fazla kafa yormuşlardı. Ta ki bir gün adliyede birbirlerine rastlayana
kadar…
Hakan çok samimi bir arkadaşı, Perim ise bir dava nedeniyle orada
bulunuyordu. Birbirlerini gördükleri an kısacık bir süre için ayakları yere
çakılmış, hareket edemez halde bulmuşlardı kendilerini. İlk toparlanıp
yoluna devam eden Perim olsa da, arkadan ona yetişip konuyu açan Hakan
idi. O gün kartını almış, sonraki günlerde de ilk buluşmaları
gerçekleşmişti. Her şey inanılmaz güzellikte ve hızda ilerlerken bir gün
gazetede çıkan bir haber ile uzun süredir yükselişte olan beraberlikleri,
bayır aşağı son sürat inmeye başlamıştı.
Yaşadıkları zorlu ayları ve sıkıntıları hatırlamak ikisinin de canını sıkmış
olacaktı ki, konuyu değiştirme ihtiyacı duydular.
Gökyüzünde havai fişekler patlarken yaşadıkları an bir masaldan farksızdı.
Hakan hafifçe geri çekilip, karısının gözlerine öyle büyük bir kararlılık ve
arzu ile baktı ki, Perim elinde olmadan ürperdi.
‘Seni seviyorum sevgilim. Yaşanan tüm tatsızlıklar geride kaldı. Bu geceyi
bizim peri masalımızın başlangıcı olarak kabul et. Sen benim perimsin ben
de senin prensin. Ve sonsuza dek mutlu yaşayacağız…’
‘Sonsuza dek…’ diye tekrarladı Perim de sanki yemin edercesine.
‘İndir beni artık düşüreceksin şimdi’ derken kahkahalarla gülüyordu Perim.
Hakan balayı suitine girerlerken kucağında taşımaya söz vermişti ama bu
anı yaşamak için epey beklemeleri gerekmişti.
Ne Perim’in ne de Hakan’ın ailesi yeni evlileri yalnız bırakmaya gönüllü
görünüyorlardı. Özellikle gelinin annesinin kızının ardından ağlama
geleneğini kapsamlı bir seremoniye dönüştürmesi nedeniyle odaya...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkla Kal
Fiksi Remajaİnsan olmaktan yorulur bazen insan. Hayat yorar, aşk yorar, yalnızlık yorar, kalabalık yorar, gelen yorar, giden yorar... Sana sunulan hiçbir şeye alışma bu yüzden. Terk edenler yorar... Daha az güvenmeye, daha az sevmeye ve daha az inanmaya tecrübe...