TANITIM

589 44 17
                                    

"Minseok bebeğim çıkar mısın artık şu odadan?"

"Asla ve bir daha bana bebeğim dersen sen öldürürüm Jongdae!! senin gibi bir adama nerden düştüm ben ya? Soo'yu dinleyecektim çok geç olmadan, ah aptal kafam ah."

Kafayı yiyeceğim, ne yaptığıma dair en ufak bir fikrim de yok. Tamam belki Minseok geldiğin de televizyonda  mankenleri izliyor olabilirimdim ama konunun bu olduğunu sanmıyorum. Bilmediğim bu konu her neyse kendini odaya kilitledi ve deli gibi bağırıyor saatlerdir. Hiçbir şey yapmadığım zamanlarda bile suçlanıyorum resmen.

TANRIM!

Jongin'e söylerken çok haklıydım adam olunca da bir bok olmuyor, ben 72828228, Jongin herifi de 4 falan.

"Hayatım lütfen çık şu odadan, konuşalım."

"Sen konuşmaktan ne anlarsın, öldürmeden defol buradan. Seni görmek istemiyorum Jongdae. Kafamı duvarlara vuracağım şimdi günlerdir ipucu veriyorum ama o kafan asla basmıyor, gerizekalı herif."

Siktir Minseok nasıl beni görmek istemez, kesin o Soo ve Jongin yüzünden kafalarını kıracağım, dingil herifler. Abi gül gibi yaşayıp gidiyorduk biz, ne musallat oluyorsunuz ilişkime salın bizi.

"Ölümüm senin elinden olsun hayatım yeterki çık şu odadan, hem vurma o güzel kafana, vurma ne olur sağlam lazım o bana. İpucuları da çözerim ben. Hep o iki dingil kışkırtıyor seni değil mi? Geberteceğim onları."

Minseok'dan ses gelmeyince hemen Jongin herifini arayıp beş dakika içinde eve gelmezlerse ölümlerden ölüm beğenmelerini söyledim. Bu durumu onlar bok etti onlar toparlayacaktı, benim minik bebeğimi yoldan çıkarıyorlar. Aradan geçen sürede, artık ne kadar sinirle açtıysam o telefonu, gerçekten de beş dakika sonra bizdelerdi. İkisini de karşımda ki L koltuğa oturtup sorguya çektim önce, bu sırada Minseok'tan hala ses gelmiyordu.

"Ulan yavşak herifler sizin yüzünüzden yaklaşık 1,5 saattir odadan çıkmıyor. Yine ne karıştırdınız lan, ne söylediniz sincabıma?"

"Oğlum ben bir şey yapmadım kaç senedir arkadaşınım güvenmiyor musun?"

"Sana asla güvenmiyorum kavruk herif, dökülün."

Jongin beni ikna etmeye çalışırken Soo'nun ağızından tek kelime çıkmamıştı. Kesin sen bi haltlar yedin kalp dudak dökül bakalım.

"Dökül lan Soo, kesin bir haltlar yedin sen. Sesin çıkmadığına göre."

"Şey evlilikle ilgili birkaç bir şey demiş olabilirim, yani belki."

NEEE! NEEE! Ulan Soo yaktım seni, kafasını karıştırdı kesin. Bahsettiği ipucu da kesin bir haftadır bana gösterdiği evlilik programları, şık mağazalardaki damatlık vari takımlar vesaire vesaire ve bu iki it herifi örnek göstemesi miydi? Üstüne atlayıp seni boğazlamayanda Jongin iti olsun Doh Kyungsoo. Jongin beni Soo'yu öldürmemem için beni sıkıca tutuyordu ama hiç bu kadar ele avuca sığmaz olmamıştım. Gözlerimden resmen alev çıkıyordu, evlilik ve ben mi?

"Soo çıkar Minseok'u şu odadan ya da sen de girecek bir delik ara."

~~~

Yaaaaa.. Bu Jongdae'yi ağızına vura vura sevmeme son bir falan.. Bir gün arkadaşla konuşuyoruz bir kere de yavşak Jongdae yazalım ve seme olsun dedik aklıma bir anda düşüverdi. Bir de o sırada TNK'nin AŞKI HARCAMNIN 80 YOLU şarkısını dinliyordum, bunun da etkisi olmadı diyemem. Yazmaya başlamışken de tanıtımını atmadan duramadım tabi, umarım siz de bu Jongdae'yi benim sevdiğim kadar seversiniz, ben çok ama çok seviyorum..😘

Aşkı harcamanın 80 yolu/chenminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin