YAŞANMAMIŞ KALSIN FİNAL 2 . KISIM

769 59 27
                                    

İki şaşkın aşık ne yapacağını şaşırmış şekilde karşısında ki kadına bakıyorlardı. İlk toparlanan yağız oldu.

"Fazilet hanım biz şey aslında" diye kekelemeye başladığında faziletin diliyle karşılaşması bir oldu .

Sert bir dil ile yanlarına gelip

" Bana bak yağız efendi sen kimsin de benim kızımı bir haftadır ağlatıyorsun.

Yağız afallamış bir sekilde karşısında ki kadına bakıyor bir şeyler söylemek icin çabalıyordu . Tabi faziletin karşısında bu pekte kolay değildi.

Fazilet deminkine göre biraz daha sakin konuşmaya basladı.

" seviyor musun sen benim bu kara kızı" dediginde yağızın yüzünde bir tebessüm oluştu .

" Hem de çok , o benim bu dünyada ki tek gerçeğim " dediğinde fazilet bilmişlik bir edayla yağıza bakıyor hazan ise sevdiği adamin gözlerinde kayboluyordu.

" Madem tek gerçeğin o zaman bir haftadır niye ağlıyor benim kızım" dediğinde hazan tam anne diyecekken sözünü kesti ve sen sus hazan dedi . Hazan ise yüzünü sisirip sıkılmış sekilde annesini dinlemeye devam etti. Yağız da dikkatli şekilde
fazilet hanımı dinlemeye devam ediyor bir yandan da korkuyordu.

"Madem seviyorsun acında da , acısında da yanında olacaksın olacaksın ki adı sevda , aşk olabilsin. Unutma yağız efendi seviyorum demek ile sevinmiyor . " derin bir iç çekip karşısında ki adama baktı. " duyduğuma göre evlenme teklifi etmişsin sen benim kıza madem ettin hazırlıklar başlasın şu olaylar açığa çıkınca evlenirsiniz oldu mu?" Dediğinde yağızın gözler açılmış hazana bakıyordu o fazilet hanımın kızımdan uzak dur diyeceğini düşünürken kadın ona kızım ile evlenmene izin verdim diyordu. Hazan az çok annesinin böyle bir sey diyeceğini bildiği için şaşırmamıstı. Ama şimdi tek düşündüğü yağızın ne düşündüğüydü.

Yağız halâ şaşkın karşısında ki kadına bakıyor heyecandan ne diyeceğini bilemiyordu. Mutluydu sevdiği kadın ile bir yuva kurmak ve onun ile hiç olmayan ailesini yaşatmak daha ne isterdi ki yağız.

" Hemen şu olaylar düzelir düzelmez o sırada hazan gelinlik işini halleder ben de düğün yerini damatlığı falan halledelim " diyebilmişti heyecanli şekilde bir yandan da hazana bakıyor onun gözlerinde ki ışığı gördükçe daha mutlu oluyordu.

Fazilet hafif gülümseyip "bir şey daha var yağız efendi düğün günü gelene kadar benim kız ile görüşmek yok , yok çay içerim , yok yemek yiyelim, yok kapı önlerinde bir şeyler yapalım bunların hepsi yaşak yağız efendi.

Yağız son duyduklarıyla gözleri açılmış yutkunmaya çalışıyordu hazanın da ondan farkı yoktu.

Yağız derin bir nefes alıp " ama nasıl olur fazilet hanım düğün için buluşmamız gerek hazırlıkları beraber halletmemiz gerek, evi seçerken beraber olmamız gerek de mi hazan " diyerek bu sefer topu hazana attı.

Hazan da annesine dik dik bakıp" aynen anne bu dediğin tam saçmalık birbirimizden habersiz nasıl yapcaz bunu"

Fszilet karşısında ki iki aşığa bakıp merak etmeyin onlar da hep beraber olacağız bende sizin yanınızda olacağım ayol " diyip gülmeye başladı hem alışkınsınız siz demi yağız bey oğlum dediğinde yağızın yüzü hafif düşmüş evet diyebilmisti.

" iyi o zaman siz vedalaşın ben hazanın evindeyim beş dakikanız var beş ay sonra doya doya öpersin kızımı " dediginde iki genciz yüzü kırpkırmızı olmuş eve giden kadına şaşkınca bakıyorlardı.

Y: annen ciddi miydi? Sence

H: hem de hiç olmadığı kadar

Yağız derin bir iç çekip beş ayımızı alır biliyorsun de mi ? Dediğinde hazan hafif kafasını sallayıp cevap verdi. Yağız daha fazla dayanamayıp sımsıkı salırdı sevdiğine. Kokusunu içine çekip " sen benim iyikimsin , sonsuzluğum , Ve kaderimin en güzel gerçeğisin sakın gitme olur mu benden " dediginde hazanın gözleri dolmuş tebessüm ediyordu sevdiği adama . " sen git desende gitmem ki gidemem vazgeçemem ki , vazgeçmek bizim aşkımıza yakışmaz yağız egemen" diyip dudağına küçük bir öpücük kondurdu. Yağız tabi ki o küçük öpücük ile kalmadı ve tutkulu şekilde öpmeye devam etti. Öpüşmeleri bittiğinde " beş ay sensizliğe nasıl dayanacağım ben hazan " diyip gülümsedi. Sonra ise devam etti" ben hala lansman günü için mutluyum biliyor musun ? Elleri hazanın yüzünü buldu ve devam etti " çünkü o gün biz birbirimizin her şeyi olduk ben o günden geriye sadece o anı hatırlayacam ve sana söz veriyorum bu elini hiç bırakmayacağım " diyip burnunu burnuna getirdi ardından sımsıkı sarıldı kokusunu içine çekip yaşanmamız kalsın dediği tüm anlara isyan etti. Bu anı bozan ise yağızın telefonu oldu.

" gökhan arıyor dediğinde hazan gerildi. Yağız da bunun farkındaydı. Çünkü o da aynı duyguları besliyordu .

Telefon açıldığında gökhan 'ın" gerçek suçlu bulundu tahmin ettiğimiz gibi halammış , buraya gelmen gerekiyor dediğini duydu yağız istemsizce mutluydu . En azından yıllarca babasının katiline baba dememişti.

4 Ay sonra

Hiç bir şey eskisi gibi değildi artık yağız kendi sirketinde gökhan ile ortaklık yapıyordu. Sinan çapkınlığı bırakmış bir kıza fena sekilde tutulmuştu. Gökhan ise alev ile çok mutlu bir aşk yaşıyordu. O gecenin yaseminin yaptığını da öğrenmişti ama bir şey yapamadı çünkü yasemin çoktan kaçmıştı. Selin ankara da okumaya devam ediyordu. Hazım ise artık her şeyden elini ayağını çekmişti. Hazan ile yağız faziletin yasağını çiğnemeye çalışsalar da her defasında yakalanmayla son buldu. Neyseki bir bir buçuk aylık bir süre sonra mutlu sonsuz olacaktı evleneceklerdi.

Y: gökhan sinan şu kıza gerçekten aşık mı? Diye sorduğunda gökhanın yüzünde kocaman bir gülümseme meydana geldi .

G: Hemde nasıl ben aşığım diyor başka bir şeý demiyor . Ben onu daha önce hiç böyle görmedim oğlum fena tutuldu bizim ki inşallah enkaza dönüşmez.

Yağız hahif gülümseyerek "inşallah diyebilmişti . Sonra durdu ve o nasıl diyebildi .
Gökhan derin bir iç çekip sinan kötü diyor , ben de gidiyorum yanına hep senin fotoğrafına bakıyor diyebildi.

Yağızın yüzünde buruk bir tebessüm oluştu . Çok denesede başaramamış affedememisti. O yüzden gökhan ile küçük bir sirket kurup ortak olmuşlardı. Neyse ki ikisi de başarılı bir iş adamıydılar ki bu iste de başarılı olabilmişlerdi.

Ece yine her zaman ki gibi umutu yanına alıp ablasının yanına gitmek için yalıdan cıktı bugün gelinlikçiye gideceklerdi.

Deniz kenarında ablasını gördüğünde hemen gitti sımsıkı sarırdılar birbirine . Sonra hazan umudu kucağına aldı. Ece hafif gülümseyip en kısa zamanda ben de bir yiğen istiyorum diyerek ablasının kızarmış yüzüne daha çok güldü. Hazan da onun gülmesine eşlik etti.

Bu güzel anı ise

" bence de çok güzel yakışmış abla " sözü bozdu.

Demin yüzünde gülücükler açan iki kız şimdi şaşkınca karşısında ki adama bakıyordu.
İkisi aynı anda " YASİN" diyebildi.

YAŞANMAMIŞ KALSIN (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin