RUSTY

MEGAN

Çarkıfelek çayı.Artık, her şeyin başı sağlık.Evet, küçük rahatsızlığım tamamen yok oldu sayılır.Ders çalışma planı hızlı şeride geçiyor.Yeni sayfa, yeni başlangıç.Hem artık çayların tadı da çamur gibi gelmemeye başladı.Aslında sevmeye başladım, uyku düzenim iyileşti.Kızların tavşan gözleri seksi bulacağını düşünmüyorsunuz herhalde.

Okul otoparkında gözlerim Ashton'un arabasını arıyor.Ne kendisinden, nede Camaro'dan iz yok.Belki de ben göremedim.Neyseki bugün basketbol antrenmanı var.Orada karşılaşacağız.Ne olacaksa olsun, artık eskisi kadar umursamıyorum.Çayların etkisi olmalı.Ne yani, alt tarafı en yakın dostumun sevgilisiyle...Offfff, yardım etmek yerine böyle düşününce umursamama yalanları sönüyor değil mi?Neden kafamı tamamen boşaltmaya yarayacak bir çay içemiyorum ki?

Lisenin en güzel yanı seks ve partilerle geçmesi.En kötü yanıysa o seks ve partilerin geleceğinize etkileri.Bir parti ya da düğün organizatörüyseniz başka tabi.Partilerde çıkan olaylardan hapse girebilir, korunmasız sekslerden hastalık kapabilir yada Ashton veya benim düştüğümüz duruma düşebilirsiniz.İnanın eğlenceli değil.

Basketbol antrenmanı için spor salonuna gittim.Koçun iyi gününde olmadığı apaçık ortada.Etraftakilere bağırıp, eline geçen şeyleri ortalığa fırlatıyor.Evet, şimdi de duvara yumruk attı.Eli acımışa benziyor ama inlerken bile susmuyor.''Felaket! Fecaat! Harap! Afet!'' Ona Noel'de, günün sözü takvimi aldım.Büyük hata.''Yarın maçımız var.Sezonun bitmesine çok az kaldı, ben burada oyuncu eksikliği çekiyorum.İşleri yürütmeye çalışıyorum.''

''Sorun nedir Koç Fox?''

''Zenci soydaşın.Kaydını sildirdi.'' dedi ve elime bir mektup zarfı tutuşturdu.Yüzleşmeden kurtulduğum için sevindim mi, dostumu kaybettiğim için üzüldüm mü gerçekten bilemedim o an.

Zarfın içinden Roxanne, Ashton ve benim birlikte olduğumuz fotoğraflardan biri çıktı.Bana bıraktığı mektupta, Ashton bana en iyi dostum diyor fakat haber vermeden gittiği için özür diliyordu.Artık varı yoğu Roxanne'i mutlu etmekmiş.Bir anda karar vermişler San Diego'ya, Ashton'ların oradaki yazlık evlerine taşınmaya ve dilediğim zaman uğramam için davet ediyorlar.Orada Halstrom Lisesi adında, müdürü Roxanne'in babasının arkadaşı olan bir özel liseye kaydolmuşlar.Bir şekilde Roxanne Ashton'u, yüz yüze vedalaşmanın çok hüzünlü olacağına ikna etmiş.Daha da beteri, dostumun kalbi hâlâ benimle.İşin en kötü yanıysa, hepside yılın en yalnız dönemine denk geliyor: Noel.

Biri gider, biri gelir.İngilizce öğretmenimiz değişmiş.Sadece haberini aldım, ama kendisini birazdan göreceğim.Eski İngilizce öğretmenimiz Bay Hewitt, alkol bağımlılığı gerekçesiyle rehabilitasyon merkezine yatırıldı.Kendisine yazın, bir gece sarhoşken denk gelmiştim.İşemesine yardım edersem tüm sınavlarımı A++ yapacağını söyledi.Sözünün eri olduğunu kanıtladı.Aslında o en sevdiğim öğretmenlerden biriydi.En azından bir dönem.Nişanlısını aldattığı söyleni...

''Günaydın çocuklar.'' Ve sınıfın içine potansiyel bir puma girdi.Kırklarının başında, ama kırk için yeni otuz denilmez mi zaten?Ve o canlı kanıtı çocuklar.Çok güzel muhafaza edilmiş.Kahverengi saçlı, ela gözlü ve elmacık kemikleri belirgin yüz hatları oturmuş hem tatlı hem de seksi olabilen tipte bir kadın.Giydiği kıyafet fazla cüretkâr olmasada iyi bir markadan olduğu belli.Bana sorarsanız zengin bir kocası var.Ah hayır, yanlış alarm.Yüzük göremedim.''Ben Bayan Waldorf, Megan Waldorf.İlkokulda olduğu gibi neden, nereden geldiğim gibi şeyler hakkında uzun uzun konuşmayacağım.İsimlerinizi derste konuştukça öğrenirim.Direk derse geçiyoruz, en son hangi konuda kalmıştınız?'' İlk dersinde, öğrencilerle sohbet etmekten kaçınıp direk derse geçiyor.Öğretmenliği sevmediğini hepimiz düşünebiliriz sanırım.