Lisa nın ağzından
Jungkook odadan çıkınca bian içimde bişeylerin eksik olduğunu hissettim onu sevmiyordum dimi? Hayır saçmalama lalisa!Onun yüzünden bu haldesin! Derin bir şekilde nefes aldım
hayattan alıcak hiçbir zevkim kalmamış gibi hissediyorum bir köpek tarafından kovalanıp çıkmaz sokağa sıkışmış bir kedi gibi. Jungkook bana asla inanmayacak ölsem bile...
Dolan gözlerim Hakimiyetini kaybetmeden kafamı yukarı kaldırıp derin bir nefes aldım ama işe yaramıyor gibiydi sinirle başımı yastığa dayadım ve boğazımda beni bırak! diye yalvaran hıçkırığı serbest bıraktım ve sonra aklıma o adamın yaptıkları geldi...
gözlerimi yumdum ve bir elin ağzımı kapatmasıyla hızla gözlerimi açtım karşımdaki şahız beni geçen döven adamdı! Kalkmaya çalıştım ama adam yanaklarımı dahada sıkıyordu okadar sıkmıştı ki ağzımın içi kanamıştı elinden kurtulup kaçmaya başladım ki beni tekrar arkamdan çekip yanağıma bir tokat atmasıyla neye uğradığımı şaşırmıştım dudağımdaki metal tadı hissedince kaynadığını anlamıştım bağırıyordum ama kimse yoktu ve bir kere daha karnıma geçenkinden daha sert bir yumruk yememle bilincimi kaybettiğimi hissetmeye başlamıştım ve gözlerim kararıyordu...
Ve sonrasını hatırlamıyordum. Ama sanki jungkookun sesini duyar gibi olmuştum. Hayır sadece kendimi kandırıyorum diyip göz kapaklarımı serbest bıraktım...
Yarın...
Gözlerimi yavaşça aralayıp göz kapaklarımın ışığa alışmasını bekledim ve gözüm karşıdaki koltuğa kaydı jungkook bu gün burda mı kalmıştı? Koluma baktım serum yoktu galiba hemşireler bittiği için ben uyurken çıkarmışlardır yavaşça ayağı kalktım karnım hala çok ağrıyordu ama ayaklarım benden habersiz hareket ediyordu jungkookun yanına yaklaşıp onu dürttüm
"Jungkook kalk uzan boynun ağrıyacak" ama ses vermiyordu "Jungkook" uyanmıyordu kafasını çekmeye çalıştım ve en sonunda uzandırdım yatağımdaki yastığı alıp başının altına yerleştirdim ve battaniyemi alıp üzerinizde örttüm elimi karnıma götürüp derin bir nefes aldım sanki her nefes alışımda karnıma hançer saplıyorlardı
Bu gün taburcu oluyordum saate baktım ve daha çok erkendi hastaneden çıkmama izin vermezlerdi oflayıp yatağa oturdum ve telefonumu elime aldım ve annemin attığı mesajlar dikkatimi oldukça çekmişti
Anne kişisi: kızım iyi misin!? Jungkook bizi aradı hastanedeymişsin biz şuan babanla hwaii de tatildeyiz gelemedik kusura bakma.
İstemsizce yüzümde buruk bir gülümseme oluştu hani durumumuz kötüydü hah! pardon beni sattılar ya şimdi keyif çatıyorlar mesaja cevap vermeden telefonu kapattım ve kenara attım ellerinle saçlarımı arkaya itip duvarın olduğu tarafa yaslandım ve bacaklarımı kendime çektim karnıma ağrı yapıyordu ama şuan okadar sinirliydim ki bunu düşünmek istemiyordum
Kafamı ve sırtımı iyice duvara yaslayıp derin nefes aldım ve uyku tekrar bedenimi sardığını hissedince gözlerimi yumdum
Jungkook un ağzından
İstemsizce derin uykumdan ayılmaya başlamıştım gözlerimi açınca üzerimdeki yorgana ve başımın altındaki yastığa baktım ve kafamı kaldırınca yatağın üzerinde oturur bir şekilde uyuya kalan lisaya baktım yorganını ve yastığını bana mı vermişti?Hızla oturur pozisyona geçip saate baktım saat 12 olmuştu yatağın yanına yaklaşıp lisayı dürttüm "lisa?" Dedim "hıı?" Diye bir ses geldi "uyan" Dedim yavaşça gözlerini açıp bana baktı "ne?" dedi uykulu bir şekilde "uyan artık eve gidelim" diyince gözlerini dahada araladı ayıldığını anlayınca "neden yorgan ve yastığı bana verdin!?" Diye sordum "rahat değildin boynun ağrıyacak dı" Bian duraksadım
Derin bir nefes alıp "neyse gidelim evde dinlen" diyip elimle koluna dokundum o ise bir elime birde suratıma baktı "ben roselere gideceğim beni rosenin evine bırak" dedi "hayır hastasın lisa!" Diye çıkıştım "sen ne ara beni bukadar önemsemeye başladın!?" Diye sordu
"Seni önemsediğimi nerden çıkardın?" Diyince suratıma baktı Ve omzunda olan elimi itip "o zaman bana iyi davranıyor muş gibi yapma! İlk günki gibi nefret et benden Canımı yak bağır çağır benim için endişelenme hatta bu halde olduğun için sevin tamam mı?" Dedikleriyle ani bir şok geçirdim haklıydı ben ne ara bu kadar önemsemeye başladım onu?
Aklımdaki soruları bir kenara atıp "bak lisa beni sinirlendirme roselere gidersen her kim seni bu hale getirdiyse tekrar gelebilir benim yanımda güvende olursun eve gidelim." Dedim burukça gülümseyip "asıl senin yanında güvende değilim jeon jungkook inansanda inanmasanda senin o gereksiz sevgilin yüzünden bu haldeyim!" Diyince
"Tamam kanıtla?" Dedim bian durdu Ve başını eğdi "kanıtım yok." Diyince sinirlendim "o zaman Wendy yi suçmalamayı bırak o öyle biri değil!" Diyince başını kaldırdı
"Bana inanman için seni zorlamayacağım çünkü bana inanmayacağını biliyorum o yüzden beni sadece roselerin evine bırak bu gün onunla kalacağım yarın eve gelirim."
tamam dermişcesine başımı salladım onunla daha fazla tartışmayacaktım Ve içeri hemşire girdi "efendim artık taburcu olabilirsiniz" diyip tebessüm etti bende "tamam teşekkürler" diyip ayağı kalktımLisa "ben üstümü giyeceğim sen arabaya git istiyorsan. Ben gelirim" dedi onaylarcasına başımı sallayıp çıktım
Lisa konuşurken sanki hayat belirtisi vermiyormuş gibi bir hali vardı ama benim aklımda tek bir soru vardı bunu ona kim yaptı??
Lisa nın ağzından
Jungkook odadan çıkınca üstümü giymeye başladım üstümü giyince yatağı oturdum Ve hızlıca atan kalbime elimi götürdümNiye böylesin kalbim?
Karnım gıdıklanıyordu ama öyle gülücüklerin saçılmasına yol açan bir gıdıklanma değildi acıyla birleşikti sanki canım yanıyordu bu hissi kelimelerle tarif edemezdim ama aklıma çok kötü birşey gelmişti yoksa ben?
Hayatımda hiç aşık olamamam gereken adama aşık mı olmuştum? Bana yaptığı tüm bu şeylere rağmen hayır olamaz yani olamamlı oflayıp başımı eğdim
İstediğin kadar aşık ol lisa ama aşık olmak sana yaptığı şeylerin acısını dindirmez!
Derin bir nefes alıp ayağı kalktım iç sesim haklıydı ona aşık olabilirim ama bu onu affedeceğim anlamına gelmez...
Evet ben bu bölümü beğendim sizde lütfen yorum yapın canlarım❤️ bu arada hikayenin gidişatı nasıl onada bir yorum yapında hatam varsa düzelteyim😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FARKLI
FanfictionHeryer karanlıktı "Işık'ları kim kapattı?!" Bağırıyordum ama kimse ses vermiyordu Ve arkamı döndüğümde ağlayan bir adam ona yaklaşıp suratına baktım yakışıklı Ve çok tatlı bir çocuktu karanlığın ortasında etrafı aydınlatan bir ışığa benziyordu "kims...