Savaşmayı bilmeyene zordur hayat..
Bazı cümleler boğazıma tıkanıp kalıyor ne çıkarabiliyorum nede yutabiliyorum.
Bende ne gidebiliyorum ne kala biliyorum bu hayatta..
Dün asafın yanından ayrılıp otele geldim. Duşa girip yatağın içine girdim. Gece boyu düşündüm..
Asaf, sıla, o kadın, babam..
Ne istiyorlar peki benden daha ne alacaklar..
Yarın babama gitmeye karar verdim.
**
Ertesi günOkula gitmeyecektim bugün. Yataktan kalkıp siyah pantolonumu ve mor kazağımı giyindim saçlarımı topuz yapıp çantamı ve telefonu alıp odadan çıktım.
Merdivenlerden inmeyi tercih edip hizla lobiden geçtim o yaşlı bunakla karşılaşmak istemiyordum.
Evin yolunu tuttum gittiğim de belki kızacak belki de beni kovacak..
Ama bunlara rağmen gitmeliyim öğrenmem bilmem gereken şeyleri öğrenmeliyim..
Evin sokağına girdiğim de
Sanki beni binlerce parçaya bölmüşler..
Ben ise kendi parçalarımı birleştirmeyle uğraşıyorum..Evin önüne geldiğim de burayı özlemediğimi farkettim..
Annem hariç..
Bahçeye adım attığım da arka bahçeden sesler geliyordu.
Arka bahçeye doğru yürümeye başladım tanıdık sesler geliyordu..
Babam ve adını bilmediğim o kadının sesleri..
Biraz daha yürüdüğüm de bana arkaları dönüp konuşuyorlardı.
Ve bir şok daha yaşadım baba yardım edeceğini söyleyen kadın babamla iş birliğimi yapiyordu.
"Uzak dur."diyordu kadın babamsa elinde bir kağıt ona bakıyordu.
Kimden uzak durucaktı babam benden mi..
Kim bu kadın kim??Tam onlara doğru gidecekken arkamdan biri omzuma elini koydu.
"Şşşş sessiz" dedi bu ses arkamı dönüp baktığım da asaftı.
Konuşmama izin vermeyip kolumdan tuttup beni bahçeden çıkardı.
"Ne yaptığın zannediyorsun sen." Dedim bağırarak "Birak kolumu" diyip elimle elini kolumdan kaldırması için işaret verdim.
"Gidiyoruz" diyip beni çekiştirmeye başladı arabaya bindirip hizla evin sokağından uzaklaştık.
'Tesadüf olamaz beni takip etmiş ' diye geçirdim içimden.
"Evet takip ettim" demesiyle ona baktım beni mi duydu ama ben içimden konuşmuştum.
"Benden ne istiyorsun" deyiverdim ona bakmayı kesip yola baktım.
Aklim da hala o kadinla babamın konuşmalarindaydi.
Belkj asaf gelmeseydi öğrenecektim neden orda olduklarını.
Babam nerden tanıyor yoksa o kadın da babama mı çalışıyor.
"Gördüğün o kadın benim annem" demesiyle tekrar asafa baktım.
"Nasıl" dedim hemen yani o kadın sılanın annesi mi sıla bana annem öldü demişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUDA YOLCULUK " Watty2019 "
Novela JuvenilZora mahkûm edilen iki küçük kız. Biri tüm bedeniyle toprak olmuşken, diğeri yaşarken, nefes alırken ölüyordu. Ve onun için ölmekten çok yaşamak zordu.