Eren herşeyi öğrenmiş,Derin herşeyi biliyormuş,ben bıçaklandım, annemlere ne oldu bilmiyorum...
Yoruldum Artık.
-Bugün gidiyoruz.Sıradaki yer Karabayır.Muhtemelen orda 3 ay kadar kalacağız.
-3 ay?İstersen 1 yıl kalalım?
"Keyfimizden kalmayacağız Melek!" dedi Semih.Aylin bir şey olmuş gibi bize bakıyordu.Ağladı ağlayacak gibi!
-Aylin?
-Derin'in annesi aradı.
-Ne!?
-Cesedi oraya götürmüşler!Derin ölmüş!Kadın o kadar acı konuştu ki... Geri dönmeliyiz Su.Derin'in bize ihtiyacı var.
-B-ben gelemem.Ben Derin'i gömemem!Annesine ne derim?
"Bence bizde gitmeyelim.Polis bize sormayacakmı?Ne diyeceğiz?Yani gidelim,ama uzaktan izleyelim." dedi Mert.
-Bütün suçu ben üstlenirim.
Ters ters baktılar bana.
"Vazgeçtim.Abimi ve annemi bulmak istemiyorum.İlla birkaç kişinin ölmesimi gerek yolculuğun bitmesi için?Siz de üzüldünüz.Baksanıza ellerinizin yarası hâyla geçmemiş.Bu iş burada bitsin!" dedim.
"Sen şakamısın?Derin neden öldü?Senin kararsızlığın yüzünden mi?Bu kararın için çok geç kalmadınmı Su!?" dedi Mert."O da bizi düşünüyor Mert!"dedi Aytaç."İsterseniz siz gidin.Biz Su ile devam edelim.Hem Derinde boşuna ölmemiş olur!"diye ekledi.Mert alınmıştı.
"Hiç sırası değil ama,bizim size bişey söylememiz gerek." dedi Melek Mert'e bakarak."Mert'in ailesi Mert evlensin diye zorluyordu.Biliyorsunuz.Bizde Mert kurtulusun diye evleneceğiz.Yani anlaşmalı evlilik."diye ekledi.
Daha Liseliyiz!
-Ama daha çok erken!Yaşınız?
"Biliyoruz kardeşim.Ama mecburen.Zaten üniversite bitince evlenecektik.Erken olacak biraz." dedi Mert Aytaç'a.
Neler oluyor Allahım!