KİTAP NASIL GİDİYOR :) YORUMLARINIZI MUTLAKA YAZIN. MULTİMEDİADA MATTY VAR.. İYİ OKUMALAR :))
Hala bana gelen mektubun etkisindeydim. Ben hiç bunu beklemiyordum. Barney'in yapmış olduğunu biliyordum ama neden yapıyordu bir anlam veremiyordum.
Akşam oldu ve yarın okul vardı. Akşamdan çantamı hazırladım. Saat epeyce geç olmuştu. Telefonuma aniden bir mesaj geldi. Bu mesaj Emmot'tandı. ''İyi geceler'' yazmış. Size birinin iyi geceler mesajı atması çok güzel birşey. Bence o kişiyi asla kaybetmeyin. Bende hemen iyi geceler diyerek mesajını cevapladım. Sonra yatmak için hazırlandım ve çok geçmeden uykucu biri olduğum için hemen uykuya daldım.
Sabah rüzgarının öküz gibi esmesi penceremin duvara çarpmasına neden oldu. Bu sesten dolayı uyandım ve pencereyi kapadım üşümüştüm. Nede olsa almanya soğuk biyerdi. Burada montunu falan almazsan dışarıya öyle çıkarsan zatürre olursun o derece.
Saate baktığımda tam 7 idi. Hemen üzerimi değiştirdim ve okul için hazırlandım. Bu okulun forması hiç hoş değildi. Neredeyse totom gözüküyordu. Eteği fazlasıyla kısaydı. Ama Almanyadaki okulların hepsi böyle. Hele bir kolejde okuyorsanız..
Sonra aniden kapı çalındı ve kapıyı açtım gelen Emmot'tu yine çok yakışıklı olmuştu saçları falan harikaydı. Ben zaten en çok onun saçlarını ve gözlerini seviyordum. Bir anda aklıma not geldi akşam çantama koymuştum zaten o yüzden içim rahattı acaba okuldan geldikten sonramı gösterseydim? Çünkü okulda Emmot vs Barney olabilirdi. Sizde biliyorsunuz ki Emmot'u durdurabilene aşk olsun. Resmen öküz gücü var. Neyse bunları bir kenara bırakalım.
''Günaydın'' dedi ve gülümsedi ardındanda yanağımı öptü. Bende ona günaydın dedim. Ev kapısını kilitledim ve apartmandan çıktık. Emmot'a şu notu nasıl versem diye düşünürken bayağı sessizleşmiştim ve Emmot'un sesiyle irkildim ''Heey ordamısın''. ''Evet evet burdayım'' dedim. ''Ne düşünüyorsun öyle bakıyım sen?'' dedi. ''Hiiç ya öyle sınavları falan nede olsa haftaya sınav haftası'' dedim. Lafı iyi çevirmiştim. ''Hatırlatmasan olmazdı dimi'' dedi ve güldü. Bende napabilirim der gibi omuz silktim.
Okula gelmiştik. Yine dünki gibi sarmaş dolaş. İlk önce Barney ardından yine tüm sınf bize bakmıştı. Her gün böyle bakmazlardı umarım. Çünkü onlarca göz üzerimde olunca kendimi çıplak gibi hissediyorum. Evet garip ama öyle.
Neyse sonra yine herkes önüne döndüğünde sonunda rahatlamıştım. Emmot'la hep oturduğumuz duvar kenarının en arka sırasına oturduk. Önümüzdede Matty oturuyordu. Kitap okuyordu ve başını kaldırıp bize baktı ''Günaydııın''. ''Günaydın Matty'' dedim. Emmot günaydın demedi ama gülümsedi.
Matty Emmot'un bize bakmadığı bir anı fırsat kollayarak bana göz attı. Ardından fısıldayarak ''Brenda herşeyi anlatıcaksın bana meraktan çatlıyorum resmen. En yakın arkadaşınım sanıyordum. Neler dönmüş haberim yok yaa.'' ''Merak etme anlatıcam bundan sonra ama Emmot belki istemeyebilir o yüzden çaktırma'' dedim ve göz attım. ''Tamam tamam'' dedi gülümsedi ve önüne döndü.
Dersimiz Matemetikti. Ben bu dersi sevmesemde yapabiliyordum. Yani güzeldi matematiğim. Emmot istemeye istemeye defterini çıkardı. ''Noldu huysuz hoşuna gitmedimi matematik'' dedim gülümseyerek. ''Aynen. Neden matematik varki. Sanki işe girdiğimde bana cebir soracaklar'' dedi ve güldü. O sırada Matty arkasına döndü ve ''Bak bu konuda Emmot haklı. Benim zaten beynimde matematik kısmı yok o yüzden çok takmıyorum geçsem yeter'' dedi ve güldü.
Biraz beraber gülüştükten hemen sonra yanımıza doğru Barney yaklaştı. İçimden dua ediyordum resmen yukarıdan vahiy indirmiştim. Ama ne yazıkki yanımıza geldi. Ona sert bir bakış attım. O yüzsüz olduğu için hiç aldırmadan yaklaştı sıraya ellerini koydu ve ''Eğlencenizi bozmamışımdır umarım'' dedi. Ben yeterince bozdun bakışını attım. Evet benim bakışlarımın dili vardır böyle şifre gibi. Emmot ardından ''Yeterince bozdun zaten avakado kafa. Söyle bakalım ne istiyorsun. Dominik adalarına gitmeyimi. Eğer istiyorsan bi tekmeyle gönderebilirim benim için sorun yok'' dedi alaycı bir gülüşle. İşte benim adamım ya benim adamım. Tam aklımdakinleri söyledi. Avakado kafa ha, e iyiymiş. Ardından avakado kafa lafa girdi ''HA HA HA çok komiksin Emmot. Sana lakap takmamı istemezsin. Ağlamanı istemem.'' dedi iğrenç ses tonuyla. Ayy çok komik ya resmen gülmekten öldüm. Espri mi yaptı şimdi bu? Ardından Emmot araya girdi ''İşte aradığım mizah. Sen bu gidişle Mizahçı Başı ödülünü alırsın.'' dedi. Ohoow. Emmot süper gidiyor ya. Ardından Matty araya girdi ''Ştt kendinize gelin ya. Emmot bu arada avakado kafa iyiymiş. Sevdim bunu. Ama avakadolar konuşurmu orasını bilemiyorum'' dedi ve güldü. Ben de kendimi tutamadım fe güldüm. Emmot bu sefer şiddete karışmamıştı. Laflarıyla eziyordu. Ardından Barneye baktığımda bir kaşının patlak olduğunu gördüm. Emmot hemen ''Aa inanmıyorum Avakado patlamış'' dedi ve bayağı sesli bir şekilde güldü. Ardından Matty iğrenç bir espri yaptı ''Avakadonun volkan hali'' dedi. Emmot ilk güldü sonra esprinin iğrenç olduğunu anlayınca yüzünü buruşturdu. Bende dayanamadım güldüm ve ''Matty iğrençti'' dedim ve güldüm. Matty de güldü ve ardından kahkahaya boğulduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Muhtaç
ChickLit•~Hayata Muhtaç başlayıp İntikam , Aşk , Acı ve Heyecanla devam eden genç kızın hikayesi...~ ♥ •~Güçlü kalmayı hayat dersi ilan etti ve sonuna kadar öyle devam etti..~ ...