"Özür dilerim helalim."
Oktay'ın durgun sesi ve cümlesi karşısında gözlerimi kırpıştırdım. Hey! Kalbim niye fazla tepki veriyor? Çok ayıp kalpciğim. Lütfen sakin ol. Kalbimin hızlanışı nefes alış veriş hızıma denkti neredeyse.
Oktay'ın benden cevap bekler gibi bakması beni daha da endişelendiriyordu. Yanlış bir şey söylerim diye o kadar çok korkuyordum ki...
Arkadan gelen bir başka sesle ikimiz de bakışlarımızı merdivenlerin olduğu tarafa çevirdik. Tahir Amca gülümseyerek elindeki dosyalarla bize yaklaşmaya başladı. Oktay duvardaki ellerini indirip babasına döndü. Tahir Amca elindeki dosyaları Oktay'a uzatıp konuşmaya başlamıştı.
"Bunlar imzalaman gereken dosyalar Oktay. Bugün şirkete gitmene gerek yok. Hem eşinle daha fazla vakit geçirmiş olursun."
Oktay bakışlarını bir anlığına bana çevirip geri babasına baktı.
"Tamam. Zaten biraz da başım ağrıyor."
Gözlerimi devirdim. Başı ağrıyormuşmuş. Bağırmaya gelince ağrımıyor ama o koca kafası. Tahir Amca bana bakıp gülümsedi.
"Kızım sen kahvaltını yapmamıştın. Yedin mi bir şeyler?"
Dudağımı ısırdım. Oktay bana dönüp kaşlarını çattı sorarcasına.
"Ne yani? Sen kahvaltı yapmadın mı?"
Oktay'ın sorusuna cevap verdim umursamaz bir şekilde.
"Yapmadım. Bir öğün yemedim diye ölmem merak etme."
Oktay gözlerini devirip babasına döndü.
"Ben doyururum karımı baba. Dosyalar da bende. Okan'a söyle bari ayak bassın şirkete bir zahmet."
Tahir Amca gülerek aşağı kata inerken ben de sinirle Oktay'ın kolunu çimdikledim.
"Ah! Niye çimdikliyorsun durduk yere?"
"Durduk yere mi? Ne demek ben karımı doyururum?"
Oktay muzipçe gülerek cevapladı.
"Karımı doyururum demek. Hem asıl sana sormalı. Sen kahvaltı yapmadın ha?"
Gözlerimi kıstım.
"Evet yapmadım. Ne olmuş? Sana mı
soracağım?"Oktay dudaklarını büzdü. Ne kadar da tatlıydı bu hali. Ne diyorum ben ya? İyice saçmalıyordum.
"O zaman ben de sana sormayacağım. Kahvaltı tepsisini boşuna hazırlatmışsın. Canım yemek istemiyor."
Dediği şey karşısında sinirle kaşlarımı çattım.
"Oldu beyefendi. İnsanlar o kadar uğraşsın senin miden için, sen de canım istemiyor de. Başka arzun?"
Oktay tek kaşını kaldırıp işaret parmağını bana doğru sallayarak:"O zaman birlikte yiyeceğiz" dedi.
"Sen ye. Hem senin alman gereken ilaçların var."
Oktay sırıtmaya başladı.
"Sen kendi kahvaltını yapmayıp benim için kahvaltı tepsisi hazırlattın ha?"
Yine gözlerimi devirdim.
"Seni düşündüğümden değil. Kendimi düşündüğümden. Annen bana ölümcül bakışlar atarken rahatça kahvaltımı yapamazdım. Ben de seni mana ettim. Yoksa açlıktan ölmen benim işime yarardı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMTİHANIMSIN•TAMAMLANDI•
Spiritual✨#imtihan~1✨ ✨#gerçeksevgi~1✨ ✨#helalim~1✨ ✨#helalaşk~2~✨ Kapının açılma sesini duymamla başımı eğdim. Bir küfür duyunca kaşlarım çatıldı istemsizce. Yok artık! Yoksa bu kişi o kişi mi? Yani küfreden şahıs benim kocam mı? Hayır,hayır. Lütfen böyle...