...
İşte O gün Gelmişti bugün pazartesiydi.Bugün işe başlıyacaktım.Yatağımdan kalktım,yüzümü yıkadım ve o üstüme yapışan pudra boyu dizde kalem eteklerimden birini ,üstüne de hoş beyaz bir gömlek giydim.Uzun kızıl saçlarımı taradıktan sora hafiif su dalgası yaptım,makyajımı tamamladım.Pudra stilettolarımı da giydikten sonra hazırdım artık yanıma evraklarımın olduğu çantayı da alarak kızkardeşimin arabasına atladım ve hastaneye doğruyola koyuldum. Hastaneye yaklaşırken içimi bir korku kaplamıştı Efe'ye karşı.Kafamda onlarca deli sorular vardı.Bunları uzaklaştırmak için radyoyu açtım ve Frank Sinatra-My way dinleyerek hastahane kapısından içeri girdim.
Merdivenleri çıkarken saçlarımı savurdum bir anda,"kendime güveniyorum"dedim kendi kendime.Başhekimliğe gidip evrak işlerini halletikten sonra benim içn hazırlatılan odaya girdim.Eşyalarımı yerleştirdim.Sekreterlik için tam kapıdan çıkıyordum ki birinin kapıdan içeri girmesiyle çarpıştık.
Kafamı kaldırdığımda o kişiyle aramızda 50 cm bile yoktu.Efe diye çığlık attım bir anda.
-Efendim Doğa,Hoşgeldin,dedi.
Hoşbulduk dedim ve hızla oradan uzaklaşmaya çalıştım.Bulduğum ilk kapıdan içeri girdim ve ağlamaya başladım.
Nasıl böyle bir anı mahveder çekip giderdim?
Hiç değişmemişti beni nikah masaında yalnız bıraktığı günden beri.Yemyeşil gözlerindeki o derinlik hala aynıydı.Birlikte muhteşem bi hayatımız olabilirdi birlikte onlarca tatile çıkabilirdik, gezip tozup eğlenebilirdik ama olmadı.Ben böyle ağır bir duyguyu nasıl unutabilirdim kısa bir sürede sonradan onlarca kez aramıştı ama ne önemi vardı ki ....
Hemen gözümü sildim,Lavaboya koştum ve ağlamamış gibi olmak için yeniden makyaj yaptım.Karşısına dikilip ne diyecektim şimdi?
Onca şey olmamış gibi mi davranacaktım, bu olgunluk muydu?
Lavabodan çıktım odama gittim,masama oturdum,ve olacakları kafamda tasarlamaya başlayayım derken içeri Efe girdi.
Bir anda ayağa dikildim ve açıklama yapmam gerekirmiş gibi şey acelem vardıda ondan hemen gittim dedim.
-Önemli değil,dedi.Ve geldi masamın karşısına oturdu.
Yüzümde buruk bir gülümseme belirdi.Ve konuşmaya başladı.
-Hiç değişemişsin hala çOK güzelsin,yaşattıklarım için çok üzgünüm,derken kulağını kaşımak için elini kaldırdığında parmağındaki alyansı gördüm...
Başımdan aşağı kaynar su döküldü sanki...
Ve birden kendimi yerde buldum...
Yazarın Notu:Arkadaşlar okuyalım yayalim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz
Lãng mạnSessizliğin arasında bi çığlık...Beklediğim eşsiz kokular...Aldığım onlarca beyaz gül...Kızıl Saçlarımın arasından kayıp giden aşklar...