Gölgelerin DİLİ

Bölüm 17

İyi okumalar.. Umarım beğenirsiniz -😊🤗

Uzun bir zamandan sonra ilk kez huzurlu bir nefes çekti içine genç kız. Sümbüllerin  muhteşem kokusu bahçenin herbir karesine sinmiş gibiydi. Elindeki kitabını çimenlerin üzerine koyarak gökyüzüne baktı.  Leonardo'nun olmaması bu yeri onun için cennete çevirmişti.

Leonardo atının üzerinde görmüş olduğu manzarayla vurulduğunu anlıyordu. Karısının tanrıçaları kıskandıracak güzelliği karşısında nefesinin kesildiğini hissetti. Ateş topunu andıran kıvırcık saçları rüzgarla birlikte dans ediyormuşcasına dalgalanıyordu. Leonardo ölüyordu.. Kızın cazip bedeninin herbir çıkıntısını keşfetme isteğini hareketlendiriyordu karşısındaki eşsiz manzara.. adeta bir büyünün içine görünmez zincirlerle çekiliyordu. Atının üstünde durmasını sağlayan gücü tükenmek üzereydi artık. Aksi halde genç kızı büyük ve tehlikeli oyuna çekebilecek tüm planlar belleğini doldurmaya başlamıştı. Griden siyaha dönen gözleri tehlikenin en büyük habercisiydi aslında.. Atını yavaşça patikaya giden yola doğru sürdü. Ancak Jasmine'nin arkasını dönmesiyle yine olduğu yerde durdu. Ne yapacağını kısa bir süre kafasında tartarak karar verip yine yavaş bir şekilde genç kıza yaklaştı.

Jasmine Leonardo'nun gözlerinin takıldığı yere baktığında eteğin açık kısmını farkederek hızla örttü. Utangaçlığının vermiş olduğu uyarıyla tüm yüzü sıcak bir hal almıştı. Titrek nefesleri kalbinin zorlandığının habercisiydi. Yavaş bir şekilde gelen adama bakıyordu. Tüm ihtişamıyla gücün gösterisini izliyordu. Korkması gerektiğinii biliyordu Tanrı biliyor ya korkuyordu aslında. Ancak leonardodaki birşeyler ona tarif edemediği şeyleri de hissettiriyordu. Kalbinin bu denli hızlı atışı sadece korkusundan kaynaklı olamazdı..

Leonardo emin bir şekilde atından inerek genç kızın yanına gelip elini uzattı. Jasmine ürkekçe bıraktığı eliyle birden kendini ayaklarının üzerinde ve bir nefes mesafesinde Leonardo'nun vücuduna temas ederken buldu. Garip duyguların eşliğinde uzaklaşmaya çalışsada genç adam beline koyduğu eliyle diğer seferden daha yakınına çekti. Genç kızın yumuşak hatları Leonardo'nun sert gövdesine değiyordu artık. Koyu gri gözler genç kızın yeşil gözlerinden dudaklarına indi. Saniyeler sonrasında olacakları anlamak için havanın koklanması yeterliydi. Mistik duygular içinde genç adam Jasmine'nin dudaklarına eğilip yumuşak sayılacak derin bir öpücük bıraktı. Öpüşmelerinin kontrolün dışına çıkmasıyla birbirlerinden ayrıldılar. Jasmine milyonlarca parçaya ayrıldığını hissederken Leonardo onun kulağına eğilerek sıcak nefesiyle birlikte " benimle gel.." dedi. Cevabını beklemeden ise genç kızı hızla kucağına alarak sert adımlarla arka bahçeye doğru ilerledi..

Arka bahçedeki kapıdan geçerek malikanenin karanlık koridorundan odasının bulunduğu kata çıkmak için merdivenlere yöneldi. Jasmine olanların daha doğrusu olacakların yanlışlığını biliyordu. Onunla evlenmişti ancak onu sevmeyen ve her fırsatta aşağılayan bir erkekle böylesine özel bir şeyi yaşayamazdı. Kafasından geçenler o kadar yoğunduki Leonardo'nun odaya geldiğini sırtının soğuk duvara sertçe değmesiyle anladı. Sonrası ise ruhu sanki onları uzaktan izlermişçesine derin ve tutkuluydu. Jasmine kendini zorlayarak gerçeğin yanlışına odaklanmaya çalıştı. Leonardo'nun tutkulu öpücükleri varlığında zorla da olsa durdu. Genç adam kısa süreliğine duraklasada önemsemedi. Ancak kızın minik ellerinin yapmaya çalıştığını farkedince biraz uzaklaşarak anlını kızın anlına dayadı. "Bir sorun mu var Jasmine.. Kafandakilerden kurtulsan iyi olur.. " Jasmine emir vererek konuşan adama baktı. Adamın duruşu değişmiş olsada bedenleri hala birbirine kenetli durumdaydı. İkiside biliyordu aslında ayrılırlarsa herşey değişecekti.. Yeni yeni kurulan dengeler eskisinden de daha kötü bir hal alıcaktı. Genç kız bunu bilerek genç adamın göğsüne koyduğu ellerine bakarak "Bana aşık mısınız Lordum.." dedi. Leonardo  kısa bir süre genç kızın ne dediğini algılamaya çalıştı. Cevabını bildiği soruyu sorduğuna göre aptal olmalıydı. Evet Jasmine'ye  çekildiğini biliyordu ancak bu aşk olamazdı. Tek bir kadın vardı onun için..   Leonardo gülümseyerek genç kızın yüzünü ellerinin arasına alıp kendisine bakmasını sağladı "Sana aşık olmak mı ? Sözlerimin bu zamana kadar algılayamamış olman beni şaşırttı Jasmine.. Sana bunu defalarca söyledim. Ben hayatımda tek bir kişiye aşğk oldum şuan bile onun hayaliyle sana yaklaşıyorum.." sözlerine genç kızı kıracağını bile bile kulağına doğru eğilerek devam etti "onun sıcaklığını sana dokunarak hayal ediyorum tıpkı diğer kadınlara yaptığım gibi.." Jasmine için zaman durmuştu.. gözünden akan yaşın Leonardo'nun elinde bir yol oluşturmuştu. Ancak Leonardo bir kadının gözyaşlarında yelkenleri indirecek bir adam değildi. Nitekim de hiçbirşey yapmadan genç kızı izledi. Sonuçta onu en başta uyarmıştı. Şimdi kırılan umutlarının tek suçlusu yine karısıydı. Jasmine kendini toplayarak genç adamı kuvvetli bir şekilde ittirerek elinin tersiyle gözlerindeki yaşları sildi. "Hakklısınız lordum söylemiştiniz. O zaman şimdi diceklerimide siz iyi dinleyin bundan sonra bana hiçbir şekilde dokunmayacaksınız. İstediğiniz kadınla birlikte olabilirsiniz ancak bana dokunamazsınız. Artık umursamıyorum.. Tüm İngiltere bilse dâhi aldatmanızı problem etmeyeceğim tabi bana dokunmamanız şartıyla.." Leonardo genç kızın tavrına şarşırsa da bunu belli etmedi yavaş bir şekilde yatağına oturarak ellerini dizlerine dayadı. "İçindeki ateşi gördüm Jasmine.. O ateşin ki şeytanın günaha daveti gibiydi.. dolayısıyla karıcığım bana karşı karılık görevini yerine getireceksin.." Jasmine gülümseyerek genç adama baktı "demek ateşim büyük bir davetti. Ancak bilmediğiniz bir durum var lordum. Benim ateşim sizi kafanızda kurduğunuz ölü bir kadın ise beni yakar.. sonunda ise yok olmuş iki beden kalır. Bu yüzden Benden uzak durucaksınız bu size son ikazımdır " Leonardo kalkan kaşına tezat gülüşüyle genç kıza baktı "benim evimde kendi kurallarınızı diretemezsiniz. Peki dediğiniz gibi olsun eminim ki malikanemin soğuk ve yalnızlığı sizin tek sığınağınız olucak. Ve Jasmine bana gelen sen olacaksın" dedikten sonra genç kıza birkez dahi bakmadan odadan çıktı. Jasmine soğuk odada Leonardo'nun odunsu kokusunu soludu. Şuanki durum içini sıksada sessiz kalamazdı. Onu sevmeyen bir adam ile özel anları paylaşamazdı. İçindeki hala yanmakta olan gurura sarındı. En azından hata yaptığını düşünmüyordu.

Leonardo sinirle girdiği dark devil'ın içerisine baktı. Tanıdık kimse olmaması iyiydi. Sessiz olduğu zamanlarda arkadaşları konuşmamaları gerektiğini bilirdi. Ancak şuan tek istediği içindeki garip hissin yok olması için gerekli içkiyi içmekti. Hızlı ve sert adımlarla her zamanki masasına otutarak içkisini istedi. Garson kız gülümseyerek kısa bir süre sonra içkisini masaya koydu. "Afiyet olsun Lordum.." Leonardo kısık gözlerle genç kıza baktı. Şüphesiz ki kızı ikna edip herhangi kumar odasında birlikte olabilirdi. Ancak şuan için aklındakiler buna izin verecek gibi durmuyordu. Belki ilerleyen zaman da gibilerinden düşünerek kıza gitmesi için işaret yapıp içkisini yudumladı.

Brendan odasına geçerken dumanların içerisinde siyah bir kaplan gibi duran arkadaşına baktı. Anlaşılan bir sıkıntısı vardı ancak konuşmak Leonardo'ya göre değildi. O yüzden kafasıyla genç adama selam vererek oradan uzaklaştı.

Leonardo yavaş yavaş her bir yudumda benliğinin kapandığını hissediyordu. Yanına gelen kadının omzuna dokunmasıyla kısık bakışlarını ona çevirdi. "İyi misiniz Lordum.." Leonardo sert bakışlarını iyice kıza sabitleyip süzdü. "Seni benimle yatmaya ikna etmem yaklaşık 1 dakika sevişme süremiz ise  beni tatmin etmene bağlı.. " kadın gülümseyerek Leonardo'ya doğru eğildi "size cenneti vaat ediyorum lordum.." Leonardo kafasını sallayarak gülümsedi.. "Seninle birlikte olmam tek bir soruya vereceğin cevaba bağlı" "Sizi dinliyorum.." Leonardo tüm dikkatini kadına vererek konuştu " tek bir kadının hayaliyle yaşarken başka bir kadının gelip onun hayallerinin yerini alması nasıl olabilir. Çünkü seninle sevişirsem O olucak..  " kadın gülümseyerek bu sefer dostça omzuna dokundu. "Gidin lordum olmak istediğiniz yere gidin.." Leonardo kafasını olumsuz anlamda sallayarak ayağa kalktı. "Yanlış cevap.. iyi geceler " dedikten sonra ayağa kalkıp çıkışa doğru ilerledi..

  Bazı erkekler vardır gülü sever gibi sever kadını.. bazıları ise tutkuları kadar.. bazıları da  vardır ki ruhuna hapsedecek kadar.. huzuru isterseniz gülü seven gibisini bulun derim. Çünkü Tutku bitince erkek  gider.. Ruhuna hapseden ise kırarak sever çünkü bilir aşkı.. yakmaktansa kadını kendi yanar sessizce...