6.Bölüm

31 5 1
                                    

Metrobüsten indiğimde mahalledeki restoranların yemek kokuları sarmıştı etrafımı.Yurttaki yemekleri beğenmeyen bir çok öğrenci bu mahalledeki restoranlarda yemek yiyordu.Ben genellikle yemek seçmedigim için yurtta yerdim.Mahalledeki ağır yemek kokuları , her önlerinden geçtiğimde midemi bulandırıyordu.Yurda sağ sağlim atmıştım kendimi.Kerahat vaktine giren ikindi namazımı kıldıktan sonra , kızların olduğu odaya geçtim.Sude'yle Fatma en iyi anlaştığım arkadaşlarımdı.Halimi hatrımı her dışardan geldiğimde sorarlar, bana kardeş gibi candan davranırlardı.Az onlarla muhabbet ettikten sonra müsaade isteyip odama çekildim.Oldukça yorucu ama bir o kadar huzurlu hissettiğim bir gündü.Hocamın sorduğu soru hala aklımı kurcalıyordu.Bunca zaman ona olan muhabbetim ve fikirlerine saygı duymam onun dünyasında bana karşı bir takım merak ve ilgi uyandırmıştı anlaşılan.
Günümüzdeki toplumda, insanların dış görünüşüne ve yaşayış tarzına göre değerlendirilip ön yargıyla bakılan,ne yazık ki maneviyattan ziyade maddiyata önem verilen bir algı oluşmuştu. Böyle bir toplumda samimiyetin ve gerçekliğin sorgulanması oldukça normaldi.Herkesin güven problemi ve 'Kalabalık içinde yalnızlık çekiyorum.'düşüncesi medeniyetin bize sunduğu 'Güçlü ol!' ideolojisinden ileri geliyordu.
Hocamda tüm bu toplum bilincinin sahip olduğu algının aksine maddiyattan maneviyata doğru bir yöneliş seziyordum.Çünkü beni olduğum gibi kabul ediyordu.İnancımı sorgulamak yerine ona değer veriyordu.Gözlerine baktığımda derin bir pişmanlık ve geçmişe özlem çektiğini hissediyordum.Kendisinin hocamdan çok daha fazlası olduğunu biliyordum.
Akşam olmuştu.Odamı toparlayıp,gündüzki çalışmalarımı temize geçirmek için çantamdakileri boşaltıyordum. Yaklaşık 45 kişinin hayat hikayesini içeren dosyaların tamamı tıpkı bir ansiklopedi kalınlığında yer kaplıyordu.Bir kişinin hayatı 100-200 arası sayfa tutuyordu.İçlerinden bazılarını ayıklamam gerekiyordu.En çarpıcı ve anlamlı olan hikayeleri seçip temize çekicektim.Dosyaları incelerken içlerinden bir evrak düştü yere.Boşanma dosyasıydı bu.Mehtap Tanpınar ve Çetin Tanpınar yazıyordu üstünde.Duruşma günü bugünün tarihiydi.Bu dosyanın buraya nasıl karıştığına şaşırmaktan ziyade hocamın boşanacak olmasına şaşırmıştım daha çok.O an da kafama dank etti.Hocamla çalışırken dosyaların arasına karışmıştı anlaşılan ve farketmeden ayrılmıştık.Onu aramak için telefonu elime aldığım sırada ne diceğimi düşündüm.Acaba boşandığını öğrenmemi istemiyor olabilir miydi?
Özel hayatını paylaşmaktan hoşlanmadığını biliyordum ve aramam doğru olur muydu karar veremiyordum.Duruşma gündüzdü ve acil lazım olsaydı muhakkak arardı beni.Gece gece rahatsız etmek istememiştim.Yarın gündüz aramaya karar verdim.Telefonu yerine koydum ve bilgisayar da gece boyunca çalıştım.
Ertesi gün uyandığımda Sude ve Fatma yatağımda gözlerini bana dikmiş beni izliyorlardı.Gozlerimi açtığımı farkedince kıkır kıkır gülmeye başladılar.
-Noluyor sabah sabah hayırdır?
-Olan bir şey yok.Sadece bugün senin günün .Hep beraber sahilde kahvaltıya gidiyoruz.İtiraz istemiyoruz.Uykucu kalk hazırlan hadi.
Unutmuştum doğum günümdü bugün.Kızlar her zamanki gibi muzırlık yapmıştı bana.Bazen sinir olsam da hoşuma gidiyordu muzırlıkları.
-Siz çok fenasınız.Canlarım benim hemen gidip hazırlanıyorum , der demez yataktan fırladım.
-Yürüyerek mi gidiyoruz?
-Maalesef.Azıcık doğum günü çocuğunu yoracağız artık kusura bakma.Ama değecek merak etme.
-Şüphe bile duymuyorum.
Hep beraber epeydir bir şeyler yapmıyorduk.Sürekli çalışmaktan birbirimizi görmüyorduk.Bu yoğunlukta bana bu supriz iyi gelmişti.Hazırlandıktan sonra sahile kahvaltıya gittik.Kahvaltımızı yaptıktan sonra kahve içerken muhabbet etmeye başladık.Fatma:
-Sena bak gücenme ama söylemeden edemeyeceğim.Biz 4 yıldır beraberiz.Evet çok yorulduk, koşuşturduk .Buyüzden pek birbirimize vakit ayıramadık.Ama yine de birbirimize sevgimizi, saygımızı eksik etmedik.Fakat dikkatimizi çeken bir şey var o da Mehtap Hoca'yla bizden daha çok yakın olduğunu hissediyoruz.Uzakta oturmasına rağmen ve yaşça büyük olmasına rağmen onunla sürekli vakit geçiriyorsun.Biraz kıskanıyorum sanki bu durumu.
Fatma oldukça dobra bir kızdı.İçi dışı birdi.Ona her zaman güveniyor ve dediklerine itimad ediyordum.Ama bu sefer böyle demesi beni üzmüştü.Kendisini bölüm hocamla kıyaslıyordu.
-Fatma böyle demeni espri olarak algılıyorum, ciddiye almıyorum.Çünkü siz benim en iyi arkadaşlarımsınız İstanbul'da.Mehtap Hocaysa olgun ve bilgili bir insan.Ona saygı duyuyorum ve benim akıl hocam gibi kendisi.Bir çok zor zamanımda ,okulda yaşadığım zorluklarda yanımda olan birisiydi.Böyle bir durumda kıyaslama yapman gereksiz olur.
Ortamda bir an sessizlik olmuştu.Kızlar bu kadar net konuştuğum için şaşırmış ve Fatma'nın yüzü düşmüştü.Demek ki gerçekten bana karşı sitemliydi.Kahvemizi içip hesabı ödediler.Sude "Biraz alışveriş yapalım ,ne dersiniz.Sena sana hediyem olsun.Bugünkü hesaplar benden.",dedi.Sude aramızda maddi durumu en iyi olan ve aynı zamanda en cömert kişiydi.Genelde bir şeyler ısmarlamayı adet haline getirmişti.Sude:
-Sena'cım senin doğum günün bugün.Nereyi istersen oraya gidelim.
-Yok Sude teşekkür ederim ama benim önemli bir işim var.Onu halletmem lazım .Yaz daha yeni başlıyor.Vaktimiz olucak bolca görüşücek.Nasipse bir dahaki sefere.
Sude ve Fatma benim ne kadar kararlı olduğumu bildiklerinden ısrar etmediler.Aklım Mehtap Hocadaydı.Onunla buluşup evrağı vermeliydim ona.Kızlarla vedalaştıktan sonra hocamı aradım.İlkte açmadı.Bir müddet yolda yürümeye devam ettikten sonra tekrar aradım.
-Alo!
-Alo .İyi günler.Mehtap Hocayı aramıştım da.Ben öğrencisiyim .Siz kimsiniz?
-Ben oğluyum.Kendisi şu an cevap veremez malesef. Ben daha sonra iletirim.
- Bakın dosyalarımın arasına karışmış Mehtap Hocaya ait bir evrak var.Acil ona ulaştırmam gerekiyor.Lazım olabilir.
-Neyle alakalıydı?
-Boşanma evrağı.
-Anladım.Fakat annem hastanede yatıyor şu an.Dün fenalaşınca hastaneye kaldırmışlar.Kendisine geldiğinde haber veririm.
-Ne noldu? Durumu nasıl şu an.İyi mi? Hangi hastanede yattığını öğrenebilir miyim?
-Şu an kendisine gelmesini bekliyoruz.Önemli bir şeyi yok merak etmeyin.
-Anlıyorum ama ben yine de onu görmek istiyorum.Hangi hastanede yattığını öğrenebilir miyim?Evrağı enazından size veririm.
-Pekala hanımefendi.Siz bilirsiniz.Çevre hastanesi.
-Tamam teşekkürler sağolun.
Şok olmuştum.Elim ayağım boşalmıştı.Dün neler olmuştu.Hiçbir tahmin yürütemiyordum.Durak bulunduğum yerden oldukça uzaktı.O an ilk gördüğüm taksiye atladım.İyi olduğunu ümit ediyordum..

VEFÂHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin