7.BÖLÜM: TUFANA TUTULMAK

66 60 29
                                    

"Başlangıç saatiniz?"

"Düşünmek insanın peşini bırakmayan zalim bir yaraydı. Oysa biz insanlar bu yarayı kalbimize gömüyoruz derken, kendi ellerimizle en derin yaralarımızı tekrar tekrar açarak yeniden sardığımız yaralarımıza izi hiç geçmeyecek olan derin çukurlar açıp defalarca kez oluşan yeni boşluklarımıza kendimizi hiç olmayacak kadar yoruyorduk. Nedensiz bir şekilde de mantıklı tarafımız hep bizi yargılıyordu."

A: Ayrılık.

Her insanın hayatında er yada geç tadacağı bir duygu, kuşkusuz. Ruby ise bunu gayet güzel bir şekilde anlamıştı. Geriye sadece annesinin ondan yapmasını istediği son şeyi yapmak kalıyordu. Tabii bunun ne olduğunu anlayabilirse eğer... Aklına takılan bir sürü soruya rağmen yoluna devam etmeliydi .Her şeye rağmen annesinin son isteğini yerine getirecek ve bunun için hep dimdik duracaktı. Kesinlikle bu işi -sonucu kötü veya iyi de olsa- yapacaktı.

Yoğun duygu ve düşünce karmaşası içerisinde otel odasında volta atıp duruyordu. Her şeye hazırlıklı olmalıydı. Bu yüzden kendisine bir valiz hazırlamak ve kendisi de olası bir tehlikeye rağmen hazır bulunmalıydı.

Yola ilk olarak bir uçak bileti almakla başlayacaktı. Onun için bu yolculuk belki de zor olmayacaktı. Ne de olsa yıllardır Afrika'ya gidip geliyordu. Ayrıca Afrika'nın pek çok ülkesini ziyaret etmişliğide vardı. Tabii hayat onun karşısına mucizeler çıkarmazsa eğer...

Derin düşüncelerinden sıyrılarak odasında tabletini aramaya başladı. En son nereye koymuştu bunu? Bir türlü bulamıyordu. Sıkıntıyla oflamaya başladığı sırada gözüne bir şey takıldı. O da ne? O kadar zamandır aradığı şeyi bir göz takılmasıyla mı bulmuştu? Adaletsiz dünya yine iş başındaydı ve Ruby de buna uymakla meşguldü şuan. Gözlerini avına kestirmiş bir panter edasıyla penceresinin önüne geldiğinde büyük bir sevinçle tabletini eline alıp önce çocuğunu kaybetmiş bir annenin çocuğunu bulmanın sevinciyle öpüp sonra hasret gidermek isteyen teyzeler gibi kucaklayarak tabletini bulamamanın üzüntüsünü giderdi.

+"Ah dostum! Seni çok özlemişim. Biliyor musun, yokluğun kalbimi okyanuslara gömdü? Lütfen bir daha beni bırakma." diye de sitem etmeyi ihmal etmedi ancak tabletiyle aralarındaki ilişkiye son vermeliydi. Hızla tabletinden Paris-Charles de Gualle Havalimanı'nın  web sitesine girerek Pretoria uçuşlarına baktı. Saat üçteki uçuş onun için uygundu. Yarın sabah onun içi yepyeni bir gün olacaktı ve Ruby bu güne hazır olmalıydı. Bu yüzden küçük valizine gerekli eşyalarını koyarak hazırladı. Bu iş tamamdı. Peki ya yarın ne giyecekti?

Kıyafetler asla vazgeçemediği parçalarıyd Ruby' nin. Otel odasındaki dolabının karşısına geçerek yarına en uygun kombini hazırlayıp; kendisini önce duşa, sonra da sıcacık odasının soğuk ekru renkli yatak çarşaflarının arasına attı. Zaten yorgun olan bedeni kısa bir süre sonra uykuya bodoslama geçiş yaptı.

B: Aydınlık

27 Aralık 2028

Malezya: Kuala Lumpur

Sabahın ilk ışıkları sert ve ona tezat olan yorgun yüzüne vuruyordu. "Malezya, niye bu kadar aydınlıksın sen?" diye isyan etmek geliyordu içinden. En nefret ettiği şeydi uykusunun güneş ışıklarıyla bölünmesi. Huzursuzca hareket ediyordu geniş yatağında. Ta ki bir engele çarpana kadar...

Gözlerini korkuyla açtı. Farkında olmadan sert ve korkunç bakışlar atıyordu etrafına. Görünürde bir şey yoktu ama beyaz yorganın altında yatan ve bembeyaz çarşafların beyazlığına tezat olarak esmer bir tenin varlığına tanık oldu. Ah... Lucy! Kaç aydır alışamıyordu bu kızın yanında olmasına. Ne garip bir ironi ama!

GİDRUB ALFABESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin