G.Y- 1

62 16 10
                                    


*Alyadua Mera

   İnsan her zaman yeni bir umut ile güne başlar . İşte ben bugün bunu yapacağım, planım bu ,hayalimdeki mesleği kazanmak için şu puanları almam lazım  gibisinden . Benim umudum da o lanet liseye gitmek . Sırf babamın intikamını alabilmek için bu sabahı iple çektim . Dün heyecandan uyuyamamıştım bile . Şuan sadist gibi görünüyorumdur siz de öyle düşünebilirsiniz ama benim ne yaşadığımı bilemeden bunları demeniz zerre umurumda değil zaten . Hiçbir zaman insanların , daha doğrusu sizin tabiriniz ile ;" ELALEMİN" ne dediği ne düşündüğü umurumda değil . Çünkü bu benim hayatım , onların değil . Yaptığım her davranış , her hata beni bağlar onları değil . Neyse lafı daha fazla uzatmadan yeni okulum için hazırlanmaya başlasam iyi olacak . Bizim için okulun ilk günü olacağından serbest gidecektim . Birde okulun ilk günü hayatta forma giymem . Yatağımdan nihayet düşüncelerimden silkelenerek kalktığımda soluğu gardırobumun başında aldım . Fazla abartmaya gerek yoktu . Hemen elime geçen siyah keten pantolonumu aldım . Onun üstüne giymek için beyaz bisiklet yaka üzerinde siyah renkte  amour yazan tişört giydim . Hepsini üzerime giyince pantolonum belime biraz bol geldiği için siyah gri tokalı bir kemer taktım . Aynanın karşısına geçince hazır olduğuma karar verip , yönümü banyoya çevirdim . Elime aldığım tarak ile bismillah çekerek saçımı taramaya başladım .

   Saçım ile geçen zorlu mücadelenin ardından lavaboya dökülen saçlarıma sinirlenerek söylenmeye başladım : " Ne vardı yani zorluk çıkartıp taramamı zorlaştırıyorlarsa ? Ellerine ne geçiyor sanki ?" Bir gülme sesi gelince kafamı saçlarımdan çekip , kapının pervazına baktım . Feza abim bana bakıp gülüyordu .Onun bu gülmesine anlam veremeyerek saçlarımı çöpe attığım gibi banyodan çıktım . Hala güldüğünü görünce acaba bende mi gariplik var diye geçirdim içimden .Bunu kendisine sormaya karar verdim :"Abi ne oldu da gülüyorsun bu kadar söyle de bizde gülelim, diye bir öğretmen repliği söylememek istiyorum ama beni buna sen itiyorsun ağabeyciğim." Abim sonunda gülmesini durdurarak :"Sabah sabah iyi güldüm . Sen banyoda saçların ile mi kavga ediyordun yoksa ben mi yanlış algıladım ?" Şimdi  neye güldüğü anlaşılmıştı işte buna mı gülmüştü ? Ben bu konuşmayı saçlarımı her taramamda yaşıyordum zaten : " Abi senin de benim gibi uzun ve zor açılan saçların olsun da sende gör hanyayı konyayı." Abimi odamda tek başına bırakarak , mutfağa geçtim . Her zamanki gibi kahvaltı hazırdı .Bazen ben mi kız , yoksa o mu diye düşünmekten alamıyordum kendimi. Abim her ev işi konusunda benden yetenekliydi maşallah .Abimde geldiğinde o da siyah bir kot pantolon seçmiş , üstüne gri, v yaka, sade bir tişört giymişti . Kahvaltımızı yaptıktan sonra beraber masayı toplayarak , kirli tabakları bulaşık makinesine yerleştirdik .Daha  sonra vestiyerden çantalarımızı alarak okula gitmek için yola koyulduk .

   Okula abimin arabası sayesinde vardığımızda ,  şöyle bir göz attım . Gerçekten kolej gibiydi okul . İçindeki insanlara bakınca hepsinin formalı oluşu bizim serbest gelmemizden dolayı yadırganmıştı .Abime döndüğümde  o da insanları inceliyordu . Galiba birilerini arıyordu :"Abi onları mı arıyorsun yoksa ?" Abim bana bakmadan başı ile onayladı . Daha sonra kolumdan tutup beni kenara çekti :"Bak bankın oradaki  altılı grup !" Oraya baktığımda 3 kız , 3 erkek vardı . Uzaktan fazla göremiyordum .Artık tanıştığımızda nasıl olduklarını görürüz . Abime dönerek : "Abi biz ne zaman sınıflara gireceğiz." Benim dememim ardından hemen zil çalmıştı bizde abimle bu duruma gülerek , okula girdik .

    Abim dün müdür ile görüşmüş sınıfımızın 12-F olduğunu öğrenmiştik . Şimdi ise tahminimizin üzerine en üst kata yol almıştık . Merdivenden çıktığımızda köşedeki sınıfın 12 olması tahminimizde yanılmadığımızı göstermişti . Sınıfa girdiğimizde içerideki uğultuda kesilmişti . Hemen boş ve arkalarda yer aramaya başladı . Öğretmenler masasının olduğu grubun en arkası boştu ağabeyimin de kolundan çekerek oraya ilerlettim . Masamıza oturduğumuzda birkaç kafa bize hala dönüktü . Buna bizim aradığımız Birantgil de dahildi . Şimdi onları inceleyebilirdim işte . Oya denilen kız çakma sarışındı , kahverengi gözlere sahipti . Uzun boylu , ince , zayıf bir kızdı .duvar kenarında oturuyordu tayfaları . en arka üçlü sıra onlarındı . Oya , Emre ile oturuyordu . Onların arkasında ise Sema ile Cem oturuyordu . En arkada ise Sinem ile Birant oturuyordu . Sinem ile Cem  renkli gözlüydü .

    Onları incelemeye o kadar dalmışım ki hocanın geldiğini fark etmemiştim . Abim beni kolumdan tutarak kaldırdı . Gelen hoca kahverengi saçlı ve kahverengi gözlüydü . Siyah kalem elbise giymişti . Saçı ise topuzdu . Küçük bir selamlaşmadan sonra hocanın bakışları bize dönmüştü ."Siz yeni öğrenciler misiniz ?" Hocanın bu sorusuna abim cevap verdi : "Evet yeni öğrencileriz ." Hoca bize : " Kendinizi tanıtın o zaman ." Abim hemen konuşmaya başladı : "BEN FEZA MERA BU DA KARDEŞİM ALYADUA MERA ."


ALYADUA - Gökyüzünün YakarışıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin