Ordinaryinlove (Askıda)

BÖLÜM 2 ; Zorla Güzellik Olur

Samimi bir dille anlatmayı seviyorum. Umarım beğenirsiniz.

DOĞUM GÜNÜ*

Her şey ortada ki biz artık arkadaş değiliz, arkadaşlıkla sevgililik arasındaki o ince çizgide olduğumuz yerde sayıyoruz. Artık herkesin gözünde Alaz benimki, ben Alaz'ınki olmuştum . Çevremizdeki herkes siz çıkarsınız dedikçe yüzlerine karşı " yok ya " desem de, içimden " ay Allah'ım hadi inşallah " demem de ayrı bir embesillik. Arkadaşken sadece bir gün ona çok kötü bir şekilde küstüğümü hatırlıyorum.

İçtiğini öğrendiğimde çok kızmıştım. Ertesi gün biz bununla okulun girişinde karşılaştık. Yanında da hiç sevmediğim ucube Eda ve en yakın arkadaşım ( maalesef aynı isme sahip) Eda vardı. İçtiği için tam azarlıyordum, o sürtük oradan demesin mi sanane sen ne karışıyorsun diye. Bildiğin mal gibi kaldım. Hakikaten bananeydi? Ben niye bu kadar önemsiyorum ki? O değil o öküz de orada bu kız benim iyiliğimi istiyor karışır diye beni savunmadı bile . Kız da ondan cesaret alarak koluna takıp gitti. Elimden arkalarından öküzün trene baktığı gibi bakmak geldi.

O gün geldi Facebook'a. Bildiğin ağzına sıçıp küstüm. Doğum günüme yakın olması da içime fil oturtmuştu.

Doğum günümde hala küstük. Zaten o gün eğlenceli geçti . Eda kavga etti diye çağırdılar sınıfa beni nasıl gittiğimi bilmiyorum. Bir baktım Eda da bana süpriz yapmış. Her neyse mutluydum o gün valla hiç aklıma gelmedi Alaz falan.

Son teneffüs sınıfa bir kız geldi. İşte " bir gelir misin Alaz seni çağırıyor, ya gel uzatma işte " falan dedi. Bin bir kıyamet yanına gittim.
Baktım bu orada mal mal bekliyor. Gittim yanına;
"Ne var?" dedim.
Ama içimde bildiğin baykuş uçuyor. Biraz daha konuşunca yumuşadım. Zaten hiç bir zaman sert kızı oynayamamışımdır, hemen pısarım kedi gibi. Hediyesini verdi, kalpli malpli yastık almış böyle. Bir de salak Eda'yla plan yapmışlar iki saattir aşağıda elinde browni üstünde mumla beni beklemiş malım. Eda da gitmem diye söylememiş. Dört nala koşarak giderdim de işte neyse.

Mutlu oldum barışmamıza. Öküzdü falan ama düşünmüş yine de. O gün bir şeyi daha farkettim. Onu sevmeye başlamıştım. Boku yemiş durumdaydım yani.

YA SEVGİLİM OLURSUN, YA DA SİKTİR OLUP GİDERSİN.

Eda'yla cumartesi günü okuldaydık . Her zaman ki gibi o bana sevgilisi Deniz'i ben ona sevdiğim Deniz'i anlatıyordum. Artık canıma tak etti valla, bir gaza geldim. Çocukla sevgili gibiyiz ama değiliz. Yavşa yavşa nereye kadar.
Eda'ya dedim ki ;
"Ya biz bununla bugün çıkacağız yada arkadaşlığımız bitecek."
Bir güzel plan yaptık. Akşama kadar öldüm ama. Dedim ya sevmiyorsa bu salak beni, ya giderse bir daha konuşamazsam onunla. Ama yapmam gerekliydi. Onun benim olması lazımdı.

Sonra Eda Alaz'la bu konuyu konuştu . "Hayal senden hoşlanıyor. Pazartesi gelip konuşacak , karşılığı varsa sevgili olursunuz yoksa hayatından gidecek. Git konuş kızla bugün." dedi.

O gün ne yapacağını yusuf yusuf bekledim. Hatim indirmediğim kaldı. Umarım pişman olmam.