▲ 16

975 110 331
                                    

"Seni seviyorum, seni çok seviyorum sensiz yapamam, lütfen gitme!"

"Aşkına nasıl güveneceğim?"

"Sadece bana bir şans ver, ne olur?"

Adam kadına daha çok yaklaştı ve elleri onun omuzlarını kavradı.

"Bu kalbim bir tek senin için atıyor." dedi. Kadının yanakları al al olmuş, kirpikleri titreşiyordu. Adam gittikçe ona yaklaşırken, onun tutan kollara yığılcak gibi bakıyordu adama.

En sonunda adam kadına daha çok yaklaştı ve kadını öpüverdi dudaklarından.

"Baekkie! Bunlar dudaklarını çarpıştırıyor!"

Kyungsoo televizyonda izlediği dizi esnasında karşısına çıkan sahne ile birden bağırınca mutfakta olan Baekhyun, önünde bulaşık önlüğü, ellerinde köpük dolu, salona giriverdi.

"Kumanda nerede?" diye bağırdı. Fazla endişeli görünüyor ve yana yakıla kumanda arıyordu. Koltukları alt üst etmesi, halıları kaldırması, camdan aşağı bakmasına rağmen ulaşamadığı aletle iyice sinirlenirken, öpüşmenin bambaşka bir hal aldığı sahneyi gözlerini dört açmış seyreden Kyungsoo'yu görmesiyle kendini televizyonun önüne atıverdi. Bu sırada kumandayı ellerinde tutan miniği gördü.

"Kyungsoo, onu hemen bana vermelisin."

"O adam kadına ne yapıyordu Baekkie?"

"Kyungsoo kumandayı bana ver!"

"Tuhaf tuhaf sesler geliyor." dedi minik. Baekkie ne yaparsa yapsın doğru düzgün kapatamadığı televizyon ekranı yüzünden utançtan öleceğini hissetti. Sahne gittikçe başkalaşırken endişesi de artıyordu. Düğmesine basmayı bile akıl edememiş, hala kumandayı istemekteydi.

"Yahu, seni oraya koyduğumda elinde kumanda bile yoktu. Nasıl aldın, nasıl kavradın onu küçücük parmaklarımla?"

Minik omuz silkti, birazı görünen ekranda neler döndüğüne bakmak için başını eğdi. Lakin Baekhyun'da onunla birlikte hareket edince ne olduğunu görememişti.

"Kyungie'cim, miniğim, o kumandayı hemen yere atman gerekiyor."

"Jongin ne zaman gelecek? Hemen ona anlatmam lazım, belki ne olduğunu biliyordur."

Baekhyun donakaldı. Hipnoza girmiş bir şekilde etrafa bakan miniğini görmesi işleri daha da kötüleştirdi. O minik aklın böyle şeylerle dolması, istediği en son şey bile değilken karşılaştığı şeylerle merakına yenik düşen küçüğü onu korkutuyordu. Kyungsoo'ydu bu. Fazlasıyla meraklı bir çocuktu. Ayrıca son zamanlardaki tavşan maceralarından da haberi yok değildi.

En sonunda televizyon önünde durmaktan yorulduğunda fişi çekmeyi akıl edip ekranı kararttı ve derin bir oh çekti.

"Ya neden kapattın, neden kapattın?" diye sızlandı minik.

"Televizyon sana yasak birkaç gün. Şimdi o kumandayı hemen yere at yoksa indiririm seni oradan!"

"Ya of, of!"

Kyungsoo kumandayı bıraktı ve Baekhyun yere düşmekte olan aleti hızla kavrayarak cebine attı.

"Jongin'e falan da bahsetmek yok, tamam mı küçüğüm?"

"Neden?"

"Çünkü senden bahsetmemeni istiyorum."

"Tamam."

"Gözlerini kaçırma benden Kyungsoo!"

"Tamam ya tamam, anlatmıycam, hof!"

İstediğini almış bir şekilde mutfağa geri dönen Baekhyun'un arkasından mızmızlandı Kyungsoo. Ve onun dediğini yapmayacak, gördüklerini bir bir anlatacaktı arkadaşına.

FingerSooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin