ÇETE

2-Ev Halkı ve Tuna

Multimedia : Tuna

Havaalanına geldiğimde Sibel teyze yanıma uçtu resmen uçtu yani

"Ah canım benim inanmıyorum Azra bu sen olamazsın ne kadar büyümüşsün sen öyle bitanem."

Ardından birkaç sulu öpücük.

"Teşekkür ederim Sibel teyzecim."

"Teyze yok abla diceksin."

"Tamam sibel abla" dedim ve gülümsedim.Koluma girip çekiştirmeye başladı.Zaten valizim alınmıştı.Süper bi arabanın önünde durduk.Kapıyı şöför açtı önce Sibel abla ardından ben koltuklara yerleştik ve 10 dakika sonra muhteşem derecede güzel ve büyük bir eve geldik.Ama etrafta bir terslik vardı.İşte orda evin hemen arka tarafındaki yanmış inşaat.Negatif enerjiyi hemen algılama gibi saçma bi huyum var.Her neyse.

Eve girdik veee bizi bekleyen çok şeker bi çocuk gördüm.

"Meraba ben Can."

"Bende Azra memnun oldum."

"Bende"

"Azracım bu benim oğlum siz henüz 1 yaşında bile değilken görüşmüştünüz."dedi sibel abla.

Onun bi oğlunun olduğunu biliyodum ama hiç böyle canlandırmamıştım.

"Caan hadi Azra ya odasını göster." valizimi eline aldı ve merdivenlere yürüdü bende peşinden.

"İsminin anlamını biliyomusun Azra ?"cevap vermedim sadece ona "ne dion la .s.s." bakışımı attım.Devam etti:

"El değmemiş,bakire demek."

"Eee?"

"Yakın zamanda öyle olucağını sanmıyorum." hıı???

"Sesini kes ve odamı göster." odayı işaret etti.Bende ekledim:

"Ayrıca o düşünceyi kafandan at öyle bir şey olmaz hele senle hiç olmaz." istanbuldayken her hafta sonu mutlaka birinin altına yatıyodum.Ama o Selma ablanın oğlu olduğu için istememiştim.

"Görücez" o sırada odama girmiş ve valizimi yatağın yanına bırakmıştı.

"Çık"kapıyı işaret ettim.Bir şey demeden çıktı.

CANIN AĞZINDAN

Asi minik ayriyetten güzel ve seksi.Hemde hemen yan odamda kalıyo.Şanslı mahluk ben oluyorum.Azrayı altıma alabilmek için herşeyi yapabilirim.Bir kere yapsak yeter sonra Tuna alır zaten.Tam onun tipi bi kız sonuçta.Telefonumu çıkardım ve tuna ya mesaj attım.

-Bize gel tanıştırıcağım biri var.

AZRANIN AĞZINDAN

Gerizekalı.Onunla asla yatmam asla.Ama yatakta yatarım.Yani kendim tek olarak.Şu an karşımdaki yatak resmen beni çekiyo ve bende ona doğru gidip kendimi derin uykuya teslim ediyorum.Hayır etmiyorum ben asla teslim olmam.Uyuyorum.

Kaç saat uyuduğumu bilmiyorum ama Sibel abla beni kaldırmak için odamdaydı.Akşam yemeği yicekmişiz ve tanışmamı istediği biri varmış o gelmiş.Sibel abla en sonunda odayı terk ettiğinde kendimi ODAMDAKİ banyoya attım.Odamda banyo var.Elimi yüzümü yıkadım dişlerimi fırçaladım ve banyodan çıktım.Bir duvarın tamamını kaplayan dolaba yöneldim.Kıyafetlerim sanırım ben uyurken yerleşmiş.Ama benim olmayanlarda vardı onları sonra sorarım.Yırtık beyaz bir pantolon üzerine kurukafalı omuzu düşen bir bluz geçirdim.Saçlarımı dağınık ev topuzu yaptım ve beyaz kırmızı siyah renkli bir kurdale ile tutturdum.Asla dudağımdan çıkmıyıcak olan mat kırmızı rujumu sürdüm ve aşağı indim.

Can'dan daha tatlı biri ile karşı karşıya geldim.Bu bahsettikleri misafirdi sanırım.Can çocuğu dürtüp sırıttı ve gözü ile beni işaret etti.O sırada Sibel abla hepimizi aydınlattı:

"Azracım bu Tuna.Can'ın en iyi arkadaşıdır kendisi bende oğlum gibi severim.Okullar açıldığında Can ile beraber oda sana yardımcı olucak." Tuna ya döndü ve:

"Tuna buda Azra bir aile dostumuzun kızı.Mersinde okumasını ayriyetten kendi ayakları üzerinde durmasını istedikleri için İstanbuldan buraya geldi."

Tuna bana elini uzattı bende sıktım.

"Memnun oldum Azra umarım Mersini seversin ve amacına ulaşırsın."

"Bende memnun oldum."

Sesi Canınki gibi "akşama üzerimde hoplıyıcaksın ve yarın yürüyemiceksin bu günün tadını çıkar."tonunda değildide."Seninle iyi arkadaş olucaz." tonundaydı.Tuna ya daha çok ısındım ve ona Mersin hakkında sorular sordum.Can ise arada konuşmalara katılıp telefonunda biriyle mesajlaştı.Tuna nın gülüşünü gördükçe içim kıpır kıpır oluyodu.Konuşmak rahatlatıyodu.Ve tipi.Çok taş biri bu tuna.Tam benim tipim.Ama benim dünyamda aşka yer yok hele ilk görüşte aşka hiç yer yok.Bu yüzden kendimi toparladım ve konuşmaya devam ettim.Saat 12 yi geçince Tuna kalktı.Gitmeden numarlarımızı birbirimize vermiştik."Yarın konuşuruz o zaman." dedi ve arabasına atladığı gibi gitti.Can ise ondan yarım saat sonra apartopar evden çıktı.Ben mi? Uyudum.