanda iki gözde çift barındırmaktadı...