(Oha gif koyuluyormuş :") )
TAE
Başımdakı delirtici ağrı ile yavaşca gözlerimi araladım.
Beyaz duvarlar,karanlığıma alışmış gözlerimi kör ediyordu.
O alıştığım karanlığa geri dönmek istiyordum...
Başımın ve anlımın etrafındaki baskı aklımı bulandıran ve beni bulandıran bir işkence gibiydi. Sanki toplanan bir şey,o aptal engelden dolayı dışarı taşamıyor gibiydi.
Sarsılan ellerimi,başıma kaldırınca,sinirli bir nefes bıraktım.
Sargılıydı...
Ama neden?
Heyecan dolu sesler etrafıma dolup kulaklarımı çınlatıyordu.
Yanıma yaklaşan bulanık ama ince bedenleri görünce yutkundum.
"Uyandı! Jisoo,Hoseok,Yoongi ve Jimin,Jungkook ekiplerine haber ver!"
Neşeli kız seslerini duyarak gözlerimi iyice araladım. Başımı bin bir uğraş ile kapı gibi görünen yere döndürdüm.
Tekrar tekrar gözlerimi kırpıştırarak görüşümü netleştirdim.
Gördüklerim ise yüzüme tam bir tokat gibi vurmuştu.
Eli çaresizce yataktaki Namjoon'unkisine tutunurken,yanağını sakince göğsüne yaslamıştı.
Tekrarlı nefeslerinden uyuya kaldığı belli oluyordu Seokjin'in.
Onu bu duruma sokmuş olan ise... Yine bendim...
Vücudum zayıf bir şekilde titremeye başlamıştı yine.
Aklım yine önceki gibi esir alacaktı beni?
İçeri dalan iki bedeni zar zor görebilmiştim.
Nefesin boğazımda sıkışırken,rengimin attığını biliyordum...
İki can... İki canı mahvetmiştim...
Evet,ben kendi küçük kardeşimi ve abim gibi gördüğüm adamı yaralayan,aciz Kim Taehyung'dum...
Birisinin hem aklını hem de o narin vücudunu yaralamıştım,yaralatmıştım...
Ve kimsenin yıkılacağını düşünmediği vücudu ise kendi aptallığımla yerle bir etmiştim...
Aklım yavaş yavaş kontrolü benden söküp alırken,ağlamaktan kıpkırmızı kesilen Seokjin uyanmıştı.
Göz altları ve zaten dolgun olan dudakları iyice şişmişti.
Görüntüsü ve aklı her ne kadar acınası olsa da,o bana bakıyordu...
Aciz,titreyen bedenime...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Study || NamJin
Random❝Soru yanlış,bana ne!❞ ❝Seokjin. Şu anki durumumuzda öğretmen olan kim?!❞ ~ ❝Umudun olmama izin ver Min,lütfen.❞ ~ Günahlarla kirlenmiş olan meleğim,ikinci kez kollarıma düşmüştü.