AŞKIN HİKAYESİ ♥ HARLENA

İlk tanışma ♥ 1. BÖLÜM

Ellen: Şimdi sana sormak istediğim çok özel bir soru var.

Selena: Evet.

Ellen: Çok yakın zamanlarda yaptığın bir röpartaj hakkında konuşmak istiyorum. Sana One Direction üyelerinden favaronin kim olduğu sorulmuştu ve sende Zayn demiştin. Bunun özel bir nedeni var mı diye merak ediyorum.

Selena: Biliyor musun aslında var. Onların grubu çok hoş ve çok tatlılar. Hepsini seviyorum ama Zayn benim favorim. Saçlarını gerçekten çok güzel yapıyor. Ben bile bu kadar uğraşmıyorum. Aslında saçlarımı makyözüm yapıyor ama boş ver işte.

Ellen: Bence de saçları konusunda çok haklısın. Yakında Unicef için Afrika’ya gideceksin. Bunun için heyecanlı mısın?

Selena: İnanılmaz derecede hayecanlıyım. Ve bunu biliyor muydunuz bilmiyorum ama Demi ve One Direction ile birlikte gidiyoruz. Çünkü oradaki insanlar için daha özel şeyler yapmak istiyoruz.

Ellen: Bunu bilmiyorduk. O zaman Zayn ve saçlarını yakından görme şansın olacak sanırım.

Selena: Evet ve ona bunu nasıl başardığını da sormayı düşünüyorum.

Ellen: Bugün bize katıldığın için sana çok teşekkür ediyorum. Yeni albümünü almayı unutmayın tekrar görüşmek üzere.

**********************************************************************************

Sitresle başımı salladım. Az önceki röportaj oldukça zordu. Biraz dinlenmeye ya da uyumaya ihtiyacım var. Bu sırada telefonum ötmeye başladı. Arayan her kimse onu gerçekten öldürebilirim. Telefonun ekranına bakmadan telefonu açtım. ‘’Efendim ‘’ sıkıntıyla nefesimi dışarı verdiğim sırada karşı taraftan gelen neşeli sesi hemen tanıdım. ‘’Ahh üzgünüm tatlım seni rahatsız etmek istememiştim ama sana bir haberim var ‘’ ‘’Sorun değil Demi. ‘’ Evet neymiş şu haberin ‘’ diye birazda olsa neşeli konuşmaya çalışmıştım. ‘’Şey biliyorsun Unicef için Afrika’ya hep birlikte gidiyoruz ama sen o gruptan sadece Niall’ı tanıyorsun. Bu yüzden seninle tanışmak için bu akşam seni evlerine yemeğe davet ediyorlar ‘’ diye Demi bana bir solukta her şeyi özetlemişti. Ama bu yorgunlukla hiç gitmek istemiyordum. ‘’Demi onlarla sadece aynı günde birkaç kez karşılaşıp fotoğraf çektireceğiz. Hepsi bu. Onlarla aynı uçakta gidip saatlerce vakit geçirmeyeceğiz sadece ufak bir karşılaşma bence buna gerek yok ‘’ dedim. Demi konuşmadan önce içeri korumam geldi. Onunla birlikte arabaya doğru yürümeye başladık. Demi hala telefonda gitmemin önemli olduğunu ve gelmezsem ayıp olacağını falan anlatıyordu. Dayanamadım ve evet dedim. ‘’Sonunda akşam saat 7.00 de hazır ol. Nial gelip seni alacak. Şimdi kapatıyorum tatlım. Muah ‘’ diyerek telefonu kapattı. Saat daha üçtü. Demek ki yorgunluktan kurtulmak için yaklaşık olarak üç saatim hazırlanmak içinde bir saatim var. Umarım yeterli olur.

********************************************************************************** ‘’Ahh başım ‘’ diyerek inanılmaz bir baş ağrısıyla gözlerimi açtım. Saate baktığımda 7.10 du. Tanrım unuttum ne olacak şimdi. Çalar çalar gider canım. Off ne saçmalıyorum ki ben tabi ki de öyle olmayacak. Biraz utanarak kapıyı açtım. Karşımda Nial’ı beklerken Harry’i görmek büyük bir sürpriz ve benim için de iki kat fazla utançlık olmuştu. ‘’Şey ben geç kaldığım için özür dileyecektim ama pekte geç kalmışa benzemiyorum ‘’ dedi ukalaca. ‘’Uyuya kalmışım tamam mı çok yorgundum ve kalkamadım. Şimdi içeri geç otur ve beni bekle bende bu sırada üzerimi değiştireyim ‘’ diye çıkıştım.

 Aslında böyle agresif birisi  değilim ama uykudan uyandırılınca böyle oluyorum. Dikkat uyanınca değil uyandırılınca böyle oluyorum. ‘’Tamam sinirlenme ‘’ dedi. Sonra gözlerini üzerimde gezdirip kahkaha atmaya başladı. Neye gülüyor bu kıvırcak kafa gerçekten elimde kalacak. ‘’Gerçekten ayıcıklı pijamayla mı uyuyorsun ‘’ deyince aklım başıma geldi. ‘’Evet çok yumuşaklar ayrıca iki katta rahatlar ‘’ diye bilmişçe cevap verdim. Ama bana daha yüksek sesle güldü. Kollarımı göğsümün altında birleştirdim ve öfkeyle dışarı nefesimi verdim. ‘’Biliyor musun çok ukalasın ‘’ dedim. ‘’Belki ama sende çok kabasın ‘’ dedi sırıtarak. Dalga geçercesine kafamı salladım.

‘’Neden Nial gelmedi ‘’ diye sordum. Sahi niye gelmemişti. ‘’ Demi’yi almaya gitti. Dönüşte seni de alacaklardı ama trafikte takılı almışlar. Beni arayıp almamı istedi ‘’ diye basitçe beni yanıtladı. ‘’Keşke beni arayıp söyleseydi ya da sizin gruptan Zayn’i yollasaydı ‘’ dedim. Bir kere birisine gıcık oldum mu ona laf sokmadan duramazdım ve Harry de artık o listeme dahildi. ‘’Doğru sen ve Zayn’in mükemmel saçları değil mi ‘’ sonra sesimi taklit ederek ‘’ Saçlarını gerçekten çok güzel yapıyor. Ben bile bu kadar uğraşmıyorum. Aslında saçlarımı makyözüm yapıyor ama boş ver işte.’’ Bugünkü söylediklerimi tekrarladı. ‘’O kıvırcıklarının altında bir beyin var mı acaba ‘’ahh al sana aptal kıvırcık dedim içimden aynı zamanda.  ‘’Bir değil iki tane var çünkü seninkii de bana koymuşlar ‘’ dedi. Kısaca bana beyinsiz dedi.’’Sen bana beyinsiz mi diyorsun ‘’ diyerek onun önünde durdum. Kapıya yaslanıp bana ‘’Nasıl anlarsan ‘’ dedi. Ben cevap vermeye hazırlanırken ‘’Bak bende sana meraklı değilim şimdi yukarı çık ve hazırlan yeterince geç kaldık zaten ‘’ dedi.

Eğer şuanda geç kalmış olmasaydık kıvırcıklarını yolabilirdim ve ciddiyim bunu yapardım. Arkama dönüp tekrar o aptala baktım. ‘’Niye bakıyorsun ‘’ dedi. ‘’Sadece kıyafetlerinden kopya çekiyorum ne giymeliyim diye ‘’ dedim. ‘’Hadi ama beni süzmek için daha iyi bir bahane bulamadın mı güzelim ? ‘’ dedi. O sırada gerçekten onu süzdüm beyaz tişört siyah dar pantolon ve konversleriyle cidden iyiydi. Ama bu kez cevabımı yapıştırmakta geç kalmadım. ‘’Zayn varken neden seni süzeyim ki ? ‘’ dedim ve cevabını beklemeden giyinme odama koştum.

Gerçekten şimdi bu uyuzu bekletirsem başımı daha çok ağrıtırdı. En iyisi hazır kombin dedim ve etek bluz kombinimi giyip saçlarımı topuz yaptım. Makyaj için de biraz zaman ayırıp aşağıya indim. Beni baştan aşağıya süzdü. ‘’Vay anasını cidden güzelmişsin yani hızlıymışsın ‘’ dedi. Cidden tam bir sersem. ‘’Sende idare edersin ukala kıvırcık ‘’ dedim. Eve gelince Harry inmem için kapımı açtı. Teşekkürler anlamında kafamı salladım bişiy demedi öküz işte ne olacak.

‘’Hey bir de şunu dinleyin uyuya kaldığı yetmezmiş gibi kapıyı ayıcıklı pijamalarıyla açtı’’ diye Harry herkese olan biteni anlattı. ‘’Senden nefret ediyorum ‘’ dedim. Masadakiler şaka olarak algılasa da ben ciddiydim. Bu sırada Zayn kulağıma eğildi ve ‘’Takma sen Harry’i o hep böyle yapar ‘’ dedi. Ama demek istediğini anlamamıştın. ‘’Nasıl yani ‘’ dedim bende Zayn’in kulağına. Zayn soruma cevap vermek için tekrar kulağıma eğilmişti ki Demi’nin sesi bunu böldü. ‘’Şey son dakikada benim dışımda gelişen sebeplerden dolayı sizinle Afrika’ya gelemiyorum ‘’

Demi’nin dedikleriyle inanılmaz dercede şok oldum. Oraya bu salak kıvırcık ile gitmektense tek gitmeyi tercih ederdim. Biliyorum yalnızca Harry gelmiyor çocuklarda geliyor ama yine de bu kötü oldu bence. ‘’O yüzden bu akşam yemekte Selena ile tanışmanızı istedim. Orada yalnız kalmasını istemiyorum’’ dedi. İşte benim arkadaşım. ‘’Ne oldu da gelmiyorsun ‘’ diye sormadan duramadım. ‘’Şey turneme erken başlamam gerekiyor ki bu ödül günleri ve benzeri günlerle konserler çakışmasın diye ‘’ açıkladı. Hepimiz anladık dercesine kafamızı salladık. Ama bu beni oldukça üzmüştü bu demek oluyor ki Demi‘yi aylarca göremeyeceğim.

‘’Aslında bu akşam benim de sizlere bir haberim var ‘’ diyen Louis ‘e döndük bu kez. ‘’Aslında haberden çok Selena’ya sormak istediğim bir şey ‘’ dedi. Böyle deyince meraklanmıştım bana ne sorabilirdi ki. Sor dercesine gözlerimi Louis’e yönelttim. İma etmek istediğimi anlamış olacak ki konuşmaya başladı. ‘’Demi gelemediğine göre uçakta yalnız yolculuk yapacaksın diye tahmin ediyorum ‘’ dedi. Konunun nereye geleceğini hala anlamasam da ‘’Evet ‘’ dedim. Bir an önce sadede gelmesini istiyordum. ‘’Şey o zaman bizim uçakla gelmeye ne dersin ‘’ diye sordu. Ne yani o kıvırcık ile 11 saatten fazla aynı uçakta mı kalacağım. Hah HAYIR KALSIN ..