Hayatım saçma ama güzel bir rutine bağlanmıştı. Emir de ben de garip bir şekilde otomatik olarak gece aynı saatte uyanıyorduk. Sonrasında saçma sapan şeylerden konuşuyorduk. Geçmişten konuşmak istemiyordu. Sormak istediğim çok şey olsada soramıyordum bu sebeple.
Fazla mı doyumsuzdum? Daha fazlasını istiyordum. Sadece geceleri yarım saat konuşmak yetmiyordu. Gerçek değilmiş sanki rüyaymış gibi hissettiriyordu. Çünkü sabahları soğuk tavrı kendini koruyordu. 2.adım gerekti. Ama bu adımı nasıl atacağımı hiç bilmiyordum.
Erime mesaj atmayı düşünsemde gerçekleri acımasızca yüzüme vuran bir kişi olduğundan korkuyordum. Çocuk olumlu şeylerden bile bir bit yeniği çıkartırdu çünkü. O yüzden şimdi gidip ders çalışsındı. Hayat koçluğumu sonra yine yapardı.
Vücudumu döven sıcak su artık bunaltmaya başladığında duştan çıkmam gerektiği farkettim. Belime bir havlu bağlayıp çıktım. Üzerimi de giyindikten sonra uzamış ıslak saçlarımı geriye atıp banyodan çıktım. Emir yoktu. Her zaman erken gidiyordu. Okulu kaçta başlıyor bilmiyordum ama herhalde öğlen olsa bile o erkenden gidiyordu.
Yemekhaneye gittiğimde her zaman oturduğum masaya Ege abinin karşıma oturdum.
"Günaydın." dedim.
Dolu ağızla "Günaydın." diye yanıt verdi.
Yumurtamı sessizce yerken ne zaman konuşacak diye bekliyordum. Evet belki de fizik muhabbetleri bağımlılık yapmıştı.
"Oğlum." dedi birden "Hiç anlatmıyorsun, sevgilin falan var mı?"
Bir amda gelen soru karşısında şaşırdım. Ege abi özel hayattan çok gerçek dışı hayattan konuşan biriydi ya.
"Yok be abi."
"Yakışıklı adamsın, nasıl yok?"
"Pek vaktim yok ya zaman ayıramıyorum."
Yalan.
Gününün 25 saati boş geçiyor.
"Şimdi ayıramayacaksın da ne zaman ayıracaksın 18-19 sun daha eğlen be oğlum." dedi nasihat verircesine.
Benim içim birine kendini tamamiyle teslim etmek zordu. Ruhunu ona açmak... Tüm benliğinle onun olmak.
.. Eğer bunları yapamıyorsam zaman kaybetmek lüzumsuzdu.Hiç öyle hissettim mi peki? Birinin karşısında tamamiyle çıplak... En derin acılarımı, gizli kalmış arzularımı, karanlık sırlarımı ortaya dökebilecek kadar teslim olmuş. Hayır. Kimse böyle hissettirmemişti.
"Senin yok mu abi yaşın de geçiyor ya hani." dedim takılarak.
Konu benim yörüngemden çekilmişti. Güzel.
"Vardı." dedi her zamanki muzip tavrından farklı bir gülümseme takınarak.
"Ne oldu sonra?"
"Gitti işte."
"Evlendi hatta." derken derken histerik bir kahkaha attı. Ege abiydi bu. Acısına gülmesinden başkası beklenemezdi.
"Kötü olmuş." diye söylendim.
"Davetiye de yollamıştı."
"Oha yalnız bu resmen şey nikahına beni de çağır sevgilim."
"Zatem arayıp nikah şahidin olayım istersen dedim küfredip kapattım."
"İyi yapmışsın abi lan sana kız mı yok?" dedim.
"Yok valla işte 2 senedir sapım."
"Evde kaldım galiba." dedim sırıtarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANAFOR (BOYXBOY)
Teen Fiction"Bir gün pişman olacaksın biliyorum." dedi genç çocuk neredeyse fısıltıyla. "Ama her şey için çok geç olacak." "Senin de bana ne kardeşim demeye ne de yüzüme bakmaya yüzün olacak." ??? // 2 erkeğin aşkını içermektedir. Rahatsız olacaksanız okumak zo...