ALWAYS REZİLLİK

63 8 5
                                    

Ohaaaaa inanmıyorum! Bu kadar olamaz diyeceğim ama biz çatlaklardan her şey beklenir. Evet şimdi size Zehra'nın rezilliğinden bahsedeceğim.(MC ÇATLAKLAR watsapp grubu)

Zehra

İşte böyle biz çatlaklar yine iş başında

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İşte böyle biz çatlaklar yine iş başında. Bu arada Zehra ile dalga geçiyoruz ama benimki daha bir farklı rezillik. Şimdi çok hasta olan ben hastaneye gittim babamla birlikte. Acil servisin kapısındayım ve bir çocuk gördüm sedyede başını önüne eğmiş kolunda da serum vardı ve oturuyordu. Çocuğun saçları  Chris enişteciğime benzediği için ben vefalı bir arkadaş olarak çocuğun yüzüne bakıcak ve yüzü de benziyorsa numarasını alıp Elif ile tanıştıracaktım.Niye olmasın ki Burak'ın numarasını öldürücü bakışlarımla alabilmiştim. Babam hastanedeki  polis meslektaşlarının yanına gittiğinde ben ise bağcığımı bağlama numarasına gizlice çocuğa bakmaya çalışıyordum ve tam o anda camış gibi baktığım için çocuk anlayarak suratıma baktı ve bunu fark eden ben yüzümü elimle kapatarak 360 derece döndükten sonra oradan uzaklaştım. Gizlice bakıyordum ama yaa. Neyse benim bu hareketim artık biz çatlakların milli hareketiydi. Hep rezillik hep rezillik ha bir de çocuk eniştemize benzese iyi ,yüzü benzemiyordu. Sonra ben muayene olacakken çocuk sanırım gözlem odasına gidiyordu ve yanımdan geçerken bana çok kötü güldü(seni numaracı seni hani hastaydın) ve ben bu sefer babamın omzuna yüzümü kapatarak babiş falan diyordum. Neyse bunları geçelim en son size anlattığım Sadiye Öğrenciöldüren adlı öğretmenin yazılısından 82 aldım ve sınıfımızdaki en yüksek not 88. Onu da Zehra aldı. Sadiye vurdu ve gol olduuuu. Hayır niye bu kadar uğraşıyorsunuz ki sanki en kazık sınavı hazırlayan öğretmene madalya takıyorlar. Az akıllı olun o kadar beddua yiyorsunuz. Sonra da diyor ki ben bu aralar çok sık hasta oluyorum çocuklar falan filan. Olursun tabii. O kadar bedduaya ayakta kaldığına şükret. Bak yine asfalyalarım attı. İçinizden bazılarının asfalya ne demek diye sorduklarını duyar gibiyim. İzmircede sigorta anlamına gelir yani çok sinirlendim anlamında kullanılır.Bugün çok sıkıldım. Okula da gitmiyorum. Bütün gün boyunca yatağımdan çıkmadım daha doğrusu sadece yaşamsal faaliyetlerimi tamamlamak için yataktan çıkıyordum ve ben hayata sanatsal bir şekilde küfrederken telefonum çaldı arayan kişiye baktığımda ise herbolog arıyordu.( her bo*u bilen) Bu kişi Ömer. Kendisi ana sınıfından beri arkadaşım. 8. sınıfa kadar aynı okulda hatta aynı sınıftaydık. 

-Alo Kumsal hemen hazırlan sinemaya gidiyoruz.

-Ne oldu herbolog Ömer?

-Sarp'ın veletler günü var ve bu yüzden de etrafımda bir sürü velet var.

-Tamam ya zaten ben de çok sıkıldım.

-İyi ben seni almaya geliyorum.

-Tamam görüşürüz herbolog.

Bu konuşmayı yaptıktan beş dakika sonra Ömer gelmiş ve ısrarla zile basıyordu. Kapıyı açtım ve çemkirmeye başladı.

-Ya kızım hazırlan dedik sana.

-Tamam ya .

- Çabuk git hazırlan. Garfiel gibi bakıyorsun yüzüme hadi . Ne oldu kızım sana bugün ya ölmüşsün de gömmeyi unutmuşlar sanki.

-Bilmiyorum.

-Neyse hadi git hazırlan.

-Tamam.

Hazırlandım ve sinemaya gittik.

Burak'tan

Son zamanlarda içimde tuhaf şeyler var. Gayet sıradan bir hayatım vardı. Geceleri çıktığımız mekanda yada cafelerde canlı müzik yapardık kardeşim dediğim üç sığırla. Ama o gün markette karşılaştığım o çatlak kız her şeyi değiştirdi. Son zamanlarda Kumsal hayatıma bodozlama girdi. Tabii ilk zamanlarda çok şaşırdım çünkü çok iyi tanımadığım bir kızla sürekli görüşüyorduk. Hatta neden yaptığıma bile anlam veremediğim bir şekilde Kumsal'ı yılbaşı gecesine partnerim olarak davet etmiştim. Sonra onun sayesinde sakatlandım ama yine anlamsız bir şekilde ona kızamadım. Eğer bunu bir başkası yapmış olsaydı sonuçları çok kötü olurdu ama Kumsal yapınca ... Birkaç ay öncesine kadar birini seveceğimi bırakın sevmek bir kıza değer vereceğimi bile düşünmüyordum ta ki Kumsal hayatıma freni patlayan bir kamyon gibi bodozlama girene kadar. Bunu kendime bile itiraf etmekte zorlanıyordum ama artık kabullendim ben Kumsal çatlağını seviyorum. Hiç böyle şeyler hissetmedim ve bu hissettiğim şeyin aşk olduğunu bile tam olarak bilmiyordum ama onu gördüğüm her an kalbimi denedim ve her seferinde kalbim bana boşuna deneme işte seviyorsun diye bağırıyordu ve ben de artık bunun sevgi olduğunu kabullendim. İlk zamanlarda söylemeye bile utansam da artık utanmıyorum çünkü bu benim kalbimde yaşadığım en temiz ve saf duygulardan bir tanesi. Ona hiç bir zarar gelmesini istemiyorum, hep yanımda olsun istiyorum. Hatta alışverişe onunla ikinci kez çıkmamın, onu kölem ilan etmemin, onu evine bıraktığım gece ona sarkıntılık eden çocuğu dövmemin ve yılbaşı gecesine onu davet etmemin sebebi de buydu ama salak ben bunların hepsini ilk defa bir kızla bu kadar yakın olmama bağladım. Bunu bizim çocuklara da anlattım ve ilk tepkileri aşık olmuşsun lan sen diye bağırmak oldu. Baştan beri Kumsal'a yenge demeleri de bu yüzden. Ben bad boy değilim ben dümdüz sıradan, normal liseli bir gencim. Hiç bu duyuları yaşamayan; etrafında en yakın kız olarak annesi, küçük kız kardeşi ve Alp (bazen kız gibi takit yapar) olan birisiyim ve şimdi yanımda ilk aşık olduğum kız var. Bunu Kumsal'a daha söylemeyeceğim çünkü biraz daha zamanı var ama söyleyeceğim günü iple çekiyorum. Çıkıcam karşısına diyeceğim ki sana aşığım küçük saplakkkkkk !

BU BÖLÜM DE BU KADARDI. OYLARINIZI BEKLEYEN TATLI AŞIK BURAK VAR ONA GÖRE:)

BİSCOLATAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin