10.Bölüm

3.8K 149 5
                                    

Aşığım Sana 10.Bölüm

Bana anlatacağını söyledi. Hemde sinirli bir şekilde. Yani beni bulması o saçma aşk duygusundan daha değişik birşey olsa gerek.

İstanbul çıkışına doğru gittiğimi fark ettiğimde bakışlarımı hızla Kerem'e çevirdim. "Merak etme seni kaçıracak, elini kolunu bağlayıp işkence edecek ardına tecavüz edip boğazını kesip o hiç bir halta yaramayan uçurumlardan birine atıp gidecek değilim." Dediğinde gözlerim yuvalarından çıkacaktı.

"Sadece boynunu kesip atmak yerine ömür boyu sex kölem olabililirsin." Dediğinde yüzünde iğrenç bir sırıtış vardı.

"Kerem." Dedim sinirle.

"Tamam, Ahsen. Şehir gürültüsünden uzaklaştım sadece." Deyip arabayı kenara çekti ve bana döndü.

"Hadi anlat da gidelim. Daha işimiz var." Dedim sakin durmaya çalışarak.

Ne konuşuyor ne de benden gözünü ayırıyordu.

Elimi gözünün önünde sallarken birden elimi tutup indirdi ve yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Ne oluyoruz?

"Senin gülümsemene aşık olmuştum." Dedi önce.

Ben romatizm den nefret ederim bu yüzden Victor Hugo'dan Goethe'den ve romantizim akımından bile nefret etmişliğim vardır.

"Sadede gel Kerem." Dediğimde hala yüzüme bakıyordu.

"Bu ilişkide odun ben değil sensin Ahsen." Dedi gülümseyerek. Çok güzel gülümsüyor (!) Kendine gel Ahsen!

"Hadi anlat Kerem."

"Tamam anlatayım. Seni ilk okul bahçesinden arkadaşının arabasına binerken gördük."

Gördük! "Gördük mü? Kimle?" dedim.

"Mehmet'le... Kırmızı ışıkta durduk sonra birden Mehmet 'Kerem şu kıza bak.' Dedi baktım sen gülerek arabaya bindin. O an dedim 'Ben bunun peşini bırakmam.' İkincisi Bardaydı. Sabahları takılmak için gittiğimiz Off Bar. Biliyorsun." Dediği an tank etti.

Geçen ay Burcu sağolsun zorla götürmüştü. Asla onu dinlememem gerekti!

"Evet. Devam et." Dedim.

"Tam karşımda seni gördüğüm de elim ayağım birbirine dolaşmıştı. Ben o haldeyken benim baktığım yere bakıp Mehmet gördü seni. Sonra yanımda ki diğerleri. Aralarında konuşmalar başladı. İşte kısaca bence senin duymak istemeyeceğin türden konuşmalar. Yani işin sonunda sen ve kıyafetlerin ayrı oluyordu." Dediğinde öksürmeye başladım.

"İnanmıyorum." Diye mırıldandım.

"İşte geldik sona. Ben ordan direk kalkıp 'O kıza karşı hayallerinizi hemen aklınızdan silin. O kız benimdir hemde karım olarak.' Dedim ve bitti." Dedi. Şimdi ne desem bilemedim.

"Ya Kerem sen şimdi bana bunu anlattın." Dedim duyduklarımın şokuyla.

"Evet." Dedi.

"Şimdi o arkadaşların varya senin. İşte onların içinde Enes Aslan'da varmıydı?" diye sorup gözlerimi kırpıştırarak Kerem'e baktım.

Direksiyona inen yumrukla koltuğa sindim. Tamam, bu kez Kerem'e hak veriyorum çok manyak bir soruydu.

"Enes Aslan kadar başına taş düşsün."

"Yok ya ne taşı direk Enes Aslan düşse!"

"Ahsen." Diye kükrediğinde yeniden yerime pustum. "Tamam Kerem hadi şu nişan yüzüklerine bakmaya gidelim."

Aşığım SanaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin