Merhaba Afifeler!
İyi okumalar...
Çalan müzik eşliğinde hazırlanırken bir yandan şarkının ritmine ayak uyduruyorum keyifle. Hoşlar buldum kız Afife! Bugün pek bir enerjiğim söyleme sayip. 'Sonunda! ' dediğini işitir gibiyim.Ne diyeyim haklısın. Beni tanıdığın günden beri 'dert babası' oldun malum.Bu kadar 'acı, elem ve keder' naif bünyene ziyadesiyle dokundu elbet. Bugün bu halimin kıymetini bil öyleyse. Seni hep böyle karşılayamam çünkü.Eh, yaşadıklarım malum.Kanal 7' deki can sıkıntısından izlenen asla kurgusu anlaşılamayan diziler gibi.
Neyse esas konumuza dönüş yapacak olursak bugün büyük gün! Zira yeğenim junior Çepni'nin cinsiyetini öğreneceğiz! Oldukça heyecanlıyım anlaşıldığı üzre.
"Gizem gittik biz!"
Sabahtan beri aynı blöfü yapan abime gözlerimi devirip makyajımı yapmaya devam ediyorum. 'Git sonuna kadar yok artık bir duyan umursayan! ' diye Simge Sagın gibi serzenişte bulunmama az kaldı!Üzerimdeki bıkkınlık ve bezginliği var sen düşün!
Bu esnada odaya 'pat' diye dalan abim 'seni beni bizi' hayretlere düşürüyor! 'Ayı'lıkta sınır tanımıyor adeta! Hiç mi adab-ı muaşeret bilmiyorsun Fatih Çepni? !
"Kapı diye bir şey var biliyor musun abi? Hani müsait olup olmadığımızı belirtmemiz açısından! "
"Sen önce üstünü giyinir sonra saatlerce ayna karşısında kendini güzelleştirmeye çalışırsın maymun! Kapıyı çalmama gerek yok."
Arkasını dönüp gitmek üzere olan abime ağzım açık bakakalırken hışımla elime geçirdiğim yastığı abimin kafasına fırlatıyorum.Tam isabet!
"Öküz müsün acaba?" diye çığırıyorum ardından.Bana maymun dedi işittiniz mi? ! Bu kulaklar daha neler duysun daha neler işitsin sorarım sana?!
Abim ağır çekimde bana dönerken ne yaptığımı yeni yeni idrak ediyorum.Afyonum patlamadıysa demek!
Abim yere düşen yastığı büyük bir sükunet içinde alıp kafama bastırdığında avaz avaz bağırmaya başlıyorum.Kafama bastırdığı yastıktan ve üzerime çullanan bedeninden kurtulmak için mücadele ederken abim "senin bu ara dilin fazla uzadı Gizmo" diyerek beni etkisiz hale getirmeye çalışıyor tüm gaddarlığıyla.
"Ayy sizi Allah ıslah etsin evladım siz ne zaman büyüyeceksiniz?" diye isyan eden annemin sesiyle birbirimizden apar topar ayrılırken annem; abime bıçak çektiğimde,abim benim saçımdan tutup yerlerde sürüklediğinde,abimle birbirimizi boğazlamaya çalıştığımızda diye uzayıp giden kavga anlarımızda ki yüz ifadesiyle bize bakıyor.Neyse ki artık daha soğukkanlı.
Nefeslerimizi düzene sokmaya çalışırken annemin yanındaki kişiyi fark etmemizle şok oluyoruz!
Zira Tuğrul kapı ağzında durmuş yüzündeki yamuk gülüşle bizi izliyor.'Benim adım Rezillik' diye mırıldanıyorum Sibel Can'ın şarkısını kendime göre revize ederek.
En az benim kadar nefes nefese kalan abim de "geleceğinden haberim yoktu" diyor arkadaşına.O da benim gibi şaşkın anlaşılan.
Ah, iki haftadır Tuğrul ile ulvi bir görev için sürekli görüştüğümüzü bilse daha çok şaşırır.Fakat böyle şaşırdığıyla kalmaz ikimizi doğduğumuz güne pişman eder.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk-ı Hovarda #wattys2019
HumorAşkta macera ve eğlenceyi bir arada arayanlara özel... Ben Gizem Çepni. Kaosu karakteri olarak benimsemiş aksiyon sevdasını şırıngalarla, ajanlık dürtülerini ise hemşire takip dosyalarında bastıramamış bir hemşireydim. Di'li geçmiş zaman ekini kull...