IŞIK
Alarmın sesiyle gözlerimi araladım. Yatağımdan sürünerek dolabımın önüne geldim. Uykudan uyanmak kadar eziyet bir şey yoktu benim için. Dün akşam hazırladığım kıyafetleri güzelce üzerime geçirdim. Saçlarımı da yukarıdan at kuyruğu şeklinde topladım uçlarına şekil verip sağ omuzumda topladım. Kıyafetlerim siyah dar kumaş pantolonum ve üzerine toz pembe saten bluz giydim boynuma da annemden bana kalan taşlı melek kolyesini taktım. Ayakkabı olarak da siyah topuklularımı giydim, beş cm diler yeterdi bana. Zaten fazla yüksekli giyemiyordum. Mutfağa geçtiğimde güzel bir kahvaltı beni karşıladı. Yusuf çıkmıştı. Bende kahvaltımı bitirdikten sonra hemen topuklularımı kabanımı giyip durağa ilerledim. Otobüse bindiğimde her zamanki gibi kalabalıktı. Tıklım tıkış bir yolculuktan sonra şirkete yakın bir durakta inip koşa koşa şirkete girdim. Danışmadaki bayana Barış Beyin odasını sorup asansöre yöneldim. Yirmi yedinci kattaydı. Barış Bey Cuma günü arayıp benimle onun ilgileneceğini saat kaçta orada olacağımı falan haber vermişti. Sesi kibar geliyordu. Acaba kendisi nasıl biri? Bu düşünceleri kafamdan savurup odasına doğru yol aldım. Şirket tek kelimeyle mükemmeldi. Her yerden ciddiyet akıyordu. Herkes harıl harıl ne işi varsa onu yapıyordu. Erkekler fazlasıyla yakışıklı karizmatik kadınlar ise fazlasıyla seksiydi. Kapıdaki danışman bile benden daha ciddiydi. Aman çokta önemli değildi benimi için topu topu iki ay çalışacaktım sorun yok yani. Sekreterin yanına gidip Barış Beyle randevum olduğunu söyledim beş dakika bekledikten sonra beni Barış Beyin beklediğini söyledikten sonra kapıya yöneldim kapıyı tıklattıktan sonra GİR!! Sesiyle kapıyı açtım. Güler yüzlü Ecenin tabiriyle ‘TAŞ ‘ beni karşıladı. ^hoş geldin Işık. Ben Arslan Şirketler Grubunun Uluslararası İlişkiler departmanı müdürü Barış Sonay. Cuma günü de konuşmuştuk. Biz şirket çalışanlarımıza aynı şekilde yönetilmesi stratejisini kullanıyoruz. Çalışanımız iki aylık bir sürede burada bulunsa da aynı kurallar onun içinde geçerlidir. Çalışma saatlerinizi biliyorsunuz. Çalışmalarınız benimle beraber benim yönlendirmelerimle ilerleteceğiz. Arslan Şirketler Grubu Genel müdürü ve sahibi Çağdaş Beyle de çeşitli durumlarda çalışmalarda bulunacaksınız. Bundan dolayı size özel bir oda tahsil edildi. Sekreterim Yasemin Hanım size şirket hakkında bilmeniz gerekenleri anlatacaktır. Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar. Bugünlük sadece şirketi tanımanız için serbestsiniz bana söyleyebileceğiniz bir şey yoksa gidebilirsiniz.^ tüm konuşma boyunca o konuşmuş bende kafamı sallayarak ya da mimiklerimle tepki verdim. Odasından çıkıp sekreterinin yanına gittim. Kadınla göz göze geldiğimizde söze ben girdim. ‘Yasemin Hanım ..’ cümlemi tamamlayamadan kadın söze girdi. ‘Bana Yasemin diyebilirsin tatlım. Hadi gel benimle de sana şirketi gezdireyim sonra odana çıkarayım.’ Kafamla onu onayla sonra peşinsen ilerledim. ‘ tatlım ben bu şirkette yedi senedir çalışıyorum. Buranın önemli iki kuralı var; ciddiyet ve disiplin. Büyük patron Çağdaş Bey bu konuda fazlasıyla hassastır. Genellikle gelen stajer benimle çalışırdı ama bu sene bir değişiklik oldu. Senle Barış Bey ve Çağdaş Bey ilgilenecek. Barı Beyle çalışmakla emin ol çok eğleneceksin ama Çağdaş Beyle bu pek mümkün değil. Suratsız herifin tekidir. Sinirlendiği an emin ol yüz metre yakınında olmak istemezsin. O bakışlarıyla bile insanı yerin dibine sokup çıkarır. Şu da bir ilk ki Çağdaş ilk defa bir stajerle çalışacak. Deneyim açısından senin için çok iyi olacak ama en hafif bir sinirlenmesin de bile ortalığı yıkabilir bundan dolayı elinden geldikçe onun sevmediği şeyleri yapma. İşinde ciddiyetini ve disiplinini koru. Her kadını etkisine alabilecek bir erkek. Sakın etkisine kapılayım deme, onun bunu anlamasıyla seni herkesin önünde rezil edebilecek bir potansiyele sahiptir. Kaç tane kadın çalışanı, müdürü bu sebepten dolayı rezil edip kendisi kovmadan gitmelerini sağlamıştı. Seni çok sevdim fazlasıyla masumsun. Bu şirkette çapkın çoktur sakın kapılma onlara. Herhangi bir sorunla karşılaştığında bana gelebilirsin. Bu arada gözlerin çok güzel lens mi onlar mükemmel duruyorlar.’ Ben söze girdim. ‘hayır Yasemin Hanım kendi gözlerim benim. Verdiğiniz bilgiler için teşekkürler. ‘ ‘ önemli değil tatlım. İkimiz varken Yasemin diyemiyorsan bile Yasemin abla diyebilirsin. Rahat ol yanımda.’ dedikten sonra yanağımı sıkıp odamdan çıktı. Odam ciddi anlamda güzeldi. Kahve tonlarında dizayn edilmiş huzur verici bir hava hakimdi. Bir saat sonra öğle paydosu vardı. Aç değildim çıkmama gerek yoktu. Çantamdan ders notlarımı birkaç dosyamı çıkarıp onlarla uğraşmaya başladım. Kafamı kaldırdığımda saat 15:45 ti. Kaç saattir kimse gelmemişti yanıma. Yavaşça yerimden kalkıp kendimi esnettim. Bir taraflarım cidden uyuşmuştu. Camın kenarına gidip dışarıyı izledim. Hava kapalıydı biraz. Ve ne kadar yukarıda olduğumuzu yeni fark ettim. Tabi otuz katlı binanın otuzuncu katındasın kızım saçmalamayı kes de çantanı toparla diye kendime emir verip masaya yöneldim. Çantamı toparlarken takozum çalmaya başladı. Takozumu o bana getirdiğinde tamamen dağılmıştı , pert olmuştu. Yağız ve Yusuf o gün baya uğraşıp takozumu toparladılar. Tanımadığım bir adamın özür diye verdiği telefonu kullanacak kadar düşmedim. Telefon evde kutusuyla duruyordu. Onun beni aramasını beklemem lazım aslında ama beyefendi benim aramamı bekle dedi. Çalan telefonumu açtığımda Yağız’ın aradığını gördüm.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
HUZURA 5 KALA
RomanceHuzur.. beş harfli bir sözcük olup içerisinde birçok anlamı barındıracak kadar yüce olan diğer bir yandan da insanların hayatında küçük bir nokta ile etki edip kendine kocaman bir yer bulan kelime.. Çağdaş ARSLAN.. O huzuru on bir yaşında bırakıp de...