O Köye gitmemeliydim 2

23.4K 122 35
                                    

Adamların karısı kızı çarşaflı ama evlerinde domuz başı asılı, köyde cami yok nasıl bir yerdi burası? hepimiz sessiz sessiz oturuyorduk ben ve ailem şaşırmanın verdiği etkiyle sessizdik lakin karşımızdakiler neden dilsiz gibi duruyordu, baktım bunların ne içersiniz açmısınız falan diye soracağı yok, telefonla uğraşayım dedim elimi cebime attım telefon arabada kalmış ben bir arabaya gidip telefonumu alayım basri amca dedim ses etmedi, kalktım çıktım evden arabaya giderken ilk kapıyı çaldığımız evin penceresinden kapıyı açan çocuk bana bakıyordu, arabadan telefonu aldım sonra baktım çocuğa böyle karşılıklı iki düşman gibi bakışıyorduk, pencere kapalıydı camın arkasından bakıyordu, sonra o mimiksiz velet gülmeye başladı ama bu öyle şirin bir çocuk gülmesi değil tüyleri diken diken eden nefret dolu bir gülüş, bana bakıp gülüyordu gülüyordu gülüyordu, inanılmaz derecede rahatsız ediciydi, birden gülmeyi bıraktı, arkasından iki el belirdi, yetişkin  eliydi bunlar, vücudu perdenin arkasındaydı sadece elleri gözüküyordu, çocuğun boynunu sıkıyordu, çocuk resmen boğuluyordu, sonra hareketsizleşti kafası ağzı açık geriye düştü boğularak ölmüş gibiydi, ananı avradını gibiyim koştum basri'nin evine bağıra bağıra basri amca çocuğu boğuyorlar basri amca koş, basri kalktı hangi ev dedi koştuk dayım ben basri pencerenin perdesi çekiliydi kapıyı çaldık, o da ne biraz önce öldüğünü net olarak gördüğüm çocuk açtı, basri bana baktı bu çocuk muydu dedi, bu çocuktu az evvel birisi boğuyordu çocuğu dedim, işte çocuk burda sapasağlam gördüğün gibi dedi, nasıl olur dedim 1 dakika evvel çocuğu boğdular, hava değişimi çarpmıştır yeğenim hayal görmüşsündür dedi, hayal falan değildi amk, bildiğin mala bağlar vaziyette girdik basrinin evine benim gözlerim kocaman olmuş önüme bakıyordum, dayımın sesiyle irkildim kendine gel oğlum hayaldi işte erkek adamsın dedi, kafamı iyiyim der gibi salladım, telefonu çıkardım çekmiyordu, laf açmak maksadıyla kızın babasına dönüp basri amca burada telefon çekmiyor sanırım dedim, köyün arka kısmında hammatşeri tepesi denilen bir yer var belki görmüşsündür yolda sol tarafınızda kalıyordu oraya gelip istasyon kurdular 3 sene evvel ama kısa süre sonra yıkıldı tekrar geldiler tekrar kurdular yine yıkıldı ondan sonra da uğraşmadılar bir daha, yani burada hat çekmez dedi, tepeyi anımsayamadım ama başka bir soru sordum basri'ye, araba falan da görmedik hiç dedim, bizim köyde vasıta kimseye lazım olmaz her türlü ihtiyacımızı kendimiz yaparız biz bu halimizden memnunuz dedi, nasıl yani amk?, adam deli gibi konuşuyordu kafası kırıktı sanırım amk gavadının hayır insanın hastane ihtiyacı olur köyde bulunmayan bir eşyaya ihtiyacı olur, bu insanlar bildiğin yüzyıllar öncesinde kalmıştı, kızla anası ayakta dikilmeye devam ediyordu anneannem kadına dönüp ayakta niye bekliyorsunuz oturun kızım dedi,  

cevap vermediler, basri onların yerine konuşmaya başladı, bizim adetlerimize göre ekgib kısmı konuşmaz onların dilleri de erleridir ağızlarıda dedi, yani bildiğin saksı gibiydi kadınlar o köyde, hepimiz rahatsız olmuştuk bu tuhaf köyden, bu sefer annem adama dönüp kızınızın gül yüzünü bir görelim dedi muhtemelen amacı kızı görüp geri dönmekti şehrimize o da sevmemişti belli ki köyü ve adamın tuhaf konuşmalarını, kızın yüzü dahi çarşaflı idi gözleri açıktı ama sürekli yere baktığından mütevellit sadece bir gölge gibiydi, yani kız güzel mi cirkin mi hicbirşey belli değildi sadece boylu poslu olduğu anlaşılıyordu çarşafın üstünden,  bu arada akşam oluyordu yavaş yavaş, adam yan odada görün dedi, annem, anneannem, kız ve kızın annesi yan odaya geçip kapıyı kapattılar, kısa süre sonra kızın yüzünü görüp geldiler anneannemin yüzünde güller açıyordu ben bize müsaade demesini beklerken dayımla bize bakıp oldu bu iş dercesine işaret etti, kızı çok beğenmiş gibi bir hali vardı, bütün tuhaflıklar unutulmuştu birden bire, aile büyüğü olarak anneannem hiç uzatmadan kızı istedi, adam duraksadı diyeceklerime iyi kulak verin dedi ve anlatmaya başladı, şimdi gidin 3 çarşamba sonra geri gelin, düğün köyde kurulacak, düğüne sadece köy ahalisi katılacak, yanınızda kimse gelmesin sadece dördünüz gelip düğünü yapın, gerdeğe köyde girilecek, ertesi sabah kızı alıp kendi şehrinize gidebilirsiniz, tamı tdıbına bunlar olacak adetlerimiz budur dedi, şaşkın şaşkın birbirimize baktık dayımla ne zırvalıyordu bu herif nasıl adetlerdi bunlar?, biz karşı çıkmasını beklerken anneannem herşey kabul dedi,  hayır onca akraba eş dost vardı bizim, sadece köydeki tanımadığımız ahali ile ne düğünüydü bu, anneanneme baktım nasıl kabul etmişti böyle birşeyi amk, adamın istekleri kabul edilebilecek şeyler değildi, anneannem kızı nasıl beğendiyse hipnoz olmuş gibi herşeye kabul dedi kestirip attı, bize de söz düşmezdi köyden ayrıldık 3 hafta sonraki çarşamba gelmek üzere şehrimize doğru yola koyulduk hava kararmıştı ama etrafta cami olmadığından ezan duyamadık, tekrardan geldiğimiz orman yoluna girdik  

Yaşanmış Korku Hikayeleri (Gerçek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin