Beyaz

Kesit

Kargaşa dayanılır gibi değildi.Arabalar,turistler,yerliler...

Sıcak öğle vakti bu Arap şehrini daha da çekilmez hale getiriyordu"Yalnızken".

Ne yöne gideceğime , hangi yollardan geçeceğime karar veremiyordum.Müzenin basamaklarında durmuş etrafıma akıyordum.Önümde Meydan,sağımda bir sıra kafe vardı.Soluma döndüğümde bir bayanın sesiyle kendime geldim.

"Dubai'ye ilk gelişiniz mi?"

Uzun dalgalı saçlı,uzun boylu bir kadın bana doğru geliyordu.Gözlerimin daha çok açıldığını hissettim.Dudakları dolgun gözleri bal rengindeydi.Gri kısa bir elbise vardı üzerinde.Mükemmel kıvrımları ve uzun bacakları giydiği siyah topuklu aykkabılarıyla daha da belirgin hale geliyordu.

Egzotik bir Güzellik.

"Ah,Hayır"diye kekeledim bayan karşısnda.devam ettim:

"Daha öncebir kaç kez gelmiştim"

Kadın elini uzattı, "Ben kongre sponsorunun sizin için görevlendirdiği rehberim.Size Dubai'de arkadaş olucam."

Elimi yavaşca uzattım.Şaşırmıştım açıkçası bu kadar güzel bir bayanın gelmesini beklemiyordum.Hatta bir bayanın gelmesini beklmeiyordum bu şehirde.Söze girmem gerektiğine karar verdim.

"Ben Pierre,Adınız nedir?"

Kadın gülümseyerek "Ariana Pakravan,Memnun oldum."dedi

Kendimi tutamadım:

"Arap kadınlarının bu kadar güzel olduklarını bilmiyordum."

Ariana kızararak "Teşekkür ederim annem İranlı Babam Arap yani kökende İran da var."

"Kendimi tutamadım bağışlayın lütfen."dedim.

"Rica ederim,kim iltifat edilmeyi sevmez ki?" dedi kirpiklerini davetkar bir şekilde kırparak.

Bakışları bana Doğa'yı hatırlattı bir anda.Ne güzel belkide şimdi burada birlikte olacaktık ancak Efe denen o adam aramıza bir sırtlan gibi girdi.

Acaba Doğa da kongreye gelecekmiydi? Sonuçta bu kongre'ye herkes gelecekti

Ama karşısına çıkacak cesaretim var mı işte bu tartışılır.

"Bir şey mi oldu?"dedi o ince ses.

"Ha ha hayır,dalmışım"diye kekeledim.

"Bir şeyler yemek istermisiniz ? Şurada iyi bir Türk lokantası biliyorum."

Bu soru karşısında ne diyeceğimi bilemedim,sanırım biraz Türkleri hatırlatan şeylerden uzak durmalıydım daha fazla üzülmemek için.

Çaresizce:

"Türk yemeklerinden pek hoşlandığım söylenemez." halbuki bir kurt kadar açtım ve Türk yemeklerine bayılırdım.

Yüzünü buluşturdu bozulduğu belliydi.

"Peki öyleyse,bir Restaurant var her tarzda yemek yapıyorlar.Sizin için uygun mu?"

"Evet evet."diye atladım.Ariana'yı daha fazla üzmemeye niyetliydim.

Ardından ekledim:

"Hadi daha neyi bekliyoruz?"

Götüreceği yere yürürken sıcak bir esinti beni daha da dayanılmaz bir hale getiriyordu.Doğa'nın beni o herif yüzünden bırakmasına dayanamıyordum.düşündükçe sinirleniyordum.İçimden atmam gereken sinirin kurbanı Ariana oldu:

"Daha ne kadar yürüyeceğiz?!"diye bağırdım.

Bana bakışlarını hızlıca çeviren Ariana'nın elini kaldırmasıyla taksinin gelmesi bir oldu.

Ariana'yla hızlıca taksiye bindik,soğuk ses tonu taksiciye Arapça bir şeyler geveledi.

Ariana'ya baktım yokmuşum gibi davranıyordu.İçim elvermedi elini tuttum.

"Özür dilerim."

Ariana aynadan taksiciye baktı ve başını salladı.

Taksici de bunun üzerine arabayı durdurdu ve aşağı indi.

Ariana bana yaklaştı nefesini dudağımda hissediyordum sanırım karşı koyamayacakım bu kadına.

Tam o sırada kapım açıldı ve biri ağzımı bi pamukla kapatmaya çalıştı.

Kendimi kaybetmeden önce gördüğüm

Son şey Ariana'nın gülümseyen dudaklarıydı.

Not:Kısa bir bölüm oldu ama bu bir Kesitti.