O Köye Gitmemeliydim 10

15.3K 106 12
                                    

ben okumaya başlayınca sesi kesildi en ufak bir ses çıkmıyordu yengemden, işin ilginci telefonu kapatmıyordu da, ya da kapatamıyordu, okudum okudum dinliyordu sessizce, nefes alıp vermesi bile duyulmuyordu, bitirdim ve son kelimeyi okumamla karşımdan ağlama sesi gelmeye başladı, hüngür hüngür ağlıyordu kadın, neden ağlıyorsun demek üzereyken hocamın tek sual hakkım olduğunu söylediği aklıma geldi, tuzaktı bu, ona neden ağlıyorsun dersem başka soru soramazdım, susuyordum ağlamasını dinliyordum, birkaç dakika ağlamasını dinledim baktım susacak gibi değil, neden dedim, ağlaması yerini bağırışlara çığlıklara bıraktı, bas bas bağırıyordu koskocaman kadın telefonda, söylemek istemiyordu ama ağzından kelimeler döküldü, hocamın dediği gibi sadece neden demem yetmişti anlamıştı sorumu, bir yandan bağırıyor bir yandan bana yaptıklarının sebebini anlatıyordu, çok zorlanarak söylüyordu, hiç istemiyordu sanki ama mecburdu, hocamın okuttuğu şeylerin etkisinden öyleydi muhtemelen, neslihan dedi birkaç defa tekrarladı, bu anneannemin adı, neslihan bana büyü yaptı, neslihan bana musallat yolladı, sonra gülmeye başladı, ama diyordu yanlış kayaya çarptı, benim annem ona cezasını verdi, hem ona hem çocuklarına, dinliyordum sadece, hem o hem evlatları bana yaşattıklarından fazlasını yaşayacak, bir evladı zaten yaşıyor diğerleri de yaşayacak neslihanla birlikte, onları öyle bir yere yolladık ki, varlıklara karışıp benliklerini yitirecekler, varlıkların içinde akıllarını kaybedecekler, varlıkların önünde çığlıklar atacaklar, gündüz kapısı penceresi kapalı evlerden çıkamayacak, gece kapısı penceresi açık evlerine giremeyecekler, dehşetle dinliyordum, bu devam ediyordu konuşmaya, ben duyacağımı duymuştum dayanamadım kapattım suratına telefonu, huur kabul etmişti, peki bizim iyi bir insan kendi halinde yaşlı bir kadın diye bildiğimiz anneannem  

gelinine nasıl bir büyü yapmıştı da gelini şimdi hem ondan hem çocuklarından intikam almaya çalışıyordu, büyük dayıma kim bilir neler yapıyordu bizden uzakta, onunla çok samimiyetim olmamasına rağmen içim cız etmişti, akrabamdı sonuçta öz dayımdı ailemdi, sorunu anneannemleyse neden benim annemi ve dayılarımı da bulaştırıyordu bu işe, onların ne suçu vardı? nasıl bir kin vardı ki kadında sadece anneanneme zarar vermek ona yetmiyordu, onun bu acımasızlığı ve tehditleri karşısında benim de nefretim katlanmıştı, işin ucunda ailem vardı, en çok şaşırdığım şey ise dünyada şerli varlıklarla en son uğraşmasını bekleyeceğim kişi olan anneannemin yengeme büyü yapmış olmasıydı, bunlar yengemin sözleriydi ama sesinden doğruyu söylediği anlaşılıyordu, zaten hocamın dediği gibi yalan söyleyemezdi, yani anneannem büyü yapmış veya yaptırmıştı onlara bu kesindi, birden kalkıp anneannemin evine gidip bunu sormayı düşündüm ama en son bana dediklerinden sonra gidemezdim, kadın varlıkların etkisi altındaydı benimle sağlıklı bir şekilde konuşamazdı, elime bir poşet aldım banyomuzda bakır bir tas vardı onu koydum poşete, bimdeki  küçük le colaları  bilirsiniz  onlardan vardı evde  birini açtım mutfakta lavaboya döküp iyice çalkaladım sonra banyodan doldurdum onu da koydum poşete, yengemin annesinin ismi de aklımdaydı, yengemin adını zaten biliyordum, yaptıklarının sebebini de öğrendikten sonra hocamın evine gitmeye hazırdım, anne ben gidiyorum dedim, nereye oğlum dedi dolaşacağım biraz dedim çıktım, aşağıda da babamla karşılaştım işten gelmişti, ona da aynı açıklamayı yaptıktan sonra saate baktım vakit ikindi olmuştu atladım arabaya sürdüm hocamın köyüne doğru tekrardan, sigara üstüne sigara yakıyordum zira bir bilinmeze doğru gidiyordum, hocaya güvenmekten başka çarem yoktu, bu düşünceler arasında köye vardım, çıktım yamaca çaldım hocanın kapısını açan olmadı oturdum evin dibine bir sigara yaktım hocayı beklemeye başladım akşam olmasına az kalmıştı  

sigara bitince kalktım tekrar kapıyı çaldım belki içeride namaz falan kılıyordur bitirmiştir düşüncesiyle, gerçi ikindiyle akşam arası ne namazı kılacaktı üstelik akşama dakikalar kala, ama bir umut işte, açan olmadı yine tekrar oturdum evin dibine, akşam ezanı okunmak üzereydi, camiye uğramadan gelmiştim evin önünde otururken aklıma geldi camide olabilirdi hoca, tekrar köye inmeyeyim bekleyeyim en iyisi ezanı okuyup namazı kıldırsın sonra nasılsa evine gelecek diye düşünüyorum, poşetimi de yanıma koydum bir yandan da kulağım camide hocanın ezanı okumasını bekliyorum ama hala okunmadı, bir beş dakika daha bekledikten sonra ezan okunmaya başladı ama ses hocamın sesine benzemiyordu, ezanı sonuna kadar dinledim bu kesinlikle hocam değildi, evde yoktu ve  ezanı okumadığına göre camide de yoktu, neredeydi bu adam, kalktım ayağa başladım civarı gezinmeye köye bakıyorum yamaçtan, insanlar camideler sokaklar boş kimse yok, evin arkasına dolandım yamaç olduğu için arka ormana gidiyordu, girişine geldim bakıyorum ormana doğru, uzakta bir karartı gördüm daha derinlerde ormanın içindeydi bu karartı, biraz daha içine girdim ormanın, ağaçlığın sonunda biri duruyordu, yürüdüm yürüdüm biraz daha yaklaşıp bakınca daha net gördüm hocamdı bu, aramızda 50 metre falan vardı, ama bir tuhaflık vardı ayakta durmuş yere bakıyordu, kafası bana dönük bir haldeydi ama sürekli yere bakar vaziyette duruyordu hareketsiz bir biçimde, hocam ben geldim diye bağırdım, tepki vermedi, biraz daha durduktan sonra arkasını döndü gitti, nereye gidiyordu girdim iyice ormana doğru arkasından, akşam olmasıyla beraber iyice karanlıklaşıyordu ortalık, telefonum cebimdeydi çıkardım ledini yaktım şarjım azdı ama telefonun ışığı olmazsa iyice azalacaktı görüş mesafem, akşam iyice bastırıyor karanlık artıyordu, yarım saat falan gittim hocamın gittiği yoldan, baktım ileride yine aynı şekilde duruyor, hocam bekleyin benim dedim, yine hoca hızla başka bir yola saptı ben de gittim peşinden  

Yaşanmış Korku Hikayeleri (Gerçek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin