''Şunu yapmayı kes!''Uyumama izin vermeyen sıra arkadaşım da oldu.Ders arasına girdiğimizden dolayı daha rahat davranmaya çalıştım,ama Can benim rahat davranmama izin vermiyordu.İçimden sabır çekerek tekrar uykuya dalmayı denedim.
''Kalk burası uyku evi değil.''Diyerek dürtmeye devam etti.Sonunda sabrım tükenince kafamı sıradan kaldırıp kaşlarımı çatarak Can'ın yüzüne baktım.
''Ne var ya ne!!!Bir türlü rahat bırakmadın ne istiyorsun benden?''Diye bağırdım.Bağırmamı beklemiyormuş gibi tavır sergileyip yanımdan gitti.İçimden derin bir oh çekip telefonu elime aldım.Ders arası bitmeden Fatma'mı görmem lazım.Hemen Fatma'mı aramaya konuldum.
Aranıyor...
''Alo balım sınıfını buldun mu?''
''Evet buldum güzellik.Senin sınıfın nerede söyle hemen geleyim.''
''Üst kat son koridor balım.''Son cümlemi söyleyip telefonu yanlışlıkla kapattım.Elimdeki telefonu sıramın üzerine bırakıp Fatma'mı beklemeye başladım.Gözümü sıramdan ayırıp bana bakan bir kaç insana baktım.Anlamıyorum bende mi bir sorun vardı da gelen giden tuhaf bakışlar atıyordu.
Sinirlerime hakim olmak adına kafamı yanımdaki pencereye çevirdim.Bugün hava güzele benziyordu.İki el gözlerimi kapatana kadar pencereden dışarıyı izlemeye devam ettim.''Balım.''diye fısıldadım.İki el saniyeler sonra gözümün önünden çekilip ''Güzellik.''diye bağırdı.Bu Fatma'mdı,yönümü Fatma'ma çevirip ayağa kalktım ve sarıldım.
''Otursana balım.''Beni onaylayıp yanımdaki sıraya oturdu ve gülümseyerek yüzüme baktı.
''Anlat bakalım güzellik ilk dersin nasıl geçti?''
''Kısacası berbat...Yanımda bir çocuk var kafayı bana taktı.Uyumaya çalışıyorum izin vermiyor.Ve yüzsüz gibi ''burası uyku evi değil.''diyor.Kendimi zor tuttum onu öldürmemek için.''
''Güzellik sıkma canını ben senin yerine öldürürüm.''Deyince ikimizde gülmeye başladık.Sessiz sınıfı bizim gülüşümüzle doldurduk.Yönümü sınıfın kapısına çevirdiğimde anında gülümsemem yüzümden kayboldu.Can kapıya yaslanmış ellerini kollarına bağlayarak göğsüne yaslamış ve beni izliyordu.Fatma'mım da gülümsemesi yüzünden kaybolunca benim baktığım yöne baktı.
''Bu kim güzellik.''
''Bu o Can...''
''ben bir konuşup geleyim güzellik.''Hayır dercesine elimi salladım,gözlerim Can'ın üzerindeyken Fatma'mı sakinleştirmeye çalıştım.Boş anıma denk geldiğimde Fatma ayağa kalktı.Son anda kolundan tutup tekrardan yanıma oturttum.
''Saçmalama balım.''Can bize doğru yürümeye başlayınca bakışlarımı Fatma'ma dikip ''Hadi git sen sonra konuşuruz balım.''dedim ilk olarak itiraz etse de son anda ikna edip gönderdim.Can yanıma geldiğinde ona bakmamak için elime telefonumu alıp yalandan uğraşıyormuş gibi yaptım.
''Kapalı olan telefona mı bakmayı tercih ediyorsun?''
''Sana bakmaktansa kapalı olan telefona bakmayı tercih ediyorum.''
''İyi çık git o zaman.''
''Anlamadım.''
''GİT DİYORUM.''Bağırarak söylemesi beni korkutmaya yetti.Çantamı alıp koşarak sınıftan çıktım.İlk kez kalbim bu kadar incinmişti.Bu da neydi şimdi ben kötü bir şey demedim ki! Bu kadar sinirlendi.Gözüm telefonu ararken sınıfta unuttuğumu hatırladım.O yüzden akmış olan gözyaşlarımı silip sınıfa gittim.
En arkada sıraya doğru ilerledim.Can benim oturduğum sıraya oturmuş telefonumla uğraşıyordu.Yüzümün yandığını hissettim,yanına yaklaştığımda dudaklarımı aralayıp konuşmaya başladım.
''Sana kim bu hakkı verdi,telefonumla uğraşıyorsun?''Kafasını kaldırıp kahve buğulu gözleriyle gözlerimin içine baktı.Ayağa kalkıp yüzünü yüzüme yaklaştırdı.
''Bana kimse hak veremez,sadece ben veririm bunu öğrensen iyi olur.''diye tısladı.Bu hareketinden rahatsız olunca elindeki telefonumu alıp sınıftan koşarak uzaklaştım.Boş koridora ulaştığımda telefonun kilidini açtım.Ve Fatma'ma mesaj gönderdim.
''Balım ben eve gidiyorum yarın görüşürüz.'' Mesajı gönderdikten hemen sonra telefonu tamamen kapattım.Uzun koridoru biran önce bitirmek için koştum.Koştum...Üniversitenin girişine ulaşana kadar koştum.
Girişe ulaştığımda nefesimin kesildiğini hissettim.Yerimde duraklayıp sakince derin nefes alıp verdim.Kısa süreliğine nefesim eski düzenine girdi.Ellerimi pantolonumun cebine sokup dışarıya çıktım.Yüzüme vuran toprak kokusunu içime çekmem ile içimdeki gerginlik kayboldu.
Gülümsememi her ne olursa olsun eksik etmeden yürüdüm.Okulun bahçesinden çıktığımda karşıda duran taksiye bindim.Şoför kafasını arkaya çevirip nereye gideceğimi sordu bende evimi tarif edip kafamı cama yasladım.Yarın bütün olanları bir kenara bırakıp sil baştan başlayacaktım...
. . . .
Eve girdiğimde annem evde yoktu.Çantamı yere fırlatıp oturma odasına ilerledim.Cebimden telefonumu çıkarıp tamamen kapalı olan telefonu açtım.Son aramalara baktığımda babam aramıştı büyük heyecanla özlediğim babamı aradım.
Aranıyor...
''Kızım.Neden telefonun kapalıydı seni çok merak ettim biriciğim sen beni öldürmek mi istiyorsun??Endişe ve korku dolu sesiyle konuşunca içim titredi.Benim amacım babamı üzmek değildi..
''Üzgünüm baba okuldan çıkınca telefonumu kapattım.Ama bir daha hareketimi tekrarlamam ayrıca benimle vedalaşmadan neden gittin baba?Ne kadar üzüldüm biliyor musun?Annem desen senin gittiğin zaman kadın nasıl üzüldü uzun bir sürede gelmeyecekmişsin uzun zaman ne kadar uzun baba!!''Sitem dolu olan sesimle konuştum.
''Kızım özür dilerim ama acil gitmem gerekiyordu.Annenle ben konuştum neden kendini bu kadar üzdü?Bak kızım benim çok önemli işlerim var senin için ailem için bu işi yapmak zorundayım erken dönemem ama dönmeye çalışacağım şimdi kapatmak zorundayım annene ve kendine iyi bak kızım görüşürüz.''Cevap verecekken telefon yüzüme kapandı,ne olduğunu anlamadan.
Ne demek oluyordu şimdi bu.''Sizin için ailem için yapmak zorundayım bu işi''neden zorunda?neler dönüyor benim bilmediğim ne var ortada?Annem gelince bu sorularımın cevabını tek tek isteyeceğim.Zilin çalmasıyla yerimden sıçrayıp dış kapıya koşuşturdum.
Dürbünden kimin geldiğine baktım.Zile basan annemdi.Kapıyı açıp içeriye davet ettim.Annem soluklanıp oturma odasına ilerlerken bende arkasından ilerledim.Bir yandan korkuyorum diğer yandan meraklıyım.Merakım korkumu bastırınca ilk sorumu sordum.
''Anne babam bu işi neden yapmak zorunda.''Annem sorduğum soru üzerine öksürmeye başladı.Elimle sırtına yavaşça vurup öksürmesini engelledim.İşe yarayınca annemin yanına oturdum.Yüzüne baktığımda endişe doluydu ve bu da benim fazlasıyla şüphelenmeme yetti.
''Zorunluluk diye bir şey yok işi bu kızım.''Hı hı bende çocuktum ya yedim hemen.
''Ama babam dedi ki bu işi ailem ve senin için yapmak zorundayım.''Bu ne anlama geliyor anne açıklar mısın?Ben çocuk değilim bunu benden çok senin bilmen lazım anne.''
''Kızım yarın konuşuruz hadi odana geç!!''Sinirle konuşarak geçiştirmesi şüphelenmemi bir tık daha arttırdı.Oflayarak yanından kalkıp odama gittim.Bu soruların cevabını bugün değil ama elbet bir gün öğreneceğim annem olmasa babamdan bir şekilde öğreneceğim...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ve Sen
RomansaHiç beklemediği bir anda karşısına küçüklük aşkı çıkar.Ve kendini küçüklük aşkına kaptırır.Her şey istedikleri gibi giderken önlerine yavaş yavaş engeller çıkmaya başlamaktadır. "Sen hayatımda yokken mutsuzluk ne demekti bilmiyordum ama sen hayatıma...