Hafta sonlarını sevmiyorum. Yapı olarak herkesin bildiğinin tersini savunmakta üstüme yok. Ancak bu kez konu inat etmek değil..Hafta sonu maç krizi yaşıyoruz evde .Öyle böyle değil bildiğin küsmeli, atarlı, giderli cinsten..Yani adamı sevmesem, birde sonu hapis olmasa hafta sonuna girerken adamı zincire vurasım, odaya kapatasım, dağa kaldırasım geliyor..
Adam koyu, kopkoyu, duble koyu Galatasaraylı.. Ve sen adamın sadece Galatasaray maçını izlediğini düşünüyorsun değil mi ? Hayır.. Hiç alakası yok unut onu... Cumadan pazara kadar digitürkte ne kadar maç varsa hepsini izliyor. Hatta eğer akşamki maç derbiyse, sabahtan başlıyor, son on yılın maç özetlerini izlemeye.. Maça hazırlık yapıyor.. Maç sonundaki Ermen Toroğlu' nun programını söylememe gerek yok sanırım...Fenerbahçe tek bükemediğimiz bilek, o yüzden onunda her hafta tüm maçlarını takip ediyor.. Beşiktaş kardeş takım olduğu için izlemese olmaz. Bursa spor zaten Bursalıyız, milliyetçi damarımız var.. Bla bla bla... Hepsinin bir mantıklı sebebi var adamda.. Her yıl hangi takım küme düşecek, hangisi çıkacak, averaj ne demek, ofsayt ne, faul ne, orta hakem, yan hakem... Konuya o kadar hakimimki federasyona başvursam beni havada kaparlar..
Diyeceksin ki ne var bunda adamın haftasonu bir tek maç keyfi var izlesin... Anacım adam gibi izlese sakince izlesin, tuttuğu takımı izleyecekse izlesin. Ama bu öyle değilki... Adamı beş gün işiyle iki gün maçlarla paylaşıyorum. Benim hangi tatlıyı sevdiğimi bilmez, Hakan Şükür 'ün ayakkabı numarasına kadar biliyor.Bu benim kocam Avrupa kupası maçları için gitti plazmanın kralını aldı kendine, ama benim parmakta hala tek taş yok. Where is the adalet??
Yeni evliyken maç saatine yakın hazırlık yapardım. Ya bira, cips, çerez, patates kızartması yada çay, börek, kurabiye, sevdiği tatlı.. Oturup birlikte izlemek için. Bak tırnak içinde ' yeni evliyken' .. Maç izlerken bira ve çerezler mi dağılmadı, çaylar mı dökülmedi, ben mi yanmadım... Ne istersen .. Sıcak çay bardağını sehpaya tam koydum, maçın son dakikaları, Galatasaray gol kaçırdı adam yerinden bir hopladı, ayağı sehpaya çarptı çaylar benim üzerime döküldü. Maç bitti adam diyor ki " şimdi yer silmenin sırası mı?" Dedimki hakikaten şimdi yer silmenin sırasımı da ulan öküz, çayı üzerime döktün, yandım yetmedi, halıda iz kalmasın diye diz çökmüşüm halı siliyorum, farkında değilsin!!" Adam diyor ki "yok canım." Canına ot tıkarım senin camış, anam beni sana halı, koltuk ağartmam için mi doğurdu , büyüttü lan ayarsız , koluna bacağına hakim ol !!!.. Demedim tabi nasıl diyeyim yüzüne yeni evliyim.. Hep içimden... Adam diyor ki "ben sana zarar veriyorum bir daha benimle oturma maç izlerken!!" ahaaa adamın bulduğu çözüme bak hele.. "Karıcım ben öküzüm, hayvanım, ayarsızım, seni yaktım, bir daha maç faslı evde bitti , daha da izlemem " diyeceğine...sen yanımda durma diyor.
İlerleyen zamanlarda buna bir çözüm bulmam lazım deyip sonunu düşünmeden , maç saati şalteri indirdim.. Ama bu hiç iyi bir fikir değil, siz denemeyin diye söylüyorum. Çünkü hem çabuk fark ediyor, hem de çenesi ve kaprisi yüzünden hayatından benziyorsun bir anda... Diyorum ki kendi kendime "kızım elinde cevher var kadınlığın, caziben!! Kocana maç saati yürü" diyorum.. Giyiyorum iç çamaşırlarını, hem de adamın en sevdiklerinden, sıkıyorum afrodizyak etkili parfümümü, birde güzel makyaj yapıyorum kendime, evin içinde, ekranın önünde, adamın oturduğu koltuğun dibinde, tepesinde salına salına dolanıyorum. Adam diyor ki"seni görüyorum aşkım git yatağımıza devre arasında geliyorum!!!".. Devre arası ne lan... Yuhhhh yuhhhh... Yok yaaa... Bu planın sonu böyle olmamalıydı ama yaaa... Olay yine elimde patladı... Adamı maçtan vaz geçiremiyorum...
Başka bir yol bulmam lazım.. Arkadaşlarla plan yapmaya çalışıyorum. Ya bize gelsinler yada biz gidelim. Bu maçı böyle izleyemesin. Dışarı yemeğe gidiyoruz arkadaşlarla bu adamın bedeni masada, aklı, gözü kulağı dev ekrandaki maçta.. Yediğimizi , içtiğimizi anlamıyoruz. Üstelik ben daha çok sinir oluyorum buna , boğasım geliyor yeminle...Arkadaşları eve davet ediyorum. Kocam maç izliyor, biz kocamı... Bu planda elimde patlıyor, arkadaşlar "bir daha maç günü plan yapmalıyım" diyorlar...
Dışardaki el bunu niye çeksin deyip bu kez aileleri katıyorum olaya.. Ya bizimkilerle buluşuyoruz, yada bunun ailesiyle... Benim mazlum, sakin, sempatik babam bile bunun yanında azıtıyor. Bir iken iki oluyor manyaklar... Bizimkinin amcasını yada babasını çağırıyorum bu sefer, hem ben rahat edemiyorum, hem bu bozuluyor. Çünkü onların yanında rahat küfür edemiyor..
Arkadaş o kibar adam, o salon erkeği adam maç saati içine şeytan mı kaçıyor bilmiyorum da bir bağırıyor, bir küfür ediyor... Hayatımda daha önce ben öyle küfürler duymadım... Biz maç sonunda hakem ve yirmi iki futbolcu, antranör, yedek falan derken yaklaşık otuz kişiyle akraba oluyoruz.. Ailemiz her maçta genişliyor... Maşallah..
Şimdi ben yada içinizden biri, bir adamı beğeniyorsun, etkileniyorsun, seviyorsun, istiyorsun falan derken bir yaşam kuruyorsun, kuruyorum, kuruyoruz... Sonra o beğendiğin adamın bir canavara dönüştüğünü izliyorsun. Maç bitiyor, yorumlar, kritikler bitiyor, o ejderha kuzu oluyor, her şey normale dönüyor, canı seni çekiyor... Eee hacı... Nerde kalmıştık... Sonra diyor ki bu kuzu "karım beni istemiyor, karım hiç romantik değil" lannn seni ıslak onunla döverim , anan gelse alamaz elimden... Sokulmuş yanıma "aşkım, hayatım, çiçek, böcek..." lann camış git öteye.. İki saat önce seni maç izlerken izlemişim. Olabilecek en kaba adam olmuşsun. Sor bir bana canım seni çekiyor mu??? İticisin işte... Yatağa gül yaprakları da döksen, pırlantalar da taksan öküzsün, ayısın, camışsın şu an gözümde... Şu an bana canım desen, canın çıksın anlıyorum ben... O nasıl olacak??.. Maç izlerken saatlerce anırdın, böğürdün, çemkirdin içerde, ben duydum.. Şimdi yanımda aşk böceğim modundasın da ben yer miyim ??... Senin maç sevdan yüzünden benim her hafta sonum piç oldu işte... Hayallerim yıkıldı... Ve bu on yıl sürdü on yıl.. Lannn adamla tatile giderdik, adam orada da maç izleyecek diye çıldırırdı, gider izletdi , ben yalnız kalırdım... Valla öyleydi, inan yani gerçekten.. Çocuğumu doğurmak için hastaneye giderken de Galatasaray - Erciyes spor maçı vardı, arabada dinledi, 4- 2 galatasaray aldı maçı... Biz yıllarca bir galatasaraya, bir de ailesine göre program yaptık. Galatasarayın maçı var mı, annesinin bizi göresi varmı ??.. Yok mu.. İyi hadi program yapalım...
Sonuç artık biriyle tanışırken maç izler misin fanatik misin diye soruyorum.. Herkes sgk varmı diye sorar, ben maçkolik misin diye soruyorum.. Yıllarca gözüm korkmuş, bıkmışım, yılmışım... Küfür eden , bağıran, anıran adamı hala sevmiyorum... Salon erkeği seviyorum. Masaya benden önce oturmayan, sandelyemi tutan, yemeğe benden önce başlamayan, arabaya binerken kapımı açan...Oooo napıyorsun deme.. Ben bunu yaşayabilecek , taşıyabilecek kadınım.. Çerezle uğraşmam... Önce kendini bileceksin, sonra neyi hakkettiğini...
Yazarın notu... Şimdi ikinciyle evli, ve maç izlemekten vazgeçti artık fanatik değil...