Biraz Yaşamak Biraz Aşk

22 9 0
                                    

Bileklerim sızlıyor...
Otobüsten indikten sonra dinlenme tesisinin tuvaletine girmiştim. Gittiğim yerden korktuğum için sanırım kafam çok ağrıyordu. Sonra bileklerime bişey yaptım... Gözlerim... Bulanık korkulu bir çift göz... Ne oluyor...
  Gözlerimi açmaya başladığımda kendimi beyaz bi odada buldum. Oldukça soğuk ve sessiz. Kimse yok sanıyordum. Ta ki biraz doğrulduğumda yanımda uyuyanı görünceye kadar.
Olabildiğince sessiz olmaya çalışarak yerimden kalktım. Daha doğrusu kalkmaya çalışırken kolumdaki serum iğnesi canımı felaket acıttı. Yavaşça çıkarmaya çalışırken yanımdaki şahıs uyandı. Şahıs diyorum çünkü bu çocuk kim tanımıyorum. Bileklerime baktı ve yavaşça gözlerime bakarak gülümsedi. Gözleri kızarmıştı. Ağlamış olamazdı dimi..?
Sonradan öğrendim ki o şahıs hastahaneye yattığım ilk günden beri başımdaymış ve her gece yanımda ağlıyormuş. Şaşırdım çünki onun kim olduğunu bu olayı öğrendiğimde bile bilmiyordum. Uyandığını gördükten sonra hemen odadan çıkıp gitti ve gelmedi.
Hastaneden ayrılıyorum. Cenazeye giderken cenaze olasım geldi galiba. Çok sevdiğim değer verdiğim bir yakınımı kaybettim. Bunu öğrendiğimde hemen ilk otobüse bilet aldım ve yolda gelirken neden böyle bişey yaptığımı bilmiyorum. Hastahaneden çıktım ve doğruca cenaze evine gittim. Defin yapılmıştı çoktan. Hepi topu iki gün kaldım hastahanede ama duaya yetişmiştim sanırım dedim ve kapıyı çaldım.
O an yerin dibine girebilirdim. Çünkü karşımdaki o şahıstı.. Yakınımın değer verdiğim o büyüğümün oğluydu bu. Nasıl oldu da tanıyamadım en başından. Benim şaşırdığımı görünce kolumdan tuttu ve arabasına bindirdi ben donup kaldığım için onun beni yönetmesine izin veriyordum.
Bi kafeye oturduk ve bana herşeyi anlattı. Benim geleceğimi duyduğu an bi fenalık yapmamdan korkup  dinlenme tesisine kadar beni almaya gelmiş. O gelse bırakıp gidememiş ve hemen hastahaneye götürmüş beni.
Bu oydu... O bana tüm bunları anlatırken benim zihnimden yıllar öncesi film gibi geçiyordu. Bu oydu...
Mert... Çocukluk aşkım. Ve yaklaşık üç yıl önce ayrılmak zorunda kaldığımız bi ilişkimiz vardı. Sebepler bahaneler. Ve o şimdi karşımda. Çok değişmiş bir şekilde bana birşeyler anlatıyor...
Sustu ve gözlerime baktı. Ellerimi tutarak '' Ece, GİTME... ''  dedi.
Ben gecelerime rüya gibi hayal olan bu adamı nasıl bırakıp gidebilirdim. Ellerimi tutuşunu, gözlerime bakışını özlediğim bu huzuru nasıl bırakabilirim.
Gidemedim.... Gitmedim. Ve şimdi kızımız Ebrar ile minik yuvamızda yaşıyoruz..
Huzur mu? Tam olarak kızımın bana '' Anne.. '' demesinde saklı..

Ölümün En Güzel TarafıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin