"Oktay, ne zaman çıkacak abim?"
Annem, babam, Doğan abim ile İdil ve Oktay'la ben cezaevinin önünde dakika sayıyorduk yerimizde. Daha doğrusu sanırım dakika sayan sadece bendim. Ha annem de benim gibi heyecanlı ve sabırsızdı ama benden farklı olarak heyecanını dışa vurmuyordu. Oktay ise benim habire aynı soruyu sormamdan bıkmış aflamalara başlamıştı bile.
"Af Allah'ım, af! Ya güzelim birazcık sabret diyorum. Aha şu kadarcık... Zübeyr Abi ile Kubilay içeride ve birazdan Seyit'in çıkacağını söylediler. Az sabret Allah'ını seversen."
Oktay'ın cümlelerine karşılık omuzlarımı silkip mırıldandım.
"Ne yapayım? Hem heyecanlıyım hem de..."
Koca adam şu on dakika içerisinde ilk defa söylediğim bir şeye dikkat kesilmişti. Bu on dakika süresince hep aynı şeyi -abimin ne zaman çıkacağını- söylediğim için artık umursamaz moda yavaşça geçmişken son kurduğum ama tamamlayamadığım cümleme karşılık başını çevirmişti anında.
Önce kaşlarını çattı sonra ise tam ağzını açmıştı ki yüzümü hafifçe ekşitip tamamlayıvermiştim cümlemi.
"Hem de biraz korkuyorum yine bir aksilik olur da abime kavuşamam diye."
Oktay üzerime çöken durgunluğu fark eder etmez harekete geçmiş, bileğimden tutup ailemizden biraz uzağa sürüklemişti beni. Annemle babamın görüş alanından çıkmış olduğumuza kanaat getiren Oktay yüzümü avuçlarının arasına hapsedip alnıma uzunca, huzur ve teselli bulduğum dokunuşunu yaptı ve gözlerimin içine baktı. Bu hareketi bile içimdeki korkuyu yerle bir etmeye yetmişti.
"Korku, korkakların duygusudur nurlu kız. Farkında mısın ne kadar yol kat ettik birlikte? Hâlâ ayaktayız ve hâlâ cesuruz. Birlikteyken ne kadar güçlü olduğumuzun farkında olmanı istiyorum Azra'm. Zaten evlilik de bu değil mi?
İki bedende tek ruh olmak...
Biz o ruhumuzu cesurlaştırdık; korkularımızı yene yene. O yüzden sen şimdi korkuyorum dersen abine sarıldığın vakit ne kadar saçmaladığını anlayıp üzüleceksin. Gereksiz. Şu raddeye gelebilmişsek bundan sonrası Allah'ın izniyle güzel olacak. Bizim güzel anlayışımızı söylememe gerek var mı bilmiyorum ama yine de söyleyeyim.
Bizim güzel anlayışımız; kötü anılara karşı sabır göstermek, iyi anılara da şükretmek.
O yüzden biz hep güzel anılar biriktirelim inşaAllah. Tamam mı cesur kız?"Kalbime ilmek ilmek işlenen sözler karşısında hamileliğin de vermiş olduğu hormon desteğiyle gözlerim pınar olacakken Oktay anında müdahele edip "Ve ayrıca da artık ağlama. Senin yerine benim içim şişiyor. Sonra diyecekler ünlü avukat kilo aldı" diye söyleyince gülüvermiştim. Kocamın gözlerine 'İşte benim eserim!' edasıyla baktım. Ne kadar da espritüel bir aileyiz.
"Haydi saymaya başla! 10 saniye sonra kapı açılacak ve sevgili abin özgürlüğüne kavuşacak."
Oktay'ın umursamadığım ama yine de istemsizce saydığım 10 saniye sonra o kapının sesini duymamla kocama hayret dolu bakışlarımı bahşetmiştim.
![](https://img.wattpad.com/cover/64453866-288-k276571.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMTİHANIMSIN•TAMAMLANDI•
Espiritual✨#imtihan~1✨ ✨#gerçeksevgi~1✨ ✨#helalim~1✨ ✨#helalaşk~2~✨ Kapının açılma sesini duymamla başımı eğdim. Bir küfür duyunca kaşlarım çatıldı istemsizce. Yok artık! Yoksa bu kişi o kişi mi? Yani küfreden şahıs benim kocam mı? Hayır,hayır. Lütfen böyle...