Aşkta macera ve eğlenceyi bir arada arayanlara özel...
Ben Gizem Çepni. Kaosu karakteri olarak benimsemiş aksiyon sevdasını şırıngalarla, ajanlık dürtülerini ise hemşire takip dosyalarında bastıramamış bir hemşireydim.
Di'li geçmiş zaman ekini kull...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kıyısından köşesinden de olsa aşkta kazanan biricik hemşirenin işte de kazandığını söylesem inanır mısınız? Ben hala inanamıyorum da. Az önce beni yanına çağıran sorumlumuz Ayşegül hanım işten ayrılan Burcu hanımın yerine benim hastanenin İş Yeri Hemşiresi olarak seçildiğimi bildirdi.
Aldığım bu müjdeli haberle hastane bana dar gelirken koşa koşa idari kattaki odama çıktım. Nihayet çilem sona ermiş içimdeki cevher farkedilmişti.Bir de devlet hastanesine atansaydım tam olacaktı. Ama olsundu buna da şükürdü.
Manifestlere devam aşkolar.
Acil servisteki bütün arkadaşlarım sırayla ziyaretime gelirken kıskançlıklarını hiç gizleme gereği duymadan laf sokuşturup duruyorlar. İnsanlar ne kadar kötü kalpli olmuş!
Onların bu tavırlarına karşı bende sessiz kalmıyorum tabii.!Merak etme Seda Sayan çıkışı yapıp "herkes gönlünün ekmeğini yer" demiyorum ama her şeyin çabaya bağlı olduğunu söyleyip bir güzel bozuyorum hepsini.
Bir yandan da şevkle kendime program hazırlıyorum.Önce hastaneye aylık olarak gelen aşıların listesini bakıp aylık olarak hazırlanan aşı takvimine göre bu ay hepatit b aşısının yapılacağını görüyorum.
Hemen hastane personeline bilgilendirme kağıdı yazıp tebliğ yapmak üzere odamdan çıkıyorum hoplaya zıplaya. Bu kadar enerjik olmamda almış olduğum terfinin etkisi oldukça büyük anlaşılacağı üzre.
Her katın bankosuna tebliğleri bırakıyorum bu esnada telefonum çalıyor.Arayanın Tuğrul olduğunu görünce yüzümde bir gülümseme oluşuyor belli belirsiz.Aramayı yanıtlarken asansörlere doğru yürüyorum.
-"Efendim? "
-"Atilla'yla hastanedeyiz uygun musun?" diye sorduğunda düşünceli tavrı hoşuma gidiyor.
"Uygunum.Kafeteryaya geçin geliyorum bende."
-"Tamamdır görüşürüz" diye kapattığında hayretler içinde bakıyorum telefona. Yetişkin bir Tuğrul'un 'baskın basanındır' diyerek çoktan yanıma gelmiş olması gerekirdi.Ya da nerede olduğumu sorgulaması.Gerçekten dediği gibi değişmeye mi başlıyor ? Neyse yine de biz çok umutlanmayalım sonra sonuç hüsran olmasın.
