Tony her gün olduğu gibi sert ve kararlı adımlarla mutfağa ilerledi. Peter daha inmemişti, sorumsuz çocuk. Kahvaltısını ettikten sonra istemsizce Peter'ın aşağıya inmesini bekledi.
"Jarvis, Peter erken mi ayrıldı?"
"Hayır efendim, odasından çıkmadı."
"Sana bir şey söyledimi?"
"Hayır efendim."
Tony homurdanarak yukarıya çıktı. Bu çocuk ona yükten başka bir şey değildi, kesinlikle değildi.
Kapıyı tıklamayı bile lüzum görmeden içeriye daldığında yatakta gözleri yarı açık uzayan çocuğa baktı.
"Gerekli bir sebebin var mı?" Dedi ona yaklaşmazken.
"B-ben.. Kalkmayı denedim ama başaramadım.. Çok üzgünüm--"
"Haber verebilirdin."
"Seni meşgul etmek istememiştim--"
"Peki şu an ne yapıyorsun?"
Peter kısık bir sesle özür dileyince Tony göz devirip odadan çıktı.
"Jarvis, Peter'ın okuluna haber verirsin."
"Peki efendim."
Akşam olup eve döndüğünde her zamanki gibi Dummy'nin hazırladığı masaya oturdu. Ama diğer günlerin aksine Peter yemekte yoktu. Tony yanına hiç uğramasada yatmadan önce Jarvis'e sordu.
"Odasından hiç çıkmadımı."
"Hayır efendim."
İç çekip Peter'ın odasına girdi. Peter tepki vermeyince bu sefer yaklaşıp elini alnına yerleştirdi. Hissettiği sıcaklık ona yetmişti.
"Jarvis, Bayan Romanoff'a onun fazla ateşi olduğunu söyle. Ayrıca Butterfingers dereceyi getirsin, Dummy yapması gerekeni biliyor."
"Peki, efendim."
Peter hafifçe doğrulmaya çalıştı.
"G-gerek yok.. Ben--"
"Kes sesini, zatüreden ölmek mi istiyorsun?"
Peter onun bu telaşına şaşırırken yüzündeki memnun ifadeyle geri yattı. Hastalığındsn faydalanıyor gibi gözükmek istemezdi ama, Tony'nin onunla -zorla da olsa- ilgilenmesi onun her zaman hoşuna gitmiştir.
Bir kaç dakika sonra Bayan Romanoff soluk soluğa odasındaydı. Bir yandan Tony'e söverken bir yandan da Peter'ı muayene ediyordu. Peter'a söylene söylene ılık duş aldırma şeyi de ona düşmüştü. Üzerini giydirip tekrar yatırmak yine onun göreviydi. Neden Tony Stark'la tanışmıştı ki zaten hu kadın!
"Ateşi düştü. Açık olmak gerekirse aniden beliren bu yüksek ateş ve halsizliğin sebebini bilmiyorum. Soğuk algınlığı olabilir, ama emin değilim."
"Nasıl? Sen doktor değilmisin Tasha? Adını kirletmemi--"
"Tony! Saatten haberin var mı senin? Vazifem olmayan şeyleri bile bana yaptırıp adımı kirletmekten nasıl bahsedersin!"
"Ah, sevgilinden seni bu saatte ayırdığım için üzgünüm. Ama çocuk ölüyordu!"
"Oğlun Tony, senin oğlun. Bir başkasının değil."
Tony'nin -söylediğimiz gibi- kesinlikle arkadaşı yoktu. Zaten Romanoff ve Barton onun arkadaşı değillerdi.
"Bu yüzden Tasha, senin karışmaya hakkın olduğunu sanmıyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i'll be good | peterparker + tonystark
Fanfiction"Kanserin en kötü yanı sana yaptıkları değil, sevdiğin insanlara yaşattıkları." demişti Wade Wilson bir keresinde.