Wiccan denen genç büyücü gelecekten gelip annesinin Wanda olduğunu açıkladığında, o haber çoktan eskimişti. Şimdi herkesin aklında bir soru vardı: Wanda ve Natasha nasıl olmuştu da hamile kalmışlardı? T'Challa, Shuri'yi karargaha getirdiğindeyse Steve, Tony ile birbirlerinden çok farklı olduklarını fark edecekti. Uzayda ise Thor yine Loki'nin ihanetine uğramıştı.
***Dikkat bu bölüm Marvel's Black Panther filminden spoilerlar içermektedir.***
***
"Doğanın ilginç bir işleyiş şekli var," diyerek sözlerine başladı Doktor Strange, yanındaki iki genç kadına sırayla bakarak. "Wanda yaptığı büyülerin bir bedelinin olduğunu biliyordu, bunu ona çok öncesinde öğretmiştim, ama yaptığı büyünün nedenini görebiliyorum."
Steve oturduğu yerden kalkarak "Wanda," dedi. "Sır saklamak konusunu daha önce konuşmuştuk."
Wanda başını iki yana sallıyordu. "Sır sakladığımı da kim söyledi?" Diye çıkıştı. "Vis ile bir çocuğumuz olsun istedik ve- bak şu işe ki bir şekilde sevdiğimiz arkadaşımızın çocuk sahibi olmasını engelleyen kusurları da ortadan kaldırmış olduk!"
"Bunu ona sormayı denedin mi?" Diye sordu Steve, parmağıyla Natasha'yı işaret ederek. "Belki hamile kalmak istemiyordu?"
"Steve-"
Steve, Natasha'nın konuşmasına izin vermeksizin devam ediyordu. "Hamile kalmak istese bile, belki de bu kişinin Bucky olmasını istemiyordu-"
"Hey- kardeşim, sakin olsan-" Bucky her ne kadar onu sakinleştirmeye çalışsa da, Steve hiç duracağa benzemiyordu.
"Burada takıldığın şey gerçekten benim sır saklamam mı?" Diye sordu Wanda, kaşlarını çatarak. "Yoksa Natasha'nın Bucky'den hamile kalmış olması mı?"
"Ne ima etmeye çalışıyorsun çocuk?" Diye araya girdi Tony. "Steve'in Bucky-" Tony'nin aklından milyonlarca düşünce geçiyordu şu anda ve hiç biri mantıklı gelmiyordu. "Steve?"
Steve odayı terk ederken ağzında neler olup bittiğini bilmediğine dair bir şeyler geveledi. Tony onun arkasından gitmekle gitmemek arasındaydı ama Bucky ondan önce davranmış ve Steve'in peşi sıra odayı terk etmişti bile.
Wanda kollarını iki yana açarak "Burada suçlanması gereken kişi ben değilim." dedi. Natasha'nın yanına gidip kadına sarıldı. "Biraz geç olacak ama, tebrikler."
"Geç ya da değil, ilk kutlayan sen oluyorsun." Dedi Natasha, buruk bir gülümsemeyle. Hep bir çocuk yapabilmeyi hayal etmişti, ama insanlar hamile olduğunu öğrendiğinde ona böyle bir tepki vereceklerini hiçbir zaman düşünmemişti.
"Steve!" Bucky karargahın dışarısında yakalamıştı arkadaşını. Onun omuzuna yavaşça dokunup, yanına oturdu. "İyi misin?"
"Vay be," dedi Steve, yavaşça. "Birlikte olduğunuzu ne zaman söyleyecektin?" Diye sordu, gözleri ufka dalmışken. "Yani eğer Billy gelecekten gelmeseydi- sanırım Wanda'dan çok, senin benden sır saklamış olman canımı yaktı."
"Steve," dedi Bucky, arkadaşının omzuna sarılırken. "Sen her zaman benim sırdaşım- kardeşim olacaksın. Biliyorum saklamakta hatalıydım- ama biz de emin değildik. Tek gece diye başladı- inan ve ne zaman ilişkiye dönüştüğünü anlamadık bile."
"Ve bu senin bahanen, öyle mi?" Diye sordu Steve, Nat'in hamile olduğunu öğrendiğinden beri ilk defa Bucky'nin yüzüne bakıyordu. O anda aslında kardeşinin ne kadar mutlu olduğunu gözlerinde gördü. Bucky mutluydu ama mutluluğunu yaşayamıyordu. Ve bunun tek nedeni kendisiydi. Derin bir nefes aldı. Bucky'ye sıkı sıkı sarıldığında, Bucky'nin sessizce ağladığını biliyordu. Bunlar kardeşinin sevinç gözyaşlarıydı. "Tebrikler." Dedi Steve, yavaşça.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Masters of Infinity (stony)
Fiksi PenggemarOdin dünyada kim olduğunu hatırlamadan yaşarken, Thor, Loki ile dünyaya dönmüş, Doctor Strange'in de yardımıyla babasını aramaya koyulmuşken; öte yandan Tony tüm arkadaşlarını geri kazanmak için bir plan yapmıştır bile. Kabul etmese de kazanmaya çal...